Selâm ve Duâ ile…

İBDA Mimarı Salih Mirzabeyoğlu 28 Şubat döneminde hakkında verilen, bugün ülkemizdeki bütün kesimlerin hukuksuzluğunda ittifak ettiği yargı kararları gerekçesiyle Bolu F-Tipi Cezaevinde alıkonuyor ve hükümet ülkemizde belki de ilk defa toplumsal ittifaka vesile olmuş olan bu hukuksuzluğa kulak tıkamaya devam ediyor. 

TBMM'de grubu bulunan BDP, MHP ve CHP bu hukuksuzlukta ve mevcut hukuksuzluğun giderilmesinde "üzerimize düşen neyse yerine getirmeye hazırız" diyor ve hükümetin adım atmasını bekliyorlar. İktidarda bulunan Ak Parti'nin birçok bakan ve milletvekili de yine bu "hukuksuzluğun giderilmesi gerektiği" hususunda aynı çizgide buluşuyorlar. 

Akademisyenler, gazeteciler, yazarlar, entelektüeller, hukukçular, siyasetçiler, STK'lar başta olmak üzere toplumun bütün kesimlerinde Salih Mirzabeyoğlu'nun maruz bırakıldığı hukuksuzluk dillendiriliyor ve bir an evvel bu hukuksuzluğun ortadan kaldırılması bekleniyor. Böyle bir konjonktürde bu hukuksuzluğun ülkedeki muhatabı konumunda bulunan iktidarsa, bahse konu olan hukuksuzluğu gidermek adına hiçbir adım atmadığı gibi kaçamak cevaplarla meseleyi sürüncemede bırakmayı tercih ediyor.

Hukukun olmadığı ülkeler, her an, her türlü nümayişe gebedir. Milletin vicdanlarından yükselen bu çığlık artık karşılığını bulmalı ve bu hukuksuzluk ortadan kaldırılmalıdır. 28 Şubat döneminde Salih Mirzabeyoğlu'nu hiçbir hukukî mesnet olmaksızın idam cezasına çarptıran yargı ve dönemin siyasî iktidarı bu hukuksuzluktan ne kadar mesulse, aynı hukuksuzluğa 10 senedir göz yuman, maddî planda hiçbir adım atmayan siyasî iktidar da o kadar mesuldür. Konuyla alâkalı kapak yazısını Ömer Emre Akcebe "Bu Hukuksuzluk Ne Zaman Giderilecek?" başlığında kaleme aldı.

Bu arada bir not olarak hatırlatalım:

Haziran ayında MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli dergimiz Yayın Kurulu Üyesi Kâzım Albayrak’ı telefon ile arayarak kendisine yollanan İBDA MİMARI Salih Mirzabeyoğlu’nun “Başyücelik Devleti” ve “Hukuk Edebiyatı” isimli eserlerini aldığını, kitapları inceleyeceğini ve kendisine bahsedilen hukukî süreç ile ilgileneceğini söylemiş ve karşılıklı teşekkürle bu telefon görüşmesi son bulmuştur. 

Kâzım Albay bu hafta “AKP, Rejim ve Gündeme Dâir” başlıklı yazısıyla gündem ve asıl gündemin ne olması gerektiğini, memleketimizin siyâsî durumunun geldiği noktayı analiz ediyor.

Yazarımız Şükrü Sak “Asıl Hesaplaşmanın Detayları” başlıklı yazısıyla gündeme dair yorumuyla bu hafta dergimizde.

Yazarımız Salim Muhammed Nuri (Carlos) “Uluslararası Siyonist Dönme Şebekesi” yazısıyla bu hafta Fransa’dan Türkiye’ye bir hat çiziyor gündemi analiz ediyor.

Sezai Dilbilen ise “Önce Batılı ve Batıcı Hukuktan Kurtulmak Lazım” başlıklı yazısı ile yazılarına devam ediyor…

Yeni yazarımız Muharrem İbiş ise bu hafta ilk yazısı olan “Bu sistem Neyin Nesidir?” başlığıyla dergimizde…

İBDA MİMARI Salih Mirzabeyoğlu’nun kaleme aldığı ve dergimizde her hafta tefrika edilen Ölüm Odası B/YEDİ bu hafta “FİL SURESİ (VE EBABİL KUŞLARI) alt başlığıyla dergimizde. 

Gündeme dâir haberlerimiz, yorumlarımız ve diğer içeriğimiz ile birlikte bu haftanın muhtevasının özeti böyle… 

Hakka boyun eğenlerin başkalarına boyun eğmeye ihtiyacı yoktur; haftaya görüşmek üzere kâim ve dâim kalın…