Türkiye’de dolar Nisan ayında % 4 değer kazandı. TL’deki negatif ayrışma özellikle geçtiğimiz hafta çok belirginleşmişti. Referans olarak yılbaşını alırsak doların dünyada ortalama değer kazancı % 5 oldu. FED, Yellen, sabır patırtısının dünyaya faturası % 5 civarında iken Türkiye’de yılbaşından geçtiğimiz haftaya kadar doların değer kazanımı % 15’i aştı ve doların en çok değer kazandığı ülke konumuna geldik. Dolardaki bu yükseliş iç piyasayı, üretimi etkisi altına alıyor. Seçim öncesi piyasalarda oluşan tedirginliğin bu yükselişte büyük bir tesiri olduğunu belirtmek gerekir; fakat bu durum Türkiye’ye kur üzerinden operasyon yapılıyor olma ihtimalini de akıllara getiriyor. Basında yer alan bazı haberlerde de bu operasyon ihtimali çokça dile getiriliyor. İşte o haberlerden biri:
Merkez Bankası'nın önümüzdeki hafta gerçekleştireceği toplantısında “faize dokunmayacağının” anlaşılması üzerine faiz lobisi harekete geçti. Küresel piyasalarda değerlenmeye devam eden dolar, iç piyasada 2.73'e ulaşarak yeni zirvesini gördü. Hafta başında 2.82 lira düzeyinde hareket eden avro da, 2.8650 liraya kadar yükseldi.
Merkez'den Dolar Hamlesi
Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde doların 2.69'u görmesi üzerine devreye girmiş, 22 Nisan'da geçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında döviz depo faiz oranlarında ölçülü bir indirim ve Türk lirası zorunlu karşılık oranlarına ödenen kısmî faiz oranlarında ölçülü bir artışın gündeme alınacağını duyurmuştu.
O Toplantı Öncesi, Dolar Uçuyor
Bu açıklamalardan “faiz” sinyali alamayan piyasa oyuncuları, Merkez Bankası'nı 22 Nisan öncesi sıkıştırmak için dövizde spekülatif alımlara geçti. Bu etkiyle dolar, 2.73 ile bütün zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Son yükselişin, “siyaset cephesinden herhangi bir eleştiri gelmeden gerçekleşmesi” de dikkati çekti. Son aylarda Merkez Bankası'nın yapacağı PPK toplantısı öncesinde de benzer hareketler yaşanmış, “faiz artışı yönünde kararlara zorlamak için” döviz piyasasında “faiz lobisi”nin alımları gözlenmişti.
Seçime Yönelik Bir Oyun
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli de doların yükselişine ilişkin yorumda bulundu. Canikli, “Türkiye içerisinde son aylarda yoğun bir şekilde ekonomideki gelişmeleri abartarak, olduğundan çok daha kötü gösteren bir projenin yürütüldüğünü hep birlikte görüyoruz. Buradan sesleniyorum: TL'nin değer kaybetmesi sürmez. Bunun önündeki en büyük engel yabancılar olacaktır. Çünkü borsadaki hisse senedlerinin yüzde 65'i yabancılarda... TL'nin değer kaybetmesinden en çok onlar zarar görüyor. 'Önümüzdeki dönemlerde ne olur?' gibi sorular geliyor. Bu seçime yöneliktir. Seçim sonuçlarını etkilemeye yöneliktir” dedi.
Yiğit Bulut’tan Dolar Açıklaması!
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut da dolar kurunun yükselişine ilişkin Twitter’dan açıklamalarda bulundu. Bulut, “Euro-dolar paritesi 1 üstünde kaldığı sürece son atağın başladığı 2,55-2,63 bandı üstündeki değerler piyasa gerçeklerine aykırı ve spekülatif” ifadelerini kullandı.
İşte Bulut'un o tweet'leri:
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve kurumlarının eli kolu bazı noktalarda bağlı, nasıl olsa şu adım-bu adım atılamaz hesabıyla dolar spekülasyonu yapanlar ‘gerektiğinde her adımın nasıl atılabileceği’ detayını bence gözden kaçırıyorlar... Bu ülkenin spekülasyon yapılamayacak bir yer olmadığını öğrenecekler...”
Altın da 2,5 yılın en yükseğinde
Dolardaki yükselişin yanı sıra altının da gram fiyatı, doların küresel piyasalarda değer kazanmasına bağlı olarak dolar/TL'nin 2,64'ü aşmasının ardından 102,33 TL'ye çıkarak yaklaşık 2,5 yılın en yüksek seviyesini gördü. Altının gram fiyatı 12 Ekim 2012'de 102,96 TL'yi görmüştü.