Selâm ve Duâ ile…

İşlenen çocuk cinayetlerinin ardından sanki ülkede müesses bir nizâm varmış gibi idam cezasının geri gelmesi yeniden gündeme geldi. 90 yıllık rejimin, toplumumuzu İslâm kültürünün gelenekleşmiş hâliyle, Batı taklitçiliği arasındaki berzahta kıvranmaya mahkûm bıraktığı malûm. Böyle bir vaziyette ne kültürden ne de medeniyetten bahsedilemeyeceği aşikâr.

Batı taklitçiliğiyle beraber yerleşen hazcı, lâik, seküler, tüketim meraklısı, ideali dışlayan anlayışın hâkimiyetin neticesinde birçok sıkıntı hâsıl oluyor. Bu sıkıntıların başında da kanayan ahlâk yaralarımız geliyor.

Kısaca bahsetmek gerekirse kürtaj, aile içi şiddet, taciz, tecavüz ve çocuk istismarı alıp başını gitmiş vaziyette. İktidarda olan hükümetse bu konularda acil eylem planları hazırlayarak derhâl uygulamaya koyacağı yerde, müesses nizâmın bekçisi olması gereken kolluk kuvveti ve yargıyı, nizâmı tesis etmekle görevlendirerek sorunları daha da derinleştirmeye hazırlanmakta.

90 senedir rejimin her planda iğdiş ettiği toplumumuzun bugün hayatî hâle gelmiş olan meselesi kültür dâvâsıdır. Eğer ki mevcutta olan rejim hızlı bir şekilde tasfiye edilerek, anlayışı yenilenmiş İslâm kültürü yeniden tesis edilemezse, bundan sonraki gidişatın ölümcül olacağı katidir.

Bütün bir toplumumuzun cinnet çizgisinde dolandığı, sapıklığın ve sapkınlığın sıradanlaştığı bu hâlden kurtulmanın tek yolu pislik üretmekten başka vazifesi olmayan rejimi tasfiye ederek İslâm’a, kurtuluş yoluna sarılmaktır.

Yazarımız Ömer Emre Akcebe, “Kanayan Ahlâk Yaraları ve Reçete” başlıklı yazısında hem bugünkü durumu değerlendirdi. Yine bu yazı içerisinde, bugünkü siyâsîlerin hâllerine bakılarak çözümsüz zannedilen ahlâk yaralarının tedavisi için Üstad Necib Fazıl’ın “İdeolocya Örgüsü” adlı eserinden çıkartılan reçeteyi bulabilirsiniz.

Fatih Turplu, Kumandan Salih Mirzabeyoğlu’nun “İdeolocya ve İhtilâl” isimli eserindeki bir başlık etrafında “ ‘Değişim Yolunu Belirlemek’ Üzerine” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Yazarımız Gülçin Şenel bu hafta “Kitaplar Arasında” başlıklı yazısı ile kültür-sanata dâir bir edebiyat penceresi açıyor.

Yazarımız Salim Muhammed (Çakal Carlos) ise bu hafta “Politika Esneklik Demektir” başlıklı yazısı ile yine alâka çekici analizlerde bulunuyor.

Faruk Hanedar bu hafta Star Gazetesi yazarı Ahmet Kekeç ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Dergimizde bulabilirsiniz.

Serdar Arseven’in Yeni Akit Gazetesinde yayınlanan “Dur Dedi Gözyaşlarına Mirzabeyoğlu” yazısını siz okurlarımız için iktibas ettik.

Kumandan Salih Mirzabeyoğlu’nun kaleme aldığı ve her hafta dergimizde tefrika edilen Ölüm Odası B/YEDİ’nin bu haftaki alt başlığı “Akrebi Öldürmek”…

Taha İnci bu hafta “3 Ayların Faziletleri” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Sezâi Kırlangıç geçtiğimiz iki hafta yayınladığımız “Kürdistan Felaketin Eşiğinde-Kültürel Dezenformasyon” başlıklı yazısının 3. ve son bölümü bu sayımızda.

Gündeme dâir haber-yorumlarımızla birlikte bu haftanın muhtevası böyle…

Türkiye 5. Dergi Günleri kapsamında 7-11 Mayıs tarihleri arasında Sirkeci Tren Gar’ında düzenlenen 100’ü aşkın derginin katıldığı dergi fuarında Baran Dergisi olarak bizim de bir standımız var; tüm okurlarımızı standımıza bekliyoruz.

İçinde bulunduğumuz mübarek günleri lâyıkıyla yaşamak ve faydalanmak duâsıyla Allah’a emanet olun; gelecek sayımızda görüşmek üzere…