Baltimore’a Binlerce Asker Konuşlandırıldı

ABD’nin Baltimore kentinde üzerinde çakı bulundurduğu için 12 Nisan'da gözaltına alınan ve polis aracına kilitlenen Freddie Gray, araçtan indikten sonra hastaneye kaldırılmış, omuriliğinden ciddi biçimde yaralandığı için 19 Nisan'da hastanede hayatını kaybetmişti. Üzerindeki sır perdesi hâlâ aralanamayan Gray'ın ölümüyle ilgili soruşturma başlatılırken, siyahî genci gözaltına alan altı polis açığa alınmıştı.

Amerikan polisi tarafından yaralanarak hayatını kaybeden siyahî genç Freddie Gray’in cenaze töreni sonrası başlayan olaylar büyürken, kentte bir haftalığına olağanüstü hal ve sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Bu yasak da olayları durdurmaya yetmedi.

Çatışmaların sürdüğü kentte onlarca bina yandı, yüzlerce polis yaralandı ve yüzlerce gösterici gözaltına alındı. 2000’den fazla Ulusal Muhafız ile 1000 polis Baltimore’da konuşlandırıldı.

Her yer Ferguson, Her Yer Baltimore!

Washington ve New York gibi birçok kentte de gösteriler yapıldı. Baltimore’da binlerce kişinin katıldığı gösterilerde tren istasyonunda toplanan ve belediye binasına yürüyen protestocuların büyük kısmının üniversite öğrencilerinden oluştuğu görüldü. Göstericiler, “Siyahîlerin hayatı da değerlidir” tişörtleri giydi.

Türkiye’de insan hakkı, Baltimore’da anarşi

Baltimore’da yaşanan olaylar sonrası İngiliz dergi The Economist, yaşanan olaylarda göstericilerin yaptığını anarşizm olarak adlandırdı ve göstericilere anarşist benzetmesi yaptı.

The Economist dergisi, 2013 yılında çıkan Gezi olaylarında ise tamamen farklı bir tavır sergilemişti. İngiliz dergi, Gezi olayları sırasında göstericilere methiyeler düzer ve destek verirken, Türkiye’yi yerden yere vurmuştu.

Türkiye’de Baltimore Yankıları

Baltimore’da yaşanan hadiseler, yakın dönemde bu tarz hâdiseleri atlatan Türkiye kamuoyunda da bilhassa göstericilere müdahale tarzı açısından yankı buluyor.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek Twitter hesabından, Gezi eylemleri sırasında orantısız polis şiddetini eleştiren ABD’ye eleştiride bulundu. Melih Gökçek, Baltimore’daki polis şiddeti için ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Vekili Marie Harf’a “Hadi sarışın cevap versene- Come on, blonde, answer now” yazdı.

Harf ise, “Yüz yüze olduğumuz sorunlarla ilgili şeffaflık konusunda ABD, dünyanın tüm ülkelerinden daha açıktır ve gerekli araştırmaları yapar. Kimse ABD’nin, duruşunu sorgulamamalı” diye cevap verdi.

“Amerikan Baharı” Yakındır

Dünyanın “barış gönüllüsü” ve “demokrasi müdafisi” ABD’de polisin gösteriler karşısındaki tavrı da ülkenin bir polis devleti olduğunu ve hiç de anlatıldığı gibi “özgürlük”ler ülkesi falan olmadığını ortaya koyuyor. Dünyanın neresinde olursa olsun, çıkarları doğrultusunda bu tip olaylar hakkında muhtıralar veren ABD, içerisinde farklılığa müsaade etmiyor. Yıllardır ABD’nin en büyük kâbusu siyahîler ve bunun böyle olmasına sebep olan da yine Batı adamının kendisinden başka kimseyi insan olarak görmeyen zihniyetidir.

Mutad olarak ABD’de Afro Amerikalılara yapılan zulümler sebebiyle isyanlar yaşanıyor. Bu isyanlar her defasında katlanarak büyüyor. ABD’nin içeride bu kadar zor duruma düşmesi çöküş sürecine giren bir imparatorluk için gayet tabiîdir ve “Amerikan Baharı” yakındır.