Çin'de geçtiğimiz hafta sıfır kovid politikasından dolayı kapanmalar yaşayan halk isyan etmeye başlamıştı. Protesto gösterilerinin düzenlenmesinin ardından Çin'in büyük şehirleri, Kovid-19 tedbirlerini gevşetmeye yönelik adımlar atıyor.

Ülkenin güneyindeki, Çin'in üçüncü büyük şehri Guangcou'da yerel sağlık yetkilileri, televizyonda yayımladıkları açıklamada, virüsün alt varyantlarının mevsimsel gripten daha büyük risk taşımadığını söyledi.

Guangcou Sağlık Komisyonu Başkan Yardımcısı Cang Yi, yalnızca 4 vakanın "ağır ve kritik" olduğunu, virüse bağlı can kaybı görülmediğini belirtti.

Cang, hem Omicron varyantının özelliği hem de nüfusun aşılamayla bağışıklığının artmış olması ve etkin önleme tedbirleri sayesinde bu sonucun ortaya çıktığını iddia etti.

Guangcou Sekizinci Halk Hastanesi Direktörü Tang Şiaoping de ortak yayında, "Yeni koronavirüsün Omicron alt varyantlarının etkisi mevsimsel grip düzeyine gerilemiş durumda. Bazıları gripten bile daha az etkili. Bu yüzden paniğe gerek yok." ifadelerini kullandı.

Kent yönetimi, karantinadaki Haycu ilçesinin bazı bölgelerinde polis ve sağlık görevlileri ile vatandaşlar arasında çatışmaya dönüşen protestoların ardından tedbirlerin gevşetilmesine karar vermişti.

Kentte iki ilçedeki karantina kaldırılırken, toplu testlere son verilmiş, pozitif vakalarla yakın temastakilerin evlerinde karantinada kalmasına izin verilmişti.

Ayrıca kısıtlama uygulanan bölgelerde restoranlar yeniden açılmış, toplu taşıma araçları yeniden faaliyete başlamıştı.

Ülkede Kovid-19 tedbirlerine karşı protestoların ardından birçok büyük şehirde, salgın tedbirlerini optimize etmek için adımlar atıldığı gözleniyor.

Vaka sayısının nüfusa oranla az olmasına ve büyük bölümünün hastalık belirtisi göstermemesine rağmen Çin, "sıfır vaka" olarak adlandırılan katı salgın kontrol tedbirlerini uygulamaya devam ediyor.

Kovid-19 vakalarını ortaya çıktığı yerde bastırmayı ve bulaşma zincirini kesmeyi hedefleyen strateji, karantina, seyahat kısıtlamaları, toplu testler, imalat, ticaret ve hizmetler sektöründeki işletmelerin faaliyetlerinin kısıtlanması veya kapalı devre sürdürülmesi gibi katı ve geniş ölçekli tedbirleri gerektiriyor. Tedbirler, hayatın olağan akışına müdahalenin yanında ekonomik maliyeti açısından da tartışmalara yol açıyor.

Çoğu ülke virüsle belirli bir uyum içinde yaşamaya, hayatın akışını ve ekonomik faaliyetleri aksatacak kontrol tedbirlerinden kaçınmaya yönelik stratejileri benimserken Çin, salgının başından beri başvurduğu kısıtlayıcı tedbirleri sürdürüyor.