Üstadım’dan, 78 yıl önceye âit bir Noktalama: RUHUM kelle şekeri vehimlerse karınca / KÖMÜR’den kara rengim, onlar beni sarınca. (1939)
l
BİRİNCİ Mısra’nın Ebcedi. (Kelle-Kafa. Baş. Ekinlerde başak. Baş gibi olan yuvarlak nesne. “Tamam, tamamlık”: 55: Necb-Ağaç kabuğunu soymak. Tecrid. Derinliğine doğru kendini didiklemek… Kellâ-Öyle değil. “Nefyetme”; Maver: Nefyi hazır: 1051= 52: Kellâ-Geminin durup demirlediği yer… Kelâ-Yeşil ot. “Yeşil renk, Allah’ın Hak ismi nuruna işaret eder”; rüyâ, murakabe. İbranice’de Ot, harf demektir. Harfler ilmi, ebced, Kamer menzilleri… Fransızca, Zebre-Zebra, yabancı eşek türü. “Mishell: Yabani eşek. Dil, lisân. Ziynet verecek nesne”: 214: Zakzak-Bir karınca türü. “Zagzag: Zayıf nesne, gizlenen, cinn. Akla yokluk şeklinde hitab eden. Akl, ölüm, ruh gibi, sadece eserinden varlığı tanınan”… Fransızca, Absence-Yokluk: 121: Elif-Allah’a işaret eden ve Mertebesi ve Menzili bilinmeyen Allah’ın Zâtı’na işaret eden kelime; Mutlak sabite işaret… Süryanice, Crodo-Zebra: 219: Zevahir-Zehralar. Çiçekler. Zâhirler. Parlak ay, yıldızlar, denizler. Zehirler; acı ve çile. “Zebre ve zakzak: 214: Biber”… Mürr Biber-Acı Biber. Yapıştırıcı Bâtın: 454: İnbat-Nebatı bitirme. Tohumu yere serpip yeşillendirme. “Allah’ın uykuda söylediği kelimeler olan rüyâlar”… Nitac-Yavrulamak, yavru doğurmak. “Tâbirler”: 454: Müteveccih-Yönelmiş, dönmüş. Bir yere doğru yola çıkan. Birisine karşı saygı ve sevgisi olmak. İhsan ve iltifat üzere olmak. Pir-i Fanî, ulu fanî, ulu ölümlü varlık olmak; ulu insan… Hukuk-Şeriat: 214: Müda’mes-Gizli saklı. “İçyüzü”… Süryanice, Crodo-Zebra: 219: Gozro-Süryanice, “Tez”; Adlî-Tıbb… Zakzaka-Çocukların oynayıp, zıplamaları: 219: Tarî-Taze, taravetli… Üstadım’ın Çocuk isimli şiirinden: “İnsanlık zincirinin ebediyet halkası / Çocukların kalbinde işler zaman rakkası”… Alemin aslı olan işler ve fiiller, Allah’ın fiillerinin gölgeleridir. Bu cümleden olarak, Esseyyid Abdülhakîm Arvasî “Üçışık” Hazretleri, Allah hakkında: “Lâ teşbih, yıldızlarla çocukların oynadığı gibi oynar!” buyurmuştur… Kell-Ağırlık. Yorgunluk. Bitkin. Ufak taneli yağmur. Yetim. Semiz: 50: Nun-Ebcedi 50 olan harf. Balık. Kalem. Kılıç… Üstadım’ın “Çocuk” isimli şiirinden: “Allah diyor ki: Geçti gazabımı rahmetim / Bir merhamet heykeli mahzun bakışlı yetim!”… Havan-İçinde çeşitli şeylerin dövülüp ufalandığı, ağaç, maden veya taştan yapılmış çukurca kab. “Üstadım’ın, dibinde elli gramlık keyfiyet bulunan ilaç şişesindeki kurtarıcı şifanın dövüldüğü kab dediği!”: 62: Mehdî… Elf-Bin şeyle ünsiyeti olan mânâsında: 5995= 1000: Kamer Menzilleri harflerinin toplam ebcedi… Süryanice harflerin ebced değerlerinin toplamı: 1495: Derviş Muhammed-442 mührü, en küçük ebcedle): 1371: BURKA’-Yedinci kat gök. Kâbe örtüsü. Kadınların yüz örtüsü, peçe, yaşmak. “Hicab. Haya. Rahmet”. (Üşüşme: 1658: Osman Zinnureyn. “R.A”. Allah Resûlü’nün 3. Halifesi ve damadıdır. Allah Sevgilisi’nin 4. atası Abd-u Menaf, O’nun 5. atasıdır; bu atada birleşirler. Allah Sevgilisi’nin bir kızı vefat edince, onun kardeşi ile de nikâhlandığı için “Zinnureyn-İki nurlu” lâkabıyla anılır. Kur’ân’da, “Cennet’le müjdelenen 10 sahabîden biridir”. Kendisi, Hazret-i Talha ve Zübeyr’den evvel imâna gelen ve böylece ilk imâna gelenlerin 5.sidir. Çok zengindi ve malını Peygamberimiz ve İslâmiyet için feda etti. Başlıca farikası, “Haya” ve “Hilm” sahibi olmasıdır. Bedr hariç, Sıffin, Cemel, Şam, Mısır gibi önemli harblere katılmıştır. Hazret-i Ebu Bekir’in toplayıp cem ettiği Kur’ân’ı, kitaplaştırarak çoğalttı ve mühim merkezlere nihaî şekliyle yollamıştır. 82 yaşında şehîd olmuştur… Hacegân Silsilesi’nin kol başlarından azamet tavrıyla mümtaz ve “kendisinden sonra Mehdî beklenmeli” denilen, Esseyyid Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’nin Şeyhi’nin Şeyhi Seyyid Taha Cizro’nun bağlı olduğu Mevlâna Halid Hazretleri, Hazret-i Osman’ın soyundandır… Halid bin Velid: 737: Kulak… Huzene-Kulak: 763: Mevlâna Halid… İstikra’-Gezmek, dolaşmak, etraflı bilgi edinmek. Ayrı ayrı hâdiselerdeki müşterek unsurlara dikkat ederek netice çıkarmak. Umumî araştırmak. Fertten umuma hüküm sahibi olmak: 763: Müteşabik-Birbirine karışmış ve girmiş vaziyette olan. Girift)… TAZALLÜM-Zulmü, “eksikliği”, kendi nefsine isnad eden. Tan-ı hulk. (Tan-ı Hulk-Vahdet-i Şühud şiarı. “Cin hastalığı”: 869: Mektubat-İmâm-ı Rabbanî Hazretleri’nin baş eseri… Süryanice, Mcsito-Cin hastalığı. “Hep ötenin ötesinde olana karşı eksiklik duyan”: 3525: Seyyid Taha Cizro + Seyyid Fehim Arvasî + Esseyyid Abdülhakîm Arvasî “Üçışık” + Necib Fazıl Kısakürek + Salih Mirzabeyoğlu): 1370= 371: TAZLİL-Gölgelenme veya gölgelendirilme. “Müridin, murad olması”. (Mektubat: 1868= 869: Necib Fazıl Kısakürek + Salih Mirzabeyoğlu… Be harfi, Allah’ın Lâtif ismi, Cinler mertebesi, Kamer menzillerinden, “Öne alınmış takdim”… Takdim eden ve edilen: “Kaptan Kusto Müslüman / Dünya Çapında Bir Hâdise”… Süryanice, Tibeloyo-Dünya Çapında: 1465: Nüüti-Gemi Kaptanı)… ŞAMİL-Çevreleyen. İçine alan, kaplayan. Çok şeye birden zarf olan. (Karaçay Malkar dilinde, Zarf-Mühür. “Derviş Muhammed-442 mührü”: 1180: Vakıa-Rüyâ. Vuku bulmuş. Şiddetli, çok kuvvetli hâdise… Üstad-Necib Fazıl Kısakürek: 1465: Mehdî Muhammed Mirzabeyoğlu): 1371: MEHDİ Mirzabeyoğlu… Karaçay-Malkar dilinde, ARBAK-Ruh: 1372: RAMAZAN BAYRAMI. (Razaman’ın 2. On gününde vuku bulan hâdiseler: Ramazan’ın 13. gecesinde, kendisinde “Vücudî hikmet ve Kâmil Hilâfet” sırrı tecelli eden Davud Aleyhisselâma indirilen Zebur. Velilerin ittifak ettiği husus, Allah’ın “Ben gizli bir hazine idim, bilinmek için Âlemi yarattım!” sözü, bu Kitabtan’dır… Ramazan’ın 14 günü, Hazret-i İsa’ya İncil indirilmiştir… Ramazan’ın 14 / 17 / 27 gecelerinde Kur’ân indirilmeye başlanmış, ama o gece, yâni Kadir Gecesi gizlenmiştir… Ramazan’ın 17. gününde Bedir Gazvesi vuku bulmuştur. Kur’ân’ın Enfal Sûresi 5. âyeti’nde “Furkan Günü-Hakla bâtılın ayrıldığı gün” diye bahsedilir ve Medine Ehli’nin o günü gecesiyle birlikte ihya ettiği, Mekke Ehli’nin de sabaha kadar ibadet edip Umre yaptığı bildirilmiştir… Üstadım’ın bana yaptırdığı “İstikbâl İslâmındır” isimli etüd de, onun Tercüman gazetesi için hazırladığı Ramazan sayfasının ilâvesidir ve içine koyulduğu zarfın üzerinde de, kendi el yazısıyla “Ramazan İlaveleri” yazılıdır… Yevmiye: Kendisiyle yapılan son röportajlarda, “İstikbâl İslâmındır!” diye güvendiğim bir gence, bir etüd yaptırdım, güzel oldu etüdü!” buyuruyor… Aradan geçen 35 sene sonra, hâlâ o mânânın izindeyim!)… BURKA’-7. Kat Gök. Kâbe örtüsü. Kadınların yüz örtüsü, peçe, yaşmak. “Hicab. Haya. Rahmet”. (Tâbiri rüyâda gelen, 22 Temmuz 1982 Ramazan Bayramı ziyareti ile ilgili bir rüyâ… Levha: … / … / 1982… Taşlıçeşme Sokak… Tan Apartmanı… Bostancı semti… Beş katlı apartmanın en üst katındaki iki daireden biri, bizim mesken… Zeyn-âb ve Mehmed Kısakürek… Mehmed’in elinde benim “Kültür Davamız” isimli eseri var ve memnun ve mesud bir hâlde… Zeyn-âb’ın başındaki başörtüsü dikkatimi çekiyor… O sırada Üstadım, büyük bir sevinçle üstüme atılıp boynuma sarılıyor… Taşlı: 4741: Derviş Muhammed-442 mührü. “En büyük ebcedle”… Çeşme-Ayn. Göz. Pınar. Kaynak. Tıpkısı, kendisi. Zât. Eşyanın hakikati. Kavmin şereflisi. Diz. Altun. Nazar değme. Casus, hafiye. Her şeyin en iyisi. Muayene etmek: 349: Muşt-Tarak. Toplayıp cemeden. “Müjde”… Müşhid-Şâhid getiren: 349: Başame-Kadınların örtündükleri başmak. Tülbend. Başörtüsü… Taşlı Çeşme: 1090: Mâlik-Hem kahır çeken, hem Allah’ın lütfunu gören Şehîd Peygamber Zekeriya Aleyhisselâm’da tecelli eden sır. “Hem Peygamber, hem şehid oluşu, galibine tâbi olan sır hikmetinin, O’nda ne oluşunu da gösteriyor”… Cem-i Ezdad-Birbirine zıd olan şeylerin bir arada bulunması: 1923: Cumhuriyet’in kuruluş tarihi… “Kültür Davamız” için Üstadım’ın kıymet hükmü: “Bu kitab, Cumhuriyet sonrası kavruk nesillerin ilk ciddi fikir sesi ve ilk çileli nefs murakabesi eseridir!”… Fransızca, Zebre-Zebra, beyaz üstünde siyah çizgili hayvan. “Dil, lisân”: 214: Bürü-Tuva dilinde, “Hep. Tam. Her”… Cevn-Siyah. Beyaz: 59: Mehdî… Burka-Taşlı yer: 309: Hurufiye-Harfler ilmi. “Ulum-u hafi; gizlilikler ilmi, ebced tevafukları. Kamer menzilleri. İlm-i Ledün”… Tan-Şafak vakti. Harf. Yemiş toplama: 451: Salih Mirzabeyoğlu… Apartman: 1695: Suret. Sıfat. Renk… Tan Apartmanı: 1156: Gonk-“Kaptan Kusto Müslüman / Dünya Çapında Bir Hâdise”… Yevmiye: Önce gonku çalacaksın!): 372: BURKA’. (Bürke-Martı. Kurbağa. Havuz. Göl. “Suların toplandığı yer. Vakt; yağmur suyunun toplandığı kayalık çukur”: 227: Girdab-Anafor. Suların dönerek çukurlaştı yer. Tehlikeli yer. “Kabz”… Aksiyon-Eşya ve hâdiseler üzerinde fikrin pıhtılaşması: 227: İqoro-Süryanice, “İzzet”… Te harfi, Allah’ın “Kaabid-Kısıcı, sıkıcı, kısaltıcı” ismi, Esir mertebesi, Kamer menzillerinden Kalb… Yevmiye: “Allah, çektirmediği çilenin nimetini vermez!”… Heme-Bütün. Hep: 50: Nun harfinin ebcedi. Balık. Kalem. Kılıç… Levha: Ağustos 1982… Beni azgın sular almış, bir nehirde bata çıka gidiyorum… Nalân Said, müthiş bir çaresizlik duygusu içinde, benim feci durumumu seyrediyor… Sonra birden, kaynayan sularda balık olmuşum yüzüyorum… O hayret ve dehşetler içinde! —Nalân Said’in rüyası… Yine onun, Levha: 19 Ağustos 1989… Nalân Said, hayretle irkiliyor, ürküyor, korkuyor… Kardeşi Salih Mirzabeyoğlu’nun saçları kirpi gibi dikilmiş ve bembeyaz… Kafasının ortasında da bir delik var; ve orada anafor yapan su… Danî-Tohum. Çekirdek. Bilgili, bilen, âlim: 65: Babeyn-İki kapı. Dünya ve ahiret… Bürke Hemedani: 342: Irmak-Büyük akarsu, doğrudan denize dökülen nehir… Üstadım’ın “Veliler Ordusundan-333” isimli eserinden, Bürke Hemedanî Hazretleri: Ümmi… Böyleyken hikmetli… İmâm-ı Gazâli devri… Kendisi hakkında bir veli söylüyor. Bürke, Kur’ân’da Fatiha’dan ve birkaç sûreden başka şey bilmezdi. Bildiklerini de doğru dürüst okuyamazdı. Hattâ kendi lisanıyla da güzel güzel doğru dürüst konuşamazdı. Fakat ben bilirim ki, Kur’ân’ı bilen oydu ve bilmeyen bendim… Ve ben, bildiklerimi kitablardan okuyarak değil, sadece ona hizmet ederek öğrendim. Bir gün ona, Allah’ın erlerinden birinin şeytan hakkındaki bir sözünü söyledim: “Hocaların hocası ve uzak kalmışların sırrı”… Şu cevabı verdi: Şeytan’a, hocaların hocası demektense, uzak kalmışların sırrı demek daha güzel!)
l
İKİNCİ Mısra-Kömürden kara rengim onlar beni sarınca. (Muhib Işıklar Efendi’nin, Üstadım’a bir sözü: “İslâm, kılı kırk yarmanın değil, kırk bin yarmanın rejimidir; düşün, Allah’a karşı ne zor hâlimiz!”… Fehim: Anlayışlı… Süryanice, Lo Ettğel-İtimad etmemek. “Nefs reyine dayanmamak”: 1868= 869: Mektubat-Vahdet-i Şühud’un “Tan-ı Hulk: Nefsi hep kötüleme, eksiklikleri bulma” yolu, rejimi): 4631: DERVİŞ MUHAMMED-332 mührü. “En büyük ebcedle”. (Bir Müride’nin, Ramazan’ın 17. gecesi. Aynı zamanda Bedr gecesi-12 Haziran 2017 gecesine âit Rabıtası: Şah-ı Nakşibend Hazretleri’ne rabıta yapıyordum. Ağzımdan şu sözlerin fısıltı hâlinde döküldüğünü hissediyor gibi olup kendimi toparlıyorum: “Ve Allah, Li küllî Emrin Fehîm’den razı oldu!”… Li küllî Emrin Fehîm-Küllî işlerin anlayışından. “Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’nin yüzüğündeki yazı”: 496: Derviş Muhammed-442 mührü. “En küçük ebcedle”… Li Malik Emrin Fehim: 496: Melekut-Her şeyin kendi mertebesinde o mertebeye mahsus ruhu, canı, hakikati. Hükümdarlık. Saltanat. Ruhlar âlemi… Tekvis-Yüz üstüne düşürme. “Maver, nefyi hazır, Allah’ın kuluna verdiği itminan, azamet, metanet: 496: Teveffi-Öldürülme, ser-rişte, kafası kesik, nefsi feda; bütününü aldırma, Hakk’ın Hak üzere kaimliği)… “Kömürden” kelimesinin farklı yazılışıyla, İKİNCİ Mısra’nın Ebcedi: 1627: İHAKE-Tesir etme. Kesme. Delme, derinleşme… MÜTEVAFIK-Birbirine tevafuk eden, uyan: 657: AŞENZER-Katı ve sağlam nesne. “Mühür”. (Aşenzer-Aşen-Zer… Aşen: Her nesnenin, ona mahsus aslı ve kökü. Sözü kendi kanaatine göre söylemek… Yevmiye: “Nefsimizin bir hakikati var!”; nefs, ruh’un antitezidir ve küfrün kaynağı bilindiğinde, galibi ruh’a tâbi olmakla yaratılış gayesi birleşir… Zer: Oruç. Sarı. Çile. Nöbet. Altun; mânâda kemâl remzidir)
l
NOKTALAMA’nın Toplam Ebcedi: 3004: VARLIK Sayısı. Arş altı Levh-i Mahfuz’dan sonra, Allah’ın yaratmasına mahsus Tabiat ve Heba mertebelerinin izdivacından doğan “ilk madde mertebesi”, Esir mertebesi ki, zâhirî hasse âlemine ve bâtını mânâ âlemine bakan, Kamer menzillerinden “Kalb”in işaret ettiği… Kalb, vücudun reisidir!)… ŞAZİB-Vatanından başka bir tarafa giden kimse. “Dünya, mümine öz vatanına hasret çeken gurbet diyarıdır”: 1003= 4: DACR(E)-Darlık, kalbin sıkıntılı olması… Moğol dilinde, ABA-Sürek avı. Avlanma. (Kürtçe, Av: Su… Allah’ın “Hayat” sıfatı, suya işledi ve her canlı, sudan yaratıldı. Sudan yaratılmamış hiçbir şey olmadığına göre, herşey kendi mertebesinde canlıdır!): 4: ABA-Moğolca, “Baba, büyük baba. Ata, mânevî önder, kılavuz, bir kavmin şereflisi”… MUSA ANTAR-Rüyâ’da gördüğüm bir Sahabî’nin, ismi. (Kurduh-Beden. Karınca: 318: Haduş-Pire. Sinek. Anter… Beykur-Sığır: 318: Harîk-Yangın. Ateş… Aynı ebcedle Nilüfer… Sahabî, ferd ve ümmet olarak, idelal örnek modelidir; ve İmâm-ı Rabbanî Hazretleri, kendilerini ona yaklaşmak isteyen gölgesi diye vasfeder!): 1004: HAZİNE ODASI MÜHRÜ-Kâinat, lisanla çerçevelendi ve varlık insanla mühürlendi. (Hadîs: “Allah’ın sır hazinesi, Arş’ın altındadır ve anahtarı şâirlerin diline verilmiştir!”… Arş altı; Kürsî mertebesi… Abdülhakîm Koltuğu hatırda… Şâir: Şiir idrakı olan)… Süryanice, TAYOYUTO MQABLUNO RAGUŞNONUTO-İslâma muhatab anlayış. “Namaz gibi tertibi belli bir idrak çerçevesinden sonra, şahıslar boyu piramidvâri bir dizide şahıs şahış iç oluşun hep yenilenmesi gereken. (Hadîs: “Bir günü bir günene eş geçen aldanmıştır!”… Bu, bir kakafoni değil, fertte toplu topluluk hakikatinin belirttiği istikamet şuurudur!): 3004= 7: BE-İngilizce, “Ol”. (Arnavutça, Pi: İp… Be harfi, Allah’ın Lâtif ismi, “Cinler-Gizliler, gizli varlıklar, gizlilikler” mertebesi, Kamer menzillerinden Mukaddem min-ed delâl’e işaret eder; öne alınmış delil’e, Takdime… Âyet meali: “Allah’ın ipine sımsıkı sarılınız!”; Allah Sevgilisi’nin gösterdiği yoldan, bunun ne demek olduğunu gösteren kılavuzlarla, ek olarak)… Süryanice, FORUŞUTO-Hikmet: 1004: FLOR EXSTIRPACION-İspanyolca, “Çiçeği kökünden takımıyla çıkarmak”; küll olarak. Süryanice, ABLİYO MALYUTO GANTO-Dolmabahçe Sarayı. “Mâlik hikmeti hatırda”: 2004: SALİH Mirzabeyoğlu.
 
ZİLLET
(ŞATRANC-I UREFA’DAN)
 
Şatranc-ı Urefa’nın 10. Kabı, ZİLLET-Uzağa atılmışlık. Düşkünlük, eksiklik. (Zel harfi, Allah’ın “Müzill-Zelil Kılan” ismi, Hayvanlar-Bedenler mertebesi, Kamer menzillerinden “Sa’dul Suud”a işaret eder; Derece almak. Mübarek. Mübarek yıldızlar): 1130: ASS-Her şeyin aslı, her şeyin esası. “Kül ve mahlûkun, varlığını Allah’a borçlu oluşu… KUL-“De, söyle, bildir” meâlinde emir. (İnsan, benini emreden olarak idrak eder… Ruh, Allah’ın emridir): 130: CASUS-Hafiye. “Gizliyi arayan, araştıran”. (Üstadım’ın, 1972 tarihli bir Noktalaması: “Seni aramam için beni uzağa attın / Âlemi benim, beni kendin için yarattın!”… Süryanice, Zelil: 648: Terahhum-Merhamet, şefkat etme. “Kulun Allah’a karşı, daim ihtiyaç hâlinde olması”… Birinci Mısra’nın ebcedi: 2007: Pad-Saklayan, hıfzeden. “Allah”… Tevessuk-İnanıp güvenerek ve itimad ederek dayanma: 1006= 7: Ebedîlik. Kulun, kul olarak kaimliği teminatı… İbda-Yaratmak. Numunesiz birşey yapmak. İzhâr etmek. Kulda, bir yerden diğer bir şeye çıkmak. İcâd, ihtira, berat: 1008= 9: Zag-Karga. Kuzgun… Miât-Yüz sayıları: 441: Keraker-Karga. Kuzgun… Kısakürek: 1441: Salih Mirzabeyoğlu… İkinci Mısra’nın Ebcedi: 1147: Kaime-Uzun bir kâğıda yazılan ferman. Yerine geçen. Kaim olan. “Allah’ın Halifesi insan”… İki Mısra’nın Toplam Ebcedi: 3154: Bütün Fikrin Gerekliliği… “Anayasa: 154: Bakan”… Müsned-Haber. İsnad edilmiş: 154: Mehdî Muhammed)… NİGİN-Yüzük. Mühür. Hatem: 130: KELEF-Yüzdeki benek. Şiddetli sevgi. “Seyyid Abdülhakîm Arvasi”
 
 
 
Salih Mirzabeyoğlu - Baran Dergisi 545. Sayı