Baran Dergisi yazarı Çakal Carlos, Fransa’daki cezaevinde Baran Dergisi’ne yaptığı açıklamada ülkesi Venezüella’nın karmaşa içerisinde olduğunu ve hükümet muhaliflerinin yarısının Bolivarcı olduğunu söyledi.
Komünist Parti’nin bile hükümeti eleştirir pozisyonda olduğuna dikkat çeken Carlos, “Elbette bir askerî darbe falan tertib etmeye çalışmıyorlar fakat Venezüella Bolivarcı Devrimi’nin şu ân kendimizi içerisinde bulduğumuz bazı yanlışlarına karşı çıkıyorlar onlar. Korkarım -tekrarlıyorum- bu hâdiseler şiddete, hem de büyük bir şiddete sürükleyecektir ülkeyi ve bu da öyle bir günde olup bitmeyecek, günlerce ama günlerce sürecektir. Ordunun bir kısmı bile Bolivarcı saftan ayrılacak, muhalefetin dürüst olan kısmı marjinalize edilecek ve muhalefetin dış düşmanların ajanlarının güdümündeki şiddet yanlısı bölümü -kim olduklarını hepimizin bildiği- emperyalistlerin yardımıyla ipleri ele alarak ülkeyi tam bir karmaşa içerisine sokacaktır” dedi.
Ülkesinin bu hengâmeden sağ sâlim çıkmasını temenni eden Carlos, Venezüella’nın Bolivarcı Rejimi kendi yanlışlarını düzelttikten sonra işlerin yoluna gireceğini, devrimin yine tüm nüfusun yahut nüfusun çoğunluğunun tam desteğini eskisi gibi arkasına alacağını dile getirdi.
De Gaulle’cüler Zayıflamış Vaziyette
Carlos, Fransa hükümeti hakkında da şunları söyledi:
“Fransa’da yeni ve ilginç bir hükümet geçti bugün başa. Yeni seçilen cumhurbaşkanı da akıllı bir adam ve tüm tarihî partileri nötralize etmeyi başarıyor. De Gaulle’cüler zayıflamış vaziyette ve eskisi kadar oy alamıyorlar artık. Geçmişte birinci parti olmuş Komünist Parti iyice marjinalize olmuş durumda yine. Evet, teşkilât yönünden gerçek de Gaulle’cüler ortadan kayboldu, ortada olan ve kendilerine de Gaulle’cü diyenlerin ise General de Gaulle ile alâkası yok. 20. yüzyılın o en büyük Fransızının tarihî mirasına ihanet etmiştir bunlar.”
Çok Yakında Meclis Seçimleri Yapılacak
Seçilmek isteyen bir adayın seçimden önce ilân ettikleriyle seçimden sonraki pozisyonunun tamamen aynı şeyler olmadığını belirten Carlos, “Macron için de -olumlu yönde- bunun böyle olacağını ve belki de bu istikamette bazı gerekli tedbirleri alacağını, Fransa’nın bağımsızlığını bu şekilde pekiştireceğini umalım. Yaşayıp görelim, belki de böyle olur, kim bilir. Çok yakında meclis seçimleri yapılacak ve muhtemelen anayasa değişiklikleri de gelecek gündeme. Belki bu noktada da iyi bir takım gelişmeler olur. General de Gaulle’den sonra kötü yönetilen bu büyük ülke için en iyisinin gerçekleşmesini umalım. De Gaulle’den sonra gelen devlet başkanları bir öncekini arattı ve Chirac bile herhangi bir şeyi kontrol edemedi ki, zaten onun çevresindekiler cumhuriyeti tahrib ederek Fransa’yı bu noktaya gelip bıraktı. Sonuçta, bulunduğum belli bir pozisyondan hâdiselere bakan bir müşâhidim, bir gözlemciyim ben burada. Dolayısıyla, yaptığım analizlerin sübjektif olduğu söylenebilir. Buna rağmen, analizlerim basının çoğuna nazaran çok daha az sübjektiftir bence. Her ne olursa olsun, adaletin zaferi muhakkaktır ve Müslümanlar da işte bu zaferin öncüsü olmak borcundadır” diye konuştu.