Son haftalarda gelişen dershane tartışmalarının ardından Türkiye’deki iç dinamikler bir nebze olsun yerine oturuyor gibi görünüyor. İç dinamiklerinden kasdımız dershane mevzuu etrafında beliren kamplaşmalar… Öyle ki, Cumhuriyet Gazetesi ile Taraf, Gözcü ile Zaman, Bugün TV ile Halk TV ve tabiî ki doğal olarak da Aydınlık Gazetesi hükümete karşı birleştiler; kenetlendiler. Aslında bu yayın organlarının herzelerini ve neyi güttüklerini bir bir saymaya da gerek yok. “Aydınlık” dediğinizde (normal bir insanın) kafasında belirecek uyarılar üç aşağı beş yukarı bellidir. Cumhuriyet ve Sözcü’nün de bu milletin ruh köküne ait her unsur için ne düşündüğü malûm.
Taraf Gazetesi’nin Amerikancı ağzını ve mahiyetini de bilmeyen yok; bakmayın 28 Şubat karşıtı gibi gözükmesine; ABD’li abileri, İBDA’nın 1999 süreci ile Kemalizm’i lağım çukuruna gömmesini görerek buradaki 28 Şubatçı paşaları tasfiye etmeye karar verdi ve Taraf Gazetesi’ni meydana sürdüler hatırlarsınız. Taraf Gazetesi’nin tek bir tarafı vardır, o da ABD’li abilerinin tarafıdır. Bunu anlamayan da ahmaktır; kimse kusura bakmasın.
Sözcü ise yeni oluşan iktidar yanlısı medya dışında eski koltuğunu kaybedenlerin kulübü… Bu kulübün en önemli azası, Baran Dergisi’nin Anıtkabir’li kapağına saldıran ve ardından ne olduğunu anlamadan Hürriyet’ten kovulan Emin Çölaşan… Sadece bu isim bile gazetenin zihniyetini anlatmaya yetmez mi? Gazetelerden hariç TV bakımından dikkate değer olarak bu haber içinde yer verdiğimiz Bugün TV’nin ise izleyicilerine hediye olarak bir maklube dağıtmadığı kaldı.
Ve aralarındaki en gedikli yayın organı olarak herhangi bir apartmanın kapısından ulaşabileceğiniz, tiraj şampiyonluğunu satış başarısı olarak her gün ilk sayfasının en alt sol köşesinden giren, dinlerarası diyalogda en kral papazlara iki boy fark atan, Türkiye, Filistin, Çeçenistan ve diğer coğrafyalardaki mücahidlere dil uzatması ile meşhur, “İslâmî” etiketine mukabil sayfaları arasında Coca Cola reklamları görebileceğiniz, hahamları nasıl sevebileceğinize dâir subliminal haber yapan Zaman Gazetesi…
Hükümet ve yanlısı yayın organları bir tarafa yukarıda saydığımız her biri diğerinden ayrı “yol”da olanların bir anda ittifak etmesi de ilginç…
Kardeşim siz değil miydiniz, Nazım Hikmet’in “yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla” dediği gibi manşetlerle Gülen Cemaatinin tehlikelerini sıralayanlar. Nereden geliyor bu bir anda doğan sevginiz, savunma psikolojiniz. Dershane kapatılıyor da size ne oluyor? Hele bir onu söyleyin.
Hâsılı, iktidarı İslâm’ı temsil ediyor sanıp İslâm’a saldıranlarla, İslâm’a ılıman Batı sosu katıp saldırmaya çalışanlar, ABD eliyle İslâm olmasın da ne olursa olsun diyenler hep beraber halay çekiyor.
Bu arada, İslamî ne kadar değer varsa ona düşmanlık etmeyi marifet sayan iman ve izan mahrumu Kemalist güruhun "Tayyip" diye akılları sıra küçümseyip dalga geçtikleri Başbakana ve Hükümetine iki çift lafımız var: Acaba sana bu kadar düşmanlık edenlerin asıl derdinin, senin ve hükümetinin şahsında İslam'a düşmanlık olduğunu anlayamayacak kadar "saf" mısın? Eğer değilsen, şu hizmet, duble yol, ihale vs. tırı vırılarını geç ve gerçekten tarafını seç. Belki de önümüzdeki şafak vakti bu şansın bile kalmayacak. Bizden söylemesi...