Kongre baskınıyla siyasî ve içtimaî düzeydeki bölünmenin had safhaya çıktığı ABD’de kutuplaşma her geçen gün daha da artıyor. Demokratlar ve Cumhuriyetçiler yahut liberaller ve muhafazakârlar veyahut da küreselciler ve ulusalcılar şeklinde yapılan ayrım çerçevesinde toplum kutuplaşıyor, eyaletler ayrışıyor, mahkeme kararlarında da bu ayrım önemli bir amil olmaya başlıyor. Bu vaziyet Amerikan basınında da sıkça tartışılıyor.

Son olarak kürtaj ve silah taşıma yasağının uzun uzun tartışıldığı ABD’de, iklim değişikliğinden LGBT’ye kadar birçok meselede eyaletler ve toplum iki ayrı yapı gibi hareket ediyor. Bir eyalette herhangi bir karar alındığında, karşısındaki hemen aksi yönde bir karar almaya kalkıyor.

Her ne kadar "Birleşik Devletler"i Demokratlar yönetiyor olsa da, bu kutuplaşmada Cumhuriyetçilerin ağırlığı fazla. Ohio, Wisconsin, Georgia, North Carolina ve Texas gibi kamuoyunun karışık olduğu yerlerde bile, eyalet yasama organlarının Cumhuriyetçi tutumuyla, bu eyaletlerdeki politikalar en Cumhuriyetçi eyaletlerin politikalarına uyumlu ilerliyor.

New York Times’da yayınlanan “Yüksek mahkemenin teşvikiyle bir ulus kırmızı-mavi eksen boyunca bölünüyor” başlıklı yazısında ABD’deki bu kutuplaşmaya dikkat çeken Jonathan Weisman, “Liberallerin değer verdiği hakları azaltan ve muhafazakarların değer verdiklerini genişleten Yüksek Mahkeme kararları tarafından baskı altına alınan Amerika Birleşik Devletleri, taban tabana zıt sosyal, çevresel ve sağlık politikalarıyla ayrı uluslara ayrılıyor gibi görünüyor.” derken ABD’ye artık “Amerika Bölünmüş Devletleri” denilebileceğini ifade ediyor.

Weisman yazısında, ABD’deki bu bölünmenin tarihsel arka planına da atıf yaparak “Kürtaj hakkının hem destekçileri hem de karşıtları, köleliğin kaldırılmasına bir paralellik gösteriyor.” ifadelerini kullanıyor.

Rochester Üniversitesi'nden siyaset bilimci Bethany Lacina, Teksas'taki gibi silah hakları yasalarının “Devletlerin federal yasayı görmezden gelebilmesi gerektiği fikrine, federal yasaları hükümsüz kılma fikrine doğru ilerliyor.” diyor.

Amerika’da tüm bu bahsettiklerimiz paralelinde göç de hızlanmış durumda. İşadamlarından mavi yakalı çalışanlara kadar herkes, eyaletlerin siyasî bölünmeleri çerçevesinde, kendi siyasî görüşüne yakın yasalar çıkaran eyaletlere göç ediyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nin, Weisman’ın dediği gibi “Amerika Bölünmüş Devletleri”ne dönüşeceği günler yaklaşıyor.