"Peygamber Sevdalıları Platformu"nun, geçtiğimiz pazar günü, İstanbul Kazlıçeşme Meydanı'nda gerçekleştirdiği Kutlu Doğum Haftası faaliyeti, son derece güzel manzaraların meydana gelmesinin de müsebbibi oldu. 

Peygamber Sevdalılarının daha evvel doğu illerinde ve özellikle Diyarbakır'ın İstasyon Meydanı'nda gerçekleştirdiği Kutlu Doğum faaliyetlerini hatırlıyoruz. Birçok derneğin ve Müslüman Kürt ahalisinin iştirakiyle gerçekleşen ve toplamda bir milyona yakın kişinin katıldığı faaliyetler son derece dikkat çekiciydi. "Peygamber Sevdalıları Platformu" olarak yollarına devam eden bu grubun, İstanbul'da gerçekleştirdiği faaliyet ise Peygamber aşkının ne denli büyük olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. İstanbul'da Müslüman Anadolu insanının iştirakiyle gerçekleşen faaliyette Peygamber aşkı meydanlara sığmadı.

Program Kur'an- Kerim tilâvetiyle başladı. Ardından Mustazaf-Der İstanbul Şube Başkanı Said Şahin kalabalığa hitabında;
-"Fatih Cami'nin kapatılarak ahıra çevrilişini anlatan bir anekdot paylaştı. Türkiye'de tarih boyunca halkın Muhammedî sevdadan uzaklaştırılmaya çalışıldığını ifade eden Şahin, Kazlıçeşme birçok kalabalık gördü ama inşallah bundan sonra Kazlıçeşme meydanı Allah Resulü'nün adını yüceltecek bir meydan olacaktır. Resulünü yücelten Allah, O'nu sevenleri de yüceltecektir, hem ahrette hem dünyada. Bu ülkede, camiler kapatılarak, Kur'an yasaklanarak toplum, İslâm'dan, Muhammedî sevdadan uzaklaştırılmak istendi. Ama Müslümanlar Muhammedî sevdayı senelerce gönüllerinde yeşertti. Şu anda bu meydanda Muhammedî sevda yeniden yeşilleniyor. Artık bu sevdaya meydanlar da dar gelecek. Bütün dünyanın meydanları bu sevdaya dar gelecek inşallah." İfadelerini kullandı. 
Mevlid-i Şerif'in de okunmasıyla, ilahîler ver tekbirler ardından program tamamlandı. 

Anadolu'nun doğusundan batısına kadar, meydanlarda Allah ve Resulü aşkıyla yanıp tutuşan kalabalıkların, bir araya gelerek sergiledikleri manzara son derece ehemmiyetli. Ancak daha da ehemmiyetli bir husus var ki; bu kalabalıklar, bu şartlar altında değil, yaşanmaya değer bir hayat içerisinde yaşamayı hak ediyorlar. Sadece kâlde kalmaması ve hâle de sirayet ederek mutlak ideale doğru olan kıvrılmasının ve muvaffak olmasının da davacısı olduğumuzu bildiriyoruz. 

20-26 Nisan'ın Millî Eğitim Bakanlığı tarafından Kutlu Doğum haftası olarak okullarda işlenmeye başlanması ise ayrıca tebrik ettiğimiz bir diğer husus olarak göze çarpıyor. Bu hafta süresince okullarda, Allah Resulünün hayatının çocuklara anlatılması ve çeşitli faaliyetler düzenlenmesi, doğrusu gayet hoş. Bu çalışmaların sadece ilköğretim sınıflarında kalmayıp eğitim sürecinin tamamına yayılmasını bekliyoruz. Bir de, çeşitli programlardan ziyade, eğitim müfredatının baştanbaşa anlatılan "O" hayata nisbetle yaşayacak insanları, yetiştirecek şekilde yeniden ve acilen düzenlenmesi ihtarında da bulunuyoruz…