Ankara’da gerçekleşen bombalı saldırıyı sizce kim yapmış veya yaptırmış olabilir?
Herkesin takdir edeceği gibi büyük ülkelerin meydanlarında düzenlenen terör saldırıları o ülkelerin uluslararası politikalarına istikamet vermeyi hedefler; bu adı konmamış ama alışılagelmiş bir yöntemdir. Şunu bir kere baştan bilelim ki, bir ülkenin başkentinde, metropollerinde ve ticaret merkezlerinde gerçekleşen saldırılar terör örgütlerinin yapabileceği eylemler değildir; ister Madrid, ister Londra ister Ankara’da olsun böylesine büyük çaplı can ve mal kaybına sebebiyet veren eylemler PKK gibi terör örgütlerinin planlayabileceklerinin çok ötesinde eylemlerdir. Bu eylemi ister DAEŞ yaptı, ister PKK yaptı, ister şu örgüt yaptı deyin fark etmez, burada örgütler eylemin tetikçisi konumundadırlar ve olayın merkezinde bir azmettirici bulunmaktadır. Buradaki asıl neden ise Rusya’nın Suriye’ye girmesi ve “IŞİD’i bombalıyorum” gibi bir söylemin arkasına saklanarak Türkmenleri, muhalifleri bombalıyor olmasıdır. Bakarsak Rusya ve ABD uçakları Suriye’de karşı karşıya gelmektedir ve bu da ABD’nin ülkemizdeki 2 üssünün aktif olarak kullanılmasının sorunsuzca sağlanmasını gerektirmektedir. Sonuç olarak eylemin arkasından IŞİD’in çıkması, yarın öbür gün IŞİD’e karşı gerçekleştirilecek operasyonlarda ve ABD üslerinin kullanımında bir dayanak noktası olacaktır.
Bu saldırıları Türkiye içerisinde göstermeye nasıl cesaret edebiliyorlar? Bir irade boşluğu mu var Türkiye’de?
İrade boşluğundan kastınız eğer güvenlik ve istihbari faaliyetler ise bu vardır. Çünkü 100 kişinin öldüğü bir olay sonrasında “Efendim biz Ortadoğu ülkesiyiz, burada olanlardan haberimiz var bizim” diyemeyiz. Tabii ki bir güvenlik zafiyeti, istihbarat açığı vardır bu olayda, ama güvenlik zafiyeti ve istihbarat açığını aramamız gereken yer emniyet içerisindeki “paralel yapılanma”dır. Burada paralel yapılanmadan kastım salt olarak FETÖ değil. FETÖ’nün güneydoğudaki faaliyetlerini Şanlıurfa ve Diyarbakır Emniyet Müdürleri açıklıyorlar zaten, bunlar bilinen şeyler. Ben ise bu yapıya ek olarak KCK’nın da devletin içerisinde önemli yapılarda yuvalandığını düşünüyorum. Dolayısıyla eylemle ilgili önceden haber geldi ve bu istihbarata dönüştürülmediyse, eylem alanında gerekli güvenlik önlemleri alınmadıysa bu oradan sorumlu birimlerin kendi iç tahkikatlarını yapmalarının gerektiğini gösteriyor. 100 kişinin yaşamını yitirdiği bir olayda -ki tarihimizin en kanlı olayıdır- bir idari bedelin ödenmesi gerekiyor, bunu da bilmeliyiz.
Suruç, Dağlıca ve bugün de Ankara’da olanlar ve zayiat ortada. Acaba devlet gereken gözü kara adımları atmadığı için mi bu tarz operasyonları yapma cesareti buluyorlar?
Herkesin hakkını vermek lazım, bugün böyle bir olay olmuş ama gerek Ankara Emniyet Müdürlüğü, gerek istihbarat birimleri belki 10 tane daha terör eylemini engellemişlerdir. Belki 100 kişi değil, 1000 kişi ölecekti, belki sadece Ankara’da değil, İstanbul ve İzmir’de de olacaktı bu saldırılar. Bunları bilemiyoruz elbette. Ancak şu var ki devlet tarafından yapılan operasyonlarda, alınan istihbaratlarda paralel yapılanmalar temizlenemediği için net bir başarı elde edilebildiğine ben kani değilim.
Peki, Türkiye’de son zamanlarda yaşanan bu olayların toplamına bakarsak, asıl amaç, asıl gaye nedir bu eylemlerde?
Bölgede ciddi bir değişim söz konusu ve bu değişimi yöneten iki taraf var; birisi Esed’in gitmemesi üzerine, diğeri de gitmesi üzerine ant içmiş durumda. 2011 senesinden beridir muhalifler Esed’e karşı direnmeye devam etmektedir. Tüm bu oyunların sebebi de Suriye’deki bu denklemin çözülememesi oldu zaten. Mesela bu denklem Tunus’ta çözüldü. Bizim gönlümüzde “Nahda Hareketi”nin iktidara gelmesi vardı ama olmadı, böylelikle devrim diye çıkılan yolda Batı tarafından tasarlanan dizaynın içine girilmiş oldu. Mısır’da İhvan “devrim yaptık” dedi, ama iktidarı elinden darbeyle aldılar ve yine dizayna uymuş oldu. Aslında burada anlatmak istediğim şu geldi bu gitti değil de durumun özellikle Suriye’de belirsiz olmasından dolayı çevre ülkelerde de bir karmaşanın oluştuğudur. Eğer Esed de kazansaydı, halk da kazansaydı bölge daha istikrarlı olacaktı.
Yeni dizaynın Suriye ayağında başarılı olamadılar yani?
“Başarılı olamadılar”dan ziyade tamamlayamadılar desek daha doğru olur.
Teşekkür ederiz
Ben teşekkür ederim, kolay gelsin.
Baran Dergisi 457. Sayı