Fikir olmadan insan ve toplum meselelerine çözümler sunamayız. Zira “insanlar topluluğu” oluşturmak için etrafında birleşeceğimiz fikirler manzumesine ihtiyaç vardır ki, bunun dünya görüşü mânâsında ifadesi ise bizce işaretlenmiş olup BD-İBDA ideolocyasıdır.

İhlasın olmadığı hiçbir yerde tekâmül olmaz. Ne kadar fikirden dem vurulursa, bu hususta kalem oynatılıp edebiyat parçalanırsa da yol alınamaz. Dava ona inanmış ve onun uğrunda gerektiğinde can veren insanlar eliyle yücelir, isterse bu dava batıl olsun. Komünistlerin iktidarında görüldüğü gibi… Mesela Lenin, davasına vecd içinde inanmış, gözü kara bir devrimci idi.

Davanın yürüyeceği şartlardan bahsettik. Ölçüleri bilelim ki boy ölçümüzü de görelim, ona göre kendimizi düzenleyelim-düzeltelim. Ölçüleri tamamen kaybeden ve işi edepsizliğe vuranlara ise “gönüldaş” veya “kardeş” muamelesi değil, ölçülerin istediği tavrı göstermek zorundayız. Zira hadisle de sabit olduğu üzere, “Kibirliye kibretmek sadakadır.” Kötüye kötü demeyen ve tavır almayan da kötüdür. Münşeat’tan (S. Mirzabeyoğlu) Küçük Adam başlıklı şiiriyet: “Bilirim kalblerinizin kin ve hasedini / kin ve hasedi bilmeyecek kadar büyük değilsiniz / üstelik arsız ve pişkinsiniz!”

Kazım Albay

Makalenin tamamı için TIKLA