<
Bulunduğum ortam malûm… Tutsaklık içerisinde böyle bir haber almak, dinlemek, izlemek umut verici ve güzeldi… Bunu şahsım için söylemiyorum… Reisicumhurun ağzından dökülen, “Haksızlıklara karşı ne gerekirse yapacağız, bu durumda olan mazlumlar için yetkilerimi hiç çekinmeden kullanacağım” demesi 28 Şubat yargı kararları iptali için başlattığımız mücadelede yeni bir dönemeç ve cezaevinde yüzlerce Müslüman tutsak için umuttur. Bu şuurla tekrarlıyorum ki heyecanlandım, duygulandım ve sevindim!
Bu ülkenin evlatları, Anadolu’nun yiğitleri, yıllardır zindanlarda ağlamadan, sızlamadan hücrelerini şen etmiş, ruh güzelliklerini bulunduğu mekâna yansıtmış, dillere destan direnişleriyle mücadelelerine dur durak demeden devam etmektedirler. Kimi 25, kimi 20, kimi 18 senedir içeride. Üç beş günlük dünyamızda ahiret için çalıştığını iddia eden insanlar bu zulümleri yeri geldi görmedi, yeri geldi gördü ama görmemezlikten geldi, yeri geldi başıma bir iş gelir diye korktu. Ama derler ya, “Korkunun ecele faydası yoktur”. Haksızlıklara karşı gelmezsen o haksızlık seninde kapını çalar, ellerine soğuk kelepçeyi takar, soğuk hücrelere tıkar. Dik duruş şuurunu kuşanıp yaşamaya başlarsan eğer haksızlıklara karşı kılıcın keskin, bileklerine takılan kelepçe nişanın, tıkıldığın dört duvar arası sana gülistan olur. “Yaşamaya değer hayat için Adalet Mutlak’a nisbetinde takındığın tavır “şehidlik şuuru”nu sana kazandırır ki, ahretini de kazanırsın dünyanı da. Alın size dünyada ki tat! Alın size dünyadaki eğlence!>>
