Selâm ve Dua ile,

28 Şubat kadrolarının İslâm'a dair ne varsa hedef tahtasına koyduğu ve imha planları yaptıkları günlerde, brifingli yargı kararlarıyla tutuklanan Salih Mirzabeyoğlu'nun maruz kaldığı hukuksuzluk hâlen sürmektedir. Salih Mirzabeyoğlu 28 Şubat döneminden beri 15 senedir cezaevindedir ve kendisine 13 senedir Telegram işkencesinin uygulanmaktadır.

Salih Mirzabeyoğlu'nun maruz kaldığı hukuksuzluk etrafında meydana gelen toplumsal mutabakat, Türkiye tarihinde hiçbir konuda meydana gelmemiştir. Bugün sağcısından solcusuna toplumun her kesimi bu hukuksuzluktan şikâyetçidir ve bu hukuksuzluğun derhâl ortadan kaldırılması için ısrarcıdır. 
Özellikle son üç senedir gazeteciler, yazarlar, siyasetçiler, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşları tarafından yüksek perdeden seslendirilen bu hukuksuzluk ne vahimdir ki henüz karşılığını bulabilmiş değildir.

Bütün Türkiye gibi biz de merak ediyoruz; Salih Mirzabeyoğlu niçin hâlen hücrede, niçin bu hukuksuzluk sona ermiyor, Telegram işkencesi niçin hâlen kendisine tatbik ediliyor ve mevcud iktidar hâlen neyi bekliyor, neyin hesabını güdüyor?.. 
Tüm bu konulara istinaden bu sayı kapağımızda "Ey İktidar; Daha Ne Bekliyorsun, Hangi Hesabın Peşindesin" diyoruz. Kapak yazımızı Ömer Emre Akcebe "Salih Mirzabeyoğlu Niçin Hâlâ Cezaevinde" başlığı altında, Sezai Kırlangıç ise "Çağın Gazâlî’si Salih Mirzabeyoğlu" başlığı altında kaleme aldı.

İstatistikî bakımdan Türkiye ekonomisi devamlı iyileşme içerisinde görünüyor. Kredi kartının hayatımıza girmesi neticesinde ekonominin kayıt altına alınması, kimi vergilerin arttırılması ve özelleştirmelerle devlet bütçesi de iyi gidiyor görünüyor. Peki bu iyileşme uzun vadede de böyle devam edecek mi, mevcud ekonomi politikaları sürdürülebilir mi? Bir de rakamlar bu denli iyileşirken toplumun alt katmanlarında aynı iyileşmeden bahsedebilir miyiz? Bu konuyu Ali Acar "Garip Bir Özelleştirme Hikâyesi Ve Türkiye Gerçeği" başlıklı yazısında yorumladı.

"CIA’nın Siyonist Troçkistleri" başlıklı yazısıyla Salim Muhammed (Çakal Carlos), gücü elinde bulunduranların diğer devletlerin yapılarına nasıl sızdıkları gerçeğini bizlerle paylaşıyor. 

Kumandan Salih Mirzabeyoğlu'nun haftalık olarak dergimizde tefrika edilen "Ölüm Odası B-Yedi" adlı eserinin "Kürsî Sırrı (Abdülhakîm Koltuğu)" başlıklı 150. bölümü dergimizdedir.

Reha Süvari "Kısaca Dünyada Telegram" başlıklı yazısında, dünyadaki zihin kontrol örneklerinden bir kısmını toparlayarak bizlerle paylaşıyor. 

Gülçin Şenel "İstanbul Film Festivali" başlıklı yazısında, sinema endüstrisinin Hollywood sinemasına olan düşkünlüğü sebebiyle Avrupa, Asya, Ortadoğu gibi bölgelerde çekilen filmlerin yer bulamamasını tenkit ederken, film festivalinin bu filmlerin tanıtılması adına önemini vurguluyor ve bazı film önerilerinde bulunuyor.

Gündeme dair yorumlarımızı, cebhe faaliyetlerini, diğer haber ve analizlerimizi dergimiz saflarında bulabilirsiniz.
Yeni bir sayıda sizlerle buluşmak ümidiyle, selâmetle kalın...