17 Eylül itibari ile okulların tamamı 2012/2013 Eğitim öğretim yılına başladı. Malûm olduğu üzere birinci sınıflar bir hafta önce, okula intibak sağlasınlar diye okula erken başladılar. Eğitimde çok ciddi değişiklikler ve faydalı gelişmeler olmasına rağmen bu eğitim öğretim yılı da yine laik-batıcı kesimin ve dini kendine düşman bellemiş, nefsinin arzusunu en büyük referans kabul etmiş belli bir otoriter ve totaliter rejim yanlılarının dayatmaları, hezeyanları ve baskıları ile başladı. Türk’üm Doğruyum’lu andımız gibi, yarısından çoğu palavra İnkılap Tarihi gibi, ilkokul birinci sınıfa bale eğitimi gibi, ortaokul 2.sınıf öğrencisine karışık cinsel eğitim gibi, dinlerin karmaşık hale getirildiği, hangi dinin anlatıldığı belli olmayan “Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi” dersleri gibi uygulamalar bu yılda büyük bir problem olacak. Kaldı ki; Anadolu insanını ifsad etmek, kendi gibi dinsiz yetiştirmek isteyen bir takım “300 kişiyle yatmış öğretmenler” ve yine “çocuğumun din hanesi boş kalsın” diyen öğretmenler ve yine “Siyer ve Kur’an-ı Kerim” derslerini öğrencilerine seçtirmeyerek militarist bir şekilde bu milletin dinine küfretmeye, düşmanlık etmeye kalkışanlar, her zaman ki gibi eğitimin en şen’î ve şerli problemleri olacaktır. Tabii olarak bu gibilerin gerekli eğitim seminerlerinden geçirilmesi ve öğretmenlikle cehaleti ayırt edemeyenlerin revize edilmesi gibi çalışmalar, problemleri en aza indirecektir.

Diğer taraftan Müslümanların iffetinin sembolü olan ve kadınlık ruh ve ahlâkının merkez hüviyeti olan başörtüsü namlı tesettür, muhakkak ve mutlaka her kamu kurumunda ve tabiî ki okullarda da serbest olmalıdır. Kimse bir şey sormadığı gibi kimseye de hesabı sorulmamalıdır. Ancak bu mana ve hüviyete bürünen şahıs, yani tesettürlü şahısta, o manayı şahsında “çirkinleştirecek, mahcuplaştıracak, iğdiş edecek” hiçbir kıyafetle görünmemeli, kendini o halde takdim etmemelidir. Çünkü, bu hem tesettür olmaz hem de çıplaklıktan daha büyük bir kötülük yapılmış olur. Ve bu günden itibaren tesettürlü hiçbir bayan kamu kurum ve kuruluşlarda başını açmamalı ve samimiyet testine kendini hazır etmelidir. “Ne dur ne durak engelcileri eze eze”(S.M)

Çocuğum dindar değil dinsiz eğitim alsın diye ortalığa düşen, fahişeliği, eşcinselliği, uyuşturucuyu meşru sayan laik batıcı Allahsız güruh ile modası geçmiş duygusal tepkileri aşamamış ve bugün bile “dünya insanlarını imha etmek projesi” olduğu binlerce kez deşifre olmuş bir fikrin etrafında yaygara koparanların ne eğitimle, ne çocuğunun geleceği ile, nede reel hayatla bir ilgisi vardır. Bunlarda yine 2012/2013 eğitim öğretim yılında milletin midesini bulandırmaya devam edeceklerdir.