Almanya'da kamu hizmeti yasası güncellendi. Kurumların, memurlarına kılık kıyafetlerini gerekçe göstererek kısıtlama ve yasaklama getirebileceği yasal düzenleme Eyalet Temsilcileri Meclisinden geçti.

Bu kapsamda kurumlar memurların, giysi, takı, sembol, dövme, saç ve sakalını gerekçe göstererek müdahalede bulunabilecek.

Düzenleme Cumhurbaşkanının onayı sonrası yürürlüğe girecek.

Başörtüsü yasağı da getirilebilir

Düzenleme başörtüsü ile görev yapan memurlar üzerinde baskı oluşturacağı endişesini de beraberinde getirdi.

Metinde yer alan "Dini veya ideolojik bir çağrışım içeren görünüm özellikleri" şeklindeki ifade bu endişeleri destekliyor.

Uzmanlara göre bu gerekçe ile kamuda başörtüsü yasağı da getirilebilir.

"Gizli başörtüsü düzenlemesi" Müslüman kuruluşların tepkisine neden oldu.

Düzenlemenin başörtüsü, kipa veya haç takmayı da içerdiğine işaret edildi, dış görünüm gerekçesiyle getirilecek yasaklamanın din özgürlüğüne kitlesel müdahale anlamına geldiğine vurgu yapıldı.

Ankara'dan tepki

Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Almanya'da yasalaşan ve memurların dış görünüşünü düzenleyen kanuna ilişkin "Bu düzenlemenin, Almanya’da yaşayan vatandaşlarımızın ve Müslüman toplumun inanç özgürlüklerine zarar vermeden uygulanması ve hiçbir biçimde başörtüsü yasağına yol açmaması son derece önemlidir" açıklamasında bulundu. 

Bilgiç, açıklamada şu ifadelere yer verdi: 

Almanya’da bugün Federal Konsey tarafından kabul edilerek yasalaşan 'Kadın ve Erkek Memurların Dış Görünüşünün Düzenlenmesine Dair Kanun'la, devlet memurlarının dini inançlarını veya dünya görüşlerini çağrıştıran dış görünümlerini sınırlama yetkisi ilgili Bakanlıklara ve idarelere verilmiştir.  

Söz konusu kanuni düzenlemenin, Almanya’da sivil toplum kuruluşlarının görüşleri alınmadan, kamuoyunda tartışılmadan ve aceleyle hazırlanmış olması haklı tepkilere yol açmıştır. Bu düzenlemenin, Almanya’da yaşayan vatandaşlarımızın ve Müslüman toplumun inanç özgürlüklerine zarar vermeden uygulanması ve hiçbir biçimde başörtüsü yasağına yol açmaması son derece önemlidir.  

Avrupa’da İslam karşıtlığı, yabancı düşmanlığı ve ayrımcı hareketlerin hızla zemin kazandığı bir dönemde, siyasetçilerin ve yasa yapıcıların artan ırkçılığı körüklemeyecek sağduyuyu göstermelerini, uyum çabalarına zarar vermemelerini bekliyoruz" açıklamalarında bulundu.   

TRT Haber