Dergimizde ve internet sitemizde daha önceden duyurusunu yapmış olduğumuz okur buluşmamızı, 27 Aralık cumartesi günü Kasımpaşa’daki lokalimizde gerçekleştirdik. Okur buluşmamızın hem bereketli ve hem de okurlarımız açısından verimli geçtiği kanaatindeyiz.

Saat 17.00’da başlaması planlanan okur buluşmamıza okurlarımız saat 16.00’dan itibaren gelmeye başladı. Saat 17.00 olduğunda ise lokalimiz dolmuştu. İstanbul’dan programımıza iştirak edenler olduğu gibi Anadolu’nun muhtelif şehirlerinden gelen okurlarımız da bizleri yalnız bırakmadı. Katılımın yüksek olmasını memnuniyetle karşılayarak hayırlara vesile olmasını temenni ediyoruz.

Programın ilk sözünü Baran Dergisi idarî müdürü Fatih Turplu aldı. Düzenlemiş olduğumuz okur buluşmalarının maksadından söz ederken, okurların bizler için itici güç olduğunu, okur buluşmasının anlamının okurlarımızın görüşlerini almak olduğundan maada sırayla okurlarımızın söz almasını istedi. Buluşmamızın gayesi de buydu zaten: Okurlarımızın öncelikle Baran Dergisi hakkındaki görüşlerini almak, bizim işin içinde olmamızdan dolayı göremediğimiz eksiklerimizi öğrenmek ve dergi ile okur arasındaki bağı diri tutmak… Bu aynı zamanda kendimizi nisbet ettiğimiz Büyük Doğu-İBDA fikriyatı ile aramızdaki bağı diri tutacak, yani imanımızın verdiği heyecanı diri tutacak mânâsına geliyor. Nitekim Fatih Turplu, dergimizin faaliyet alanı çerçevesindeki her işi öncelikle Allah’ın rızasını gözeterek yaptığımızın-yapmaya çalıştığımızın altını özellikle çizdi.

Okurlarımız çeşitli meselelerden önemli hususlara dikkat çektiler. Bilhassa reklam ve propaganda hususunda daha fazla çalışılması gerektiğini belirttiler. Yalnız bu çalışmanın muhatabının sadece Baran Dergisi değil kendilerinin de olduğunu söylediler. Elbette ticari bir kuruluş olmaması, Allah’ın rızası doğrultusunda ve temsil ettiğimiz- etmeye çalıştığımız İBDA fikriyatını duyurma gayesinde olmamız hasebiyle, reklam ve propaganda hususunda -kendilerinin de belirttiği üzere- okurlarımızın da en az bizim kadar mükellefiyeti vardır. En azından her bir okurumuzun Baran Dergisi ile bir kişiyi tanıştırması bile bu çalışmaya başlamak açısından müsbet bir faaliyet olabilir…

Program, katılanların ve Baran Dergisi okuyucularının sırayla kendilerini tanıtmalarıyla devam etti.

Fatih Ayhan, Esenler’den kalabalık bir grupla katılırken, Muhammed Emin Çelik Anadolu Haber Günlüğü temsilcisi olarak iştirak etti.

 Bolu’dan katılan Sabri Kuzu ağabey, yayın kurulumuzdan Abdullah Kiracı’nın şahsında yayın kurulumuz hakkında övgüyle bahsederek, dergi faaliyetlerinin bir lokomotif olacak şekilde devam etmesini rica etti.

Yayın kurulumuzdan Abdullah Kiracı, Baran Dergisi’nin sadece camiamız için değil diğer tüm vatandaşlar için de çıktığını belirterek, okurlarımızın dergi ile iletişime geçme konusunda isteksiz olduğunu, bir kopukluk yaşandığını, derginin sadece okunup bırakılmaması gerektiğini, dışarıdaki yönlendiricilerimiz olmalarının lazım geldiğini ve bunun bir vazife olarak algılanmasını istedi okuyuculardan. Ayrıca Baran Dergisi’nin reklam meselesini, “kültürel reklamlara” ticari kaygı gütmeden ağırlık verildiğini izah etti.

Okurlarımızdan Ramazan Avşar; “Camiamızdaki küfür hastalığı Baran Dergisi sayesinde ortadan kalktı. “Demek ki küfür etmeden de meseleleri anlatabiliyormuşuz” dedi. Haziret Karagöz ise “bir süre mutad olarak devam ettiğimiz ‘Hasta Adam Batı’ başlıklı haberlerimizin, ‘İyileşen Doğu’ başlığının da eklenerek devam etmesi gerektiğini” söyledi.

Organizasyonumuza katılan genç arkadaşlardan Hürriyet ve Adalet İnisiyatifi sözcüsü Baran Demir son derece önemli önerilerde bulundu. Demir’in, üniversitelerdeki öğrencilerle bağ kurmamız ve sosyal medyada daha aktif olmamız gerektiği gibi önerilerini not ettik.

Okurlarımızdan Hüseyin Göktürk Turan, Baran Dergisi’ndeki güncel yazıları olumlu bulduğunu ayrıca fikrî yazılara da ağırlık verilmesini talep etti. 

Toplantımıza Esenler’den katılan Fatih Ayhan, İslâm Dünyasındaki haberlerin daha çok üzerinde durulmasının önemli olduğunu ve bu hususta Baran Dergisi’nin daha çok gündeme yön vermesini istedi.

Bir okurumuzun dergimizin kapaklarını eleştirmesi üzerine yine okurlarımızdan Mehmet Çiçek “karşımızdakiler bâtıl dâvâlarında öyle şeyler yapıyorlar ki, onları gördükçe Baran Dergisi’nin önemini daha çok anlıyorum; inanıyorum ki geçmişteki meselelerde olduğu gibi Baran’ın bu dönemde çıkan sayılarındaki haklılığı ve tesbitlerinin doğruluğu kısa bir süre sonra anlaşılacak” dedi.

Daimi okurlarımızdan Ergin Azim, Baran Dergisi’nin gençliğini aktif bulduğunu ve Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu konferansı sonrası yakalanan heyecan vesile kılınarak gençlere daha çok vakit ayrılması gerektiğini söyledi.

Furkan Dergisi’nden Ümit Elönü ve arkadaşları okur buluşmamıza katılarak Saadeddin Ustaosmanoğlu’nun selamlarını ve muhabbetlerini ilettiler.

Buluşmanın sonralarına doğru Konya’dan Nabız Haber genel yayın yönetmeni Şükrü Sak, Üsküdar-Ümraniye’den Selim Zengin ve Cem Yılmaz ve arkadaşları, Yavuz Selim Parmaksız, okur buluşmasına iştirak edemediklerini fakat muhabbet ve gönüldaşlıkla selam ettiklerini söylediler. Ayrıca Yozgat, Kahramanmaraş, Sivas, Eskişehir ve Bursa gibi şehirlerden Baran Dergisi okuyucuları telefon ile arayıp katılamamaktan dolayı üzüntülerini ve ayrıca sevgi ve muhabbetlerini ilettiler.

Programın sonunda okur buluşmalarımızı takvime bağlamamız ve her ay düzenli olarak gerçekleştirmemiz yönünde talepler de geldi. Görüşler, öneriler, tenkitlerin hepsini belli bir çerçevede pratiğe döküleceği ifade edildi. Programımızı “ya cabbar, ya kahhar, ya muntakîm Allah bizi intikamına memur et” duası ve tekbirlerle sonlandırdıktan sonra okuyucular ve katılımcılarla bir daha buluşmak üzere vedalaşıldı.