İktidar partisine yakınlığı ile bilinen "El 19" gazetesinin haberine göre, Dışişleri Bakanı Denis Moncada, yaptığı açıklamada, ülkenin Tayvan yerine Çin Halk Cumhuriyetini (ÇHC), Çin'in meşru temsilcisi olarak tanıdığını bildirdi.

Nikaragua hükümetinin bugün itibarıyla Tayvan ile diplomatik ilişkilerini kestiğinin belirtildiği açıklamada, "Nikaragua Cumhuriyeti hükümeti, dünyada tek bir Çin olduğunu tanıdığını beyan eder. Çin Halk Cumhuriyeti, Çin'in tamamını temsil eden tek meşru hükümettir ve Tayvan, Çin topraklarının ayrılmaz bir parçasıdır." ifadelerine yer verildi.

Nikaragua'nın ilişkileri kesmesi sonucu Tayvan'ı diplomatik olarak tanımayı sürdüren Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülke sayısı 13'e düştü.

Orta Amerika ülkeleri Guatemala, Honduras ve Belize, Güney Amerika ülkesi Paraguay, Karayip ülkeleri Haiti, Saint Vincent ve Grenadinler, Saint Kitts ve Nevis, Saint Lucia, Pasifik ülkeleri Tuvalu, Nauru, Palau ve Marshall Adaları ile Afrika ülkesi Esvatini halen Tayvan'ı Çin'in temsilcisi olarak tanıyor.

BM üyesi olmayan Vatikan da Tayvan ile diplomatik ilişkisini sürdürüyor.

Öte yandan Orta Amerika ülkesi Honduras'ın yeni seçilen Devlet Başkanı Xiomara Castro'nun da diplomatik tanıma ilişkisini Taipei'den Pekin'e çevirme niyetinde olduğu biliniyor. Castro'nun 27 Ocak'ta göreve başlamasının ardından bu yönde adım atabileceği öngörülüyor.

Çin-Tayvan anlaşmazlığı

Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kay-şek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.

Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971'e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulu'nda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.

Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın fiili bağımsızlığının hukuki bir statü kazanmasına, Tayvan hükümetinin dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.

ÇHC, kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkilerini kesmesini şart koşuyor.