Müslüman Anadolu milletinin ruh ve mana kökünü ortadan kaldırarak, Müslüman Anadolu’nun dilini, dinini, namusunu, fikrini batıya peşkeş çekmek gayesindekilerin 28 Şubat’ta topyekûn saldırıya geçerek Müslüman ahalimiz üzerinde katliam hesapları yaptıkları bir dönemde; idrakleri iğdişin müsebbibi olan Kemalizmi ifşa ederek, Anadolu insanını mazisi ile bütünleştirip yeniden cihan devletini icra ve inşa makamında bir fikir ortaya koyan Salih Mirzabeyoğlu, sırf bu fikirlerinden dolayı 1998 yılında uydurma bir operasyon ve akabinde tiyatro sahnesini andıran bir mahkeme ile brifingli bir yargı kararı neticesinde idam cezasına çarptırılmıştır. 

Ve tam 15 yıldır bu hukuksuzluk insanların vicdanlarını eze eze devam etmektedir. Salih Mirzabeyoğlu’nun içerisinde bulunduğu durum İslami bir meselenin ötesinde İnsani bir mesele olup vicdan sahibi herkes için bir şeyler ifade etmektedir. Tüm Anadolu’da Mirzabeyoğlu’nun özgür kalmasına dair toplumsal mutabakat sağlanmışken hala serbest bırakılmıyor oluşu insanımızın zihnini ve vicdanını rahatsız etmeye devam etmektedir.
Salih Mirzabeyoğlu Anadolu’nun turnusol kağıdıdır. 15 yıldır Anadolu’nun göbeğinde bir mütekeffire, fikir adamına, bir müslümana zulmediliyorken sesini çıkarmayanların, görmezden gelenlerin; Suriye’de, Mısır’da, Afganistan’da, Libya’da “Mazlum Dostu” görünmeleri samimiyetsizliğin ifadesi olarak göze çarpmaktadır. 
28 Şubat döneminde alınan tüm yargı kararları tahakküm altında ve emir ile alınmış iken hala bu kararların uygulanıyor oluşu mevcut iktidara da mesuliyet yükler. Bu mesuliyetin son bulması için o dönemde alınan yargı kararlarının tamamı iptal edilmeli ve bu mağduriyet derhal giderilmelidir.
Salih Mirzabeyoğlu'na karşı uygulanan hukuksuzluğun son bulması için çeşitli illerde iftar programları düzenlenerek zulmün son bulması talepleri kamuoyuna duyurulmaya çalışıldı.
İftar programlarının sonuncusu ise Malatya'da düzenlendi. Büyük Doğu Fikir Ocakları tarafından 6 Ağustos Salı günü Abdullah Gül (Sümer) Parkında tertiplenen etkinlikte yoğun bir kalabalık bir araya gelerek iftarlarını Mirzabeyoğlu'na özgürlük için açtılar. Açılan iftarın ardından Kur'an-ı Kerim okundu. Son olarak ise  Mirzabeyoğlu'nun özgürlüğü ve dünya Müslümanlarının kutuluşları için dualar edilerek program sonlandırıldı.