(...) Dijital araçların ve internetin kendi içerisinde barındırdığı çocuk ve gençlerin maruz kaldığı riskler; Sanal alemde şiddet, alkol, madde bağımlılığı ve cinsellik ile ilgili çok sayıda kötü örnek teşkil eden içerikler mevcuttur. Herhangi bir filtreleme programı olmaksızın internet ortamında denetimsiz bırakılan çocukların, aşırı şiddet barındıran resim, görüntü, video vb. içeriklere erişme ihtimalleri de oldukça yüksektir. (3) Bazen internette başka bir şeyler ararken aşırı şiddet ve korku, nefret ve düşmanca söylemlerin olduğu sitelere rastlamak normal bir durum halindedir. Bu da küçük yaştaki çocukların bunlara erişme ihtimallerinin yüksek olduğunu gösterir. Kimi zamanda internetten indirdiğimiz uygulamaların içerikleri ve çeşitliliği çocukların gizlilik ve güvenliklerini tehlikeye atmaktadır. Çocukların oynadıkları oyunların şiddet içermesi veya bazı oyunların sohbet etme imkânı tanıması sonucunda ebeveynlerin bilgisi olmadan dostça yaklaşan kimi kötü niyetli yabancı insanlarla tanışmasıyla kandırılması, dolandırılması, istismar ve taciz edilme, kaçırılma vb. durumlar duyduğumuz, kimi zaman tanıdık olduğumuz olaylardır. Çocuklar ve gençler siber zorbalığa maruz kalabilirler ya da siber zorbalık yapabilirler. Dijital aletlerin başında aşırı vakit harcamakla asosyalleşme, dijital aletlerin sorumsuzca, bilinçsizce kullanılması çocuğa yarar sağlamadığı gibi uyku bozukluğuna, düzensiz beslenme, zihinsel, sosyal ve psikolojik gelişim alanlarında ciddi problemlere sebep olabilmektedir.
Dijital dünyanın sunduğu bu zararlı durumların ve kötüye kullanımlarının engellenmesi, bunların önüne geçilmesi için atılacak her türlü adım çocukların ve gençlerin geleceği için büyük bir önem taşımaktadır. Burada en önemli ve etkili faktörümüz de ebeveynlerdir. Dijital ebeveynlik konusunda bilinçlenmeli, en az çocukları kadar teknolojiyle ilgili bilgi sahibi olunmalıdır. Bu sayede çocuğunuzun internette neler yaptığını anlayıp, takip edebilirsiniz. Hem çocuğunuz güvende hem de yersiz endişe ve kuruntulardan kurtulmuş olursunuz. Dijital aletlerin problemli kullanılmaması ve bağımlılık yapmaması için çocuğun yaşı ve gelişimi göz önünde bulundurarak kullanım süresinin sınırlandırılması şarttır. Fakat tamamen yasaklamak doğru değildir. Yasaklamaktan ziyade faydalı kullanım yollarını göstermek, kullanım saatlerini sınırlamak, sevdikleri zararsız siteleri yer imlerine ekleyip kaydederek dikkatlerini o yöne kaydırmak gibi yöntemler daha etkili olacaktır. Böylelikle dijital aletlerin sağlıklı kullanımlarıyla çocuklar ve gençler internetin olumlu taraflarından faydalanabilecek ve çağın gerisinde kalmayacaklardır. İnternet ortamında tanıştıkları insanların her zaman kendilerini tanıttırdıkları gibi olmayacakları çocuklara söylenmelidir. Çocuğun yapmaması gereken şeyleri bilmesi yetmez bunları neden yapmaması gerektiğine dair mantıklı açıklamalar da yapılması gerekir. “Kötü” bir şeyin sadece kötü olduğu için yapılmaması gerektiğinin dışında neden kötü olduğunun bilinmesi daha etkilidir. Küçük yaştaki çocukların resimlerinin sosyal medyada paylaşılması doğru değildir. (...)
Görüş: Fatma Kolaç
Makalenin tamamı için TIKLA
