Selâm ve Dua ile…

Emperyalist İngiliz ve Fransız masonlarının en önemli hedefi Ehl-i Sünnet anlayışını ortadan kaldırıp istedikleri gibi şekil verebilecekleri bir anlayışın tesis edilmesini sağlamaktır. Devlet-i Aliyye’nin yıkımını hızlandırmak ve Osmanlı’nın yeniden doğrulmasının önünü almak adına İslâm Birliği’ni hedef alan emperyalistler, İbn-i Teymiyye’ye dayan fikirler öne süren Muhammed Abduh ve Cemaleddin Afganî’yi Mısır’da ön plana sürerek, Vahhabiliğin yayılmasını sağlamışlardır. Böylelikle Türklerle Arablar arasındaki itikadî bütünlük bozulmuştur. Buradan da anlaşılacağı üzere mesele ehl-i Sünnet olduğu vakit küfür sapkınlarla, sapkınlar da küfürle her daim aynı safta yer almaktadır.

Emperyalistler, bu politikalarını Devlet-i Aliyye’nin yıkılmasından sonra da sürdürmüşlerdir ve Osmanlı bakiyesindeki Ehl-i Sünnet alimlerine karşı savaş açmışlardır. Hedefleri, Ehl-i Sünnet’i müdafaa eden alimlerin ortadan kaldırmak ve Müslümanların İbn-i Teymiyye’nin sapkın anlayışına teslim edilmesi vardır. Türkiye Cumhuriyetinden örnek vermemiz gerekirse, Ehl-i Sünnet alimlerinin İstiklâl Mahkemeleri vasıtasıyla asılarak ve sürgün edilerek ortadan kaldırılmak istendiğini biliyoruz. Ardından Üstad Necib Fazıl’ın ve Kumandan Salih Mirzabeyoğlu’nun başına gelenleri de... Bugün de benzer bir durum söz konusu. Ne kadar bozuk ve sapkın anlayış varsa, Batılı Emperyalistler tarafından takdir edilmekte ve destek görmektedir. Bu sapkın anlayışların sahipleri de, Müslümanlar karşısında her daim küfürle bir safta buluşmaya devam etmektedirler.

Dün İngiliz ve Fransız masonlarının ortaya koyduğu Ehl-i Sünneti ortadan kaldırma politikası, bugün onlarla beraber Amerika ve İsrail’in de iştirakiyle sürdürülmektedir.

Suudî Arabistan, Mısır ve İran ise sapkınlığın farklı versiyonları hâlinde emperyalistlerin dümenine su taşımaktadır. Türkiye gibi Ehl-i Sünnet anlayışını muhafaza eden ülkelerde ise aynı kadro tarafından Müslümanların itikatlarına musallat edilen Cemaat unutulmamalı...

Kapak mevzumuzu Ömer Emre Akcebe, “Gerçek Eksene Doğru”, Faruk Hanedar “Bir Emperyalizm Projesi: Vahhabîlik” ve Fatih Turplu “Yahudi İbn-i Sebe’ ve ‘Dini İçinden Yıkan Kâfir’ İbn-i Teymiyye”  başlıklı yazılarında işlediler.

Ayrıca, Muharrem İbiş ve M. Taha İnci’nin İsmail Ağa Cemaati Medrese Hocalarından Abdüllatif  Kavcı’yla Ehli Sünnet Vel Cemaat ve sapık fırkalar üzerine bir söyleşi gerçekleştirdi. Söyleşiyi alâka ile okuyacağınızı inanıyoruz… 

Sezâi Dilbilen “Yahudi Yetiştirmesi Şiî ve İran Terörü(1)” başlıklı yazısıyla bu hafta dergimizde. 

Kumandan Salih Mirzabeyoğlu’nun dergimizde tefrika edilen eseri “Ölüm Odası B-Yedi”, alt başlığı “Haliç Kongre Merkezi” olan 233. bölümü ile devam ediyor.

Kültür-Sanat sayfalarımız arasında Gülçin Şenel’in “Bir Tutunamayan Olarak Oğuz Atay” başlıklı yazısını bulabileceksiniz.

Carlos (Salim Muhammed)’in “Erdoğan’ın Fransa Seyahati Niçin Olabilir?” …

Dergimizde ayrıca sizler için derlediğimiz kültür sanat haberlerini,  yorumladığımız güncel haberleri ve diğer muhtevamızı da okuyabileceksiniz.

Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere Allah’a emanet olun