Amerika Afganistan’dan çekiliyor, öyleyse kesinlikle Taliban ile anlaştı, ondan çekiliyor. Evet, doğru. ABD Taliban ile anlaştığı için çekiliyor, sizin balık hafızalarınız anımsamıyor ama anlaşma imzaladılar. Fakat sizin en az hafızalarınız kadar çarpık şuurlarınızın idrak edemediği husus, Taliban değil, ABD uzlaşmak zorunda kaldığı için bu anlaşma yapıldı. Senelerdir süren savaştan sonra ABD, Afganistan’daki bu iradenin kırılmayacağını ve savaşı kazanamayacağını gördüğü için Taliban’la anlaştı.

Amerika bu mağlubiyeti kabul etti, sindirmeye çalışıyor. Dün Joe Biden bir açıklama yaptı ve 50 sene daha orada kalsak bu savaşı kazanamazdık dedi. Tabii sanki bu savaşı çıkaran Amerika değilmiş gibi davranmayı da ihmal etmedi ve onların iç savaşlarına daha fazla müdahil olmak istemiyoruz gibi bir çarpıtmada bulunmadan da edemedi.

Düne kadar Amerika ile beraber hareket eden işbirlikçiler bugün buldukları ilk fırsatta Afganistan’dan kaçıyorlar. Afgan hükümeti denen işbirlikçi yapının ordusu ise bölük bölük Taliban saflarına katılıyor.

Taliban ise Sovyetler çekildikten sonra kurduğu devlette yaptığı hataları yenilememek adına azami derecede gayret gösteriyor. Bunun yansımasını ise sahada açıkça görmek mümkün. Düne kadar Taliban’a karşı olan, çekinen bölgelerdeki halk bile tek bir kurşun atmadan Taliban’ın hakimiyetini tanıyor, kapıları ona açıyor.

İkinci 11 Eylül travması

Buraya kadar bize kalırsa her şey tabii akışı içinde devam ediyor; ta ki tüm bu yaşananlara karşı burada yapılan yorumları görene kadar.

Türkiye’de Batıcı diye tanımladığımız, muhafazakarından Kemalistine dek geniş bir perspektifte yayın yapan, ABD’yi mutlak güç addedenler, 11 Eylül’dekinden de büyük bir travma yaşıyorlar. Onlara göre ABD yenilmez güç olduğundan, nasıl ki İkiz Kuleler vurulduğunda bunu Bin Ladin’in değil de Amerika’nın kendi kendisine yönelik bir saldırısı şeklinde değerlendirmişlerse, bugün de Amerika ve diğer Batılı gâvur ortaklarının tası tarağı toplayıp Afganistan’dan kaçışını bir Amerikan tezgâhı olarak algılıyor, herkesi kendileri gibi gördükleri için de Taliban’dan bir Amerikan işbirlikçisi çıkartmak için uğraşıyorlar.

Taliban tüm Afganistan’da hâkimiyeti tesis ettikten sonra, buradaki idare olarak elbetteki Amerika ile siyasi ve iktisadi münasebetler tesis edecektir, bu tabii olan. Taliban muhtemelen Rusya, Çin ve İran ile de münasebetler içine girecektir.

Herkesin kafasındaki dünyaya kapalı, izole Kuzey Kore gibi bir Müslüman Afganistan imajını büyük ihtimalle Taliban çok kısa sürede altüst edecektir, çünkü böyle olmayacağını başından beri dillendiriyorlar. Tabii bu demek değildir ki Afganistan’da Amerikan kuyrukçusu bir rejim kurulacak. Senelerdir Amerika ve hempasıyla savaşan, iradesinin kırılmayacağı anlaşıldığı için de karşısındakileri mağlub eden, en az bir elli sene daha bu savaşı sürdürecek iradesi de olan Taliban, niçin Amerikan kuyrukçusu olsun?

Devrilen Araba

Bize kalırsa artık herkes içinde bulunduğumuz dünya düzenin yıkılışına ve yerine kurulacak yeni düzene kendisini şimdiden alıştırmaya başlarsa, ruh sağlıkları açısından son derece yerinde olur.

Kumandan Salih Mirzabeyoğlu’nun dediği gibi, Amerika’nın düdük çalıp istediğini yaptırdığı seneler çok ama çok geride kaldı.

Irak’ta Saddam Hüseyin’in tekerine çomak soktuğu araba, bugün Afganistan’da devrilmiş bulunmaktadır.

Görüş: Yavuz Beyoğlu