Selâm ile...
Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da yakından ilgilendiği 7 Haziran seçimleri gerçekleştirildi. Sonuçlara göre, 13 yıldır tek başına iktidarda olan Ak Parti %8’lik bir oy kaybı yaşayarak tek başına iktidar olma şansını kaybetti.
Seçimler öncesinde gerek yurtiçi gerekse yurtdışı basın tarafından en çok HDP propagandası yapıldığını gördük. Çünkü, Ak Parti’nin tek başına iktidara gelmesini engelleyecek en net yol HDP’nin barajı geçmesini sağlamaktı. Nitekim de öyle oldu.
Şimdi en çok gelecek süreçte neler yaşanacağı tartışılıyor. Koalisyon ve erken seçim ihtimalleri çerçevesinde analizler yapılıyor. Gelecek günlerde bir koalisyon mu göreceğiz yoksa erken seçim mi bilmiyoruz. Her ne kadar meclise giren dört partiden koalisyon yapma ihtimali tabanlarının birbiri ile hemen hemen aynı olması sebebi ile sadece Ak Parti ve MHP’dir. MHP’nin koalisyon fikrine karşı takındığı tavır bu ihtimali de zayıflatır nitelikte...
Ak Parti cephesinde ise iktidarı kaybetmemek adına bir telaşın yaşandığını görüyoruz. Görünen o ki sırf iktidarda kalmak adına, bugüne kadar halk nezdinde meşruiyet kazanmalarının en önemli sebeplerinden biri olan CHP karşıtlığı yani bir nevi antitezi olan CHP’yle bile koalisyon fikrini peşinen reddedemiyorlar. Reddetmek şöyle dursun, alttan alta dillendirmeye bile başladılar. Bizim burada söylemek istediğimiz husus, 7 Haziran seçimleri öncesinde dışarıda tezgâhlanan içeride uygulamaya koyulan sunî bir algı operasyonu ile yürütülen savaş seçimlerde Ak Parti tek başına iktidar olamamasına rağmen bitmemiştir.
Bugün dışarıdan Tayyip Erdoğan’ın şahsında Müslümanlara saldıran Batının ve yerli işbirlikçilerinin girişmiş olduğu bu savaşın birçok sebebi var. Bu sebeplerin en önemlilerinden birisi de Batı’nın İslâm alemi üzerinde oynadığı büyük oyuna engel olabilecek tek gücün istikrarlı bir şekilde yoluna devam eden Türkiye olacağının bilinmesidir.
Kapağımızı bu mevzu etrafında şekillendiriyor ve “Savaş Bitmedi; Yeni Başlıyor!” diyoruz. Kapak mevzuumuzla alakalı olarak Faruk Hanedar’ın “İktidarda Muhalefet Olmak” başlıklı yazısını okuyabileceksiniz.
Ömer Emre Akcebe, Başyücelik Devleti İktisad Vekâleti’ni işlemeye devam ediyor. Bu ayki yazısında “Sanayi Vekâleti” bahsinin giriş bölümü ile dergimizde.
Sezâi Kırlangıç, “IŞİD, YPG, Gezi, Kobani: Zihinlerin İknâsı ve Propaganda” başlıklı yazısı ile dergimizde.
Marmara Üniversitesi İktisad Tarihi Profesörü Ahmet Tabakoğlu hoca ile alakanızı çekeceğini düşündüğümüz bir söyleşi gerçekleştirdik. Tabakoğlu, “yeni bir ekonomi ve yeni bir uygarlık şart” diyor.
Abdullah Kiracı, “Aksiyon ve Alışkanlık” başlıklı yazısı ile sizlerle.
Fatih Turplu, efsanevi boksör Muhammed Ali’nin hayatının birinci bölümünü “Ringlerin Yeni Prensi” başlıklı yazısı ile anlatıyor.
Sizler için derlemiş olduğumuz haberlerimizle beraber bu ayki muhtevamız böyle.
Tüm İslâm aleminin mübarek Ramazan Bayramı’nı en hasbi dileklerimizle tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını niyaz ediyoruz.
Dergimizi baskıya hazırladığımız saatlerde rahmetli Mimar Cevat Ülger’in zevcesi Türkan Ülger’in Hakk’ın rahmetine kavuştuğu ve cenazesinin 26.06.2015 Cuma günü Karacaahmet Camii'nde kılınacak cuma namazına müteakip Karacaahmet Mezarlığı'na defnedileceği haberini aldık. Merhumeye Allah’tan rahmet yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.
Gelecek sayımızda görüşmek üzere, Allah’a emanet olun.
