Selâm ile…

Uzun bir süredir memleketimizin başına gelen felaketleri ve kötü gidişleri bir takım mihraklara ve dış güçlere bağlamaktan dolayı mesele konuşamaz hale geldik. Ne yaşanırsa yaşansın, arkasında bir şey aradığımızdan ve mutlaka bir şeylere bağladığımızdan problemlerin çözümüne dair fikir de üretemiyoruz.

Son bir haftanın gündem meselesi ise patates-soğan... Devlet patates-soğan arzının azalması sebebiyle doğan fiyat artışları dolayısıyla depolara baskınlar yaparak stokçuluğu önlemeye çalışıyor. Televizyonları ve gazete sayfalarını bol bol patates-soğan fotoğrafları süslüyor. Elbette insan beşeriyeti gereği yeme-içme ihtiyacını karşılamak zorunda ve stokçuluk tabiî ki savunulacak tarafı olmayan bir faaliyet; fakat yapılması gereken stokçuluğun önüne geçmek için depolara baskınlar düzenlemekten ziyade insanımızın bu denli ahlaksızlaşmasına, üç kuruş fazla kazanabilmek için halkın kesesine musallat olmasına sebep olan şartları ortadan kaldırmaktır. Bu durumda stokçudan daha büyük mesuliyet idarecilerindir. Fikir ve ahlâkın patates-soğandan kıymetsiz olduğu bir memlekette insan ve toplum meselelerinin çözümüne dair adımlar atmak ise imkânsız...

Kapağımızda bu meseleyi değerlendirdik ve “Fikir ve Ahlâkın Patates-Soğan Kadar Kıymeti Yok!” manşetini attık. Kapak mevzumuzu “Fikir, Soğan, Ekonomi, Ahlâk ve Kıtlık” başlıklı yazısında işleyen Ömer Emre Akcebe,  bütün menfiliklere Erdoğan’ı ve iktidarı devirmek için diye diye sırt çevirerek meselelerin çözülemeyeceğini belirtirken, kötülüğü kendisini patates-soğanda bile gösteren rejimin yerine yenisini ihdas etme vaktinin çoktan geçtiğini belirtiyor.

Kâzım Albay “İslamcı Mücadeleyi Başlatan ve Gayesine Erdirecek Olan BD-İBDA’dır” başlıklı yazısında Türkiye’deki İslâmcı mücadelenin serencamına el atıyor ve Üstad Necip Fazıl ve Kumandan Salih Mirzabeyoğlu’nun örgüleştirdiği Büyük Doğu-İBDA’nın İslâmcı mücadeleyi bir ideolocya mihrakında başlatan ve gayeye ulaşılana dek sürdürecek olan ilk ve tek hareket olduğuna değiniyor.
Bu haftanın ehemmiyetli mevzularından birisi de Rusya ve Ukrayna savaş gemilerinin Azak Denizi’nde karşı karşıya gelmesi sebebiyle yaşanan gerilimdi. Rusya Milli Güvenlik Akademisi Başkan Yardımcısı Talat Enveroviç Çetin’le Rusya-Ukrayna ilişkilerinden Avrupa-Rusya rekabetine kadar birçok meseleyi havi bir röportaj gerçekleştirdik. Çetin, Poroşenko’nun provokasyon yaptığını söylüyor. Bu röportajı alakayla okuyacağınızı umuyoruz.

Şanlı Metris Zaferi’nin 19. sene-i devriyesinin bu haftaya tevafuk etmesi sebebiyle 12 ve 13. sayfalarımızı bu hadiseye ayırdık. 28 Şubat sürecinde cezaevlerine doldurulan Müslüman tutsaklara yönelik baskıların had safhayaulaştığı demlerde, Metris Cezaevi’nin B-2 koğuşunda bulunan 63 İBDA’cının Kemalist rejim tarafından girişilen 400 askerlik baskına karşı direnişive 1999 senesinin Müslümanlar için ehemmiyetini işledik.

Çakal Carlos (Salim Muhammed), ikinci “Ölüm Yıldönümü Vesilesiyle Fidel Castro”dan bahsederken yazısının sonunda İslâm’ın ihtilâlci tarafına yönelik emperyalistler tarafından kurgulanmış bir operasyon yapıldığını söylüyor.

Fatih Turplu bu haftaki yazısında, geçen hafta yayımladığımız “Yakın Tarihe Dâir Merak Ettiğim Birkaç Husus” başlıklı yazısındaki bir noktayı tekzib ederek, Mustafa Kemal hakkında tarihin tozlu sayfalarına gömülmüş bazı meseleleri gündeme taşıyor. Yazısının başlığı “Tashih, Tarih, Teklif ve Taltif”...

Osman Temiz, “Beşer Zekâsının Sekreteri Kimdir?” başlıklı yazısının üçüncü bölümüyle dergimizde...

Yunus Ekşi, “Para Hiç Böyle Tarif Edilmemişti” başlıklı yazısında Prof. Dr. Mete Gündoğan’ın “Para B($)K Gibi” kitabını tahlil ve tavsiye ediyor.

Dergimizde ayrıca sizler için derleyip yorumladığımız haberleri de bulabileceksiniz.

Gelecek sayımızda görüşmek dileğiyle...

Allah’a emanet olun.