28 Şubat sürecinde, Salih Mirzabeyoğlu’na:

-“Yukardan bastırıyorlar... İBDA-C’nin Lideri olduğunu mecburen kabul edeceksin!”

Demişlerdi...

 Nihayet oldu...

Eksiğiyle, gediğiyle hukuken olması gereken oldu:

28 Şubat çetesi, o “hiçe saydıkları” hukukun önüne çıkarıldı!..

-“Niye bu zamana kadar beklenildi?” diye sormuyoruz...

Sivil işbirlikçilerini...

Medya destekçilerini...

Brifinge koşan hakimleri...

Hukuksuz dayatmalara baş sallayan bürokratları...

-“Hani, bunlar nerede?.. Bunlar ne zaman o “hiçe saydıkları” hukukun karşısına çıkarılacak?” diye sormuyoruz...

Sadece şunu soruyoruz;

28 Şubat darbecilerinin suç işlediği...

Mevcut hukuku çiğnediği...

Anayasal düzeni, cebir, şiddet ve silah tehdidiyle ortadan kaldırdığı...

Altı milyona yakın kişiyi fişlediği...

Hakim ve savcılara talimatla kararlar verdirildiği... Vesaire vesaire...

Bütün bunları herkesin bildiğine göre;

Bu dönemde verilenyargı kararları”...

Bu dönemde verilen “İDAM Cezaları”...

Ne zaman iptal edilip, YENİDEN YARGILAMA yolu açılacak?..

Sadece bunu soruyoruz...

İşte, bu 28 Şubat çetesinin idama mahkûm ettirdiği Salih Mirzabeyoğlu...

İşte O’na 28 Şubat’ta yapılan hukuksuzluk ve adaletsizlik...

İşte O’na 28 Şubat Emniyeti’nde söylenen söz:

-“Yukardan bastırıyorlar, İBDA-C’nin lideri olduğunu mecburen kabul edeceksin...”

O dönemde:

Bu “Yukardan bastırma...”yı, duymayan, hissetmeyen, görmeyen kim kaldı;

Bugünkü Başbakan; “Yukardan bastırdıkları...” için, şiir okudu diye cezaevine atılmadı mı?

Bugün artık bağımsızlığını ilan eden cemaatin lideri Fethullah Gülen; “Yukardan bastırdıkları...” için Amerika’lara gitmek zorunda kalmadı mı?..

Bugünkü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Yukardan bastırdıkları...” için “367’ye rağmen” engellenmedi mi?...

Bugünkü AKP, daha dün, “Yukardan bastırmayla...” kapatılmaya çalışılmadı mı?..

Tamam...

“Yukardan bastıranlar” basıldı!..

Peki bu “bastırmayla verilen mahkeme kararları?..

Salih Mirzabeyoğlu’na verilen “idam cezası?”...

Bu haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik nasıl giderilecek?...

Bunu soruyoruz...

Şimdi bunu sormanın ve cevabını ortaya koymanın zamanıdır!..

Yoksa, tamam... Yoksa, bütün bunları herkes biliyor...

Bu “bastırmayla...” İmam-Hatipler...

Bu “bastırmayla...” Kur’ân Kursları...

Bu “bastırmayla..” Başörtüsü yasağı...

Bu “bastırmayla...” daha neler neler...

Şimdi...

Eğer, “Hasan almaz, basan alır!” devri bitecekse...

Hukuk, “olması gereken yere”; şahısların, kurumların ve güçlülerin üzerine çıkarılacaksa...

Hukuk; şahısların, kurumların, güçlülerin oyuncağı olmaktan kurtarılacaksa:

MİRZABEYOĞLU DAVASI” YENİDEN GÖRÜLMELİDİR!.

Yoksa, “28 Şubat çetesi”ne yönelik bu baskın ve operasyonun, “algı operasyonu” olmaktan öte bir anlamı olamayacaktır!..

Baran Dergisi 276. Sayı