İspanya'nın doğusundaki Katalonya özerk yönetimi başkanı Carles Puigdemont, 1 Ekim'de bağımsızlık yanlısı referanduma gidilmesi kararını imzaladı.

Meşruluk tartışmalarının öne çıktığı tartışmalı genel kurul oturumunda kabul edilen referandum yasasının resmi gazetede yayınlanmasının ardından, hemen Katalonya özerk yönetim hükümetinin Bakanlar Kurulu'nu toplayan Puigdemont, 1 Ekim'de bağımsızlık referandumu yapılması kararının altına imza attı. Katalonya parlamentosunda ayrılıkçı 'Junts pel Si' (Evet için Birlikte) ve sol eğilimli 'Halk Birliği Adaylığı' (CUP) partisi çoğunlukta bulunuyor. Oylamada 135 parlamento üyesinden 72'si bağımsızlık referandumunun lehine oy kullanırken, 11 üye çekimser kaldı. İspanya Başbakanı Mariano Rajoy'un Halk Partisi'nden vekiller, Sosyalist Parti ve birlik yanlısı Ciudadanos partisinden vekiller oylamadan önce parlamentoyu terk etti.

Halk Partisi vekilleri bağımsızlığı onaylamadıklarını sıralarına İspanya ve Katalan bayraklarını bırakarak gösterdi. Katalonya'da yaşanan gelişmeleri gün boyunca yakından takip eden İspanya Başbakanı Mariano Rajoy'un ise Katalonya'da kabul edilen referandum yasası ve Puigdemont'un imzaladığı referandum kararına karşı Anayasa Mahkemesi'ne itirazda bulunmak için hukukî girişimleri hemen başlattığı bildirildi.

Yazarımız Çakal Carlos (Salim Muhammed), Baran Dergisi’nin 554. Sayısında, “Katalanlar yüzyıllar evvel bulundukları bölgeye geldiler ve orada tarihî bir krallık geçmişleri var. Şimdi de bağımsızlıkları için mücadele ediyorlar. Katalonya nüfusunun büyük bir çoğunluğu Katalan’dır; fakat hem Katalonya’ya diğer bölgelerden insanlar çalışmak için gelmiş, hem de birçok Katalan bölgeden göç etmiştir. Geçtiğimiz aylarda İspanya hükümetinin izin vermediği bir referandum süreci var yaşanmıştı; Katalonya yerel meclisi Ekim’de yeni bir halk oylaması kararı aldı.

Referandumdan %50’nin üzerinde bir oyun çıkması Katalanların bağımsızlığını ilân etmesi için yeterli olacak. Elbette bu ilân edilen tek taraflı bir bağımsızlık olacak; çünkü İspanya yasal olarak bu bağımsızlığı tanımayacak ve siyasî bir çatışma yaşanacak.” demişti...