İstanbul'da herkesin kafasına göre istediği yere istediği binayı dikmesi, belediyelerin şirketlere diledikleri yerleri satmaları ve belediyelerin parsacılığından dolayı İstanbul'un mimari tarihi ve kültürel dokusu yerle bir oldu. İmar kirliliği İstanbul'un dışına da taştı. İmar mevzuunda hiçbir çalışma yapmayan belediyelere ve kurumlara sonunda Erdoğan'dan özeleştiri geldi.

İstanbul’da imar kirliliğinden yakınarak, “Biz bu şehre ihanet ettik, hâlâ da ediyoruz” diyen Erdoğan, partisinin istişare toplantısında iktidar-muhalefet ayırmaksızın belediyelerin imar uygulamalarına dönük büyük bir teftiş operasyonu başlatacaklarını açıkladı. 

Erdoğan, imar uygulamalarıyla ilgili tüm belediyelere İçişleri Bakanlığı’nın müfettiş göndereceğini söyledi. Teftişte iktidar-muhalefet ayrımı yapmayacaklarını belirten Erdoğan, “Kesinlikle yasalara uymayan, kayırma gibi bir durum varsa gereken yapılacak. Bunlara müsaade etmeyiz. Belediyelere aktarılan payların kullanımı vesaire, hepsine bakılacak” dedi.


2019’daki yerel seçime işaret eden Erdoğan, “İşimiz çok zor arkadaşlar. Bireysel çekişmeleri bir tarafa bırakın, ne yapacaksak birlikte yapacağız” mesajı verdi. Erdoğan, “Herkes üzerine düşen görevi fazlasıyla yapmalı. Sadece hizmet odaklı değil, birebir vatandaşın kapısına gidelim. Bireysel taleplere de odaklanalım. Vatandaşın gönlüne dokunacak şekilde çalışacağız” dedi. Bazı milletvekilleri, istifası istenen belediye başkanlarıyla ilgili tartışmayı değerlendirdi. Sürecin uzamasından rahatsızlıklarını ifade eden milletvekilleri, “Madem istifa yönünde partinin bir kararı var, bunu bir an önce hayata geçirmeleri lazım” görüşünü dile getirdiler. Erdoğan, “Ben gerekeni söyledim. İstifalarını uygun bulduk. Bu saatten sonra ne gerekiyorsa o yapılacak” dedi.

İmar kirliliğini engeleyecek bir merci kurulup İstanbul'un geleneksel mimarisine uygun biçimde çalışma yapılmadığı ve gökdelenlerin traş edilmediği müddetçe imar kirliliği de engellenemeyecek. Bu doğrultuda çalışma belediyelerin rant sağlamasına da engel olacak.