Selâm ve Duâ ile…
Yeni bir sayımızla daha birlikteyiz. Bildiğiniz üzere Taksim Gezi Parkı vesilesi etrafında memleketimizde birçok hâdise meydana geldi. Hatırlayacağınız üzere geçen hafta yazarımız Muhammed Salim (Carlos) “Savaş Türkiye’ye de Sıçrayacak” başlıklı yazısı ile bu haftaya dâir verileri bizimle paylaşmıştı.
  Bu hâdiselerdeki ana unsur, bizce, “Batıcı hayat tarzını” sürdürmek isteyenlerin bir kalkışmasıdır… İçki satışının saatlerinin düzenlenmesi, yapılacak olan 3. Köprüye Yavuz Sultan Selim han hazretlerinin isminin verilmesi ile beraber, Batıcı yaşam tarzlarının tehlikeye girdiği vehmi ile  kahir ekseriyeti dine uzak yahut din düşmanı olan gruplar, başta CHP olmak üzere, TKP, İP gibi azılı din düşmanlarının da provoke etmesiyle azdılar. Gelişen hâdiseleri medyadan takip ediyor ve ayrıntılarını zaten biliyorsunuz; bizim burada altını çizmek istediğimiz husus, kahir ekseriyeti dine uzak ve din düşmanı olan ve ellerinde içki şişeleri ile Aczmendi Dergâhını basmaya kalkacak kadar gözü dönmüş, çarşaflı kadınlara dil uzatan, dine, diyanete, Allah’a açıktan küfrederek etrafı tahrip eden bu Batıcı hayat tarzı düşkünlerinin hangi memlekette yaşadıklarını unutmasıdır… Müslüman Anadolu halkı bu ayyaş güruha pabuç bırakmaz. Burası Müslüman Anadolu toprağıdır.
Mevcut iktidar bu milletin ruh köküne aid hiçbir şeyi iktidarı boyunca doğru dürüst yapmamış ve halende teorik planda laflarla Müslüman kesimi oyalamaktadır. Oysa reel planda Türkiye’deki Müslümanların öncelikli problemleri çözülememiştir.
Kapağımızda bu mevzuyu ele alarak “Hayat Tarzı Kavgası, Ya Batıcı Düzen, Ya İslâmî Düzen” dedik. Bu mevzu ile alakalı Kazım Albay’ın “Hayat Tarzları” kavgası yazısını okuyabilirsiniz. Ayrıca Sezai Dilbilen’in “Gezi Parkı Olayları” ve Fatih Turplu’nun “ Ya Olun Ya Ölün” başlıklı yazılarını da kapak mevzumuz etrafında okuyabilirsiniz.
Avukat Ahmed Cengiz Fakılar’ın “Sultan abdülhamid- Yavuz Sultan Selim Dersimli Kürt Meselesi” başlıklı yazısını da bu hafta dergimizde bulacaksınız.
”Kürdistan’da, Tarih, Coğrafya ve Felsefe” başlıklı yazısı ile Sezai Kırlangıç bu hafta dergimizde.
Dergimizde her hafta tefrika edilen Ölüm Odası B-Yedi’nin 159. Bölümü ve bu haftaki alt başlığı “Takdim (Sırr-ı İstilâ)”… Dergimizin 9 Mayıs tarihli 330. Sayısında, Ölüm Odası’nın 155. Bölümünün; sehven, dizgi hataları düzeltilmemiş- ham dizgi hali basılmıştır. Bu hafta önemine binâen o yazıyı bütün olarak yeniden yayınlıyor ve başta kumandan Salih Mirzabeyoğlu olmak üzere siz okurlarımızdan özür diliyoruz.
Gündeme dâir haberlerimiz ve diğer içeriğimizle birlikte bu haftanın muhtevası böyle.
“Gerekeni gerektiği yerde yapmak ve her an hâdiselerin nasıl ve niçin’ini berrak bir şuurla hesap etmek, eli, dili ve kalbi ile de her dâim hazır beklemek… “
Haftaya görüşmek üzere selam ve dua ile…