İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile birlikte, sel felaketinin yaşandığı Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde, incelemelerinin ardından açıklamalarda bulundu.

Milletin sel bölgesinde bir daha birliktelik ortaya koyacağını aktaran Soylu, şunları kaydetti:

"Burada ayni yardım isteyenler ne yapabilir, giysi ve ayakkabı, hijyen, kişisel bakım yardımları yapabilir. Suya ihtiyacımız her zaman var, kuru gıda kolisine ihtiyacımız var. Yine ev eşyası konusunda, ev eşyası göndermek isteyenler varsa gönderebilirler. Konya Büyükşehir Belediyesi ile şeker, un ihtiyaçlarını da sağlayacağız. Çevre köylerin tamamına bunları göndereceğiz. Mutfak eşyası ihtiyacı olacaktır. Biz evini tahliye ettiğimiz vatandaşlara, evinde hasar olsun, olmasın 3 bin lira vereceğiz. Ona giyim ve giysi yardımında da bulunacağız. Evinde hasar olan vatandaşa 50 bin liraya kadar kira ve eşya yardımı yapacağız. 10 bin lirayla buna yarın başlayacağız."

Yıkılan binalarla ilgili soruşturma başlatıldı

Hasar ve zarar tespit çalışmalarının devam ettiğini belirten Soylu, esnafların, araçların ve tarım arazilerinin hasar tespitinin de yapıldığını anlattı.

Her sel felaketinden sonra HES tartışmasının yaşandığına işaret eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bozkurt'taki sel felaketinin ardından da aynı tartışmanın yaşandığına dikkati çekti.

Bozkurt'taki HES'i kendi gözleri ile gördüklerini belirten Soylu, bölgedeki yağışın şiddetine vurgu yaparak, "HES'in hemen üzerinde ağaçların kökleriyle beraber yağmurun, suyun şiddetiyle koptuğunu, dağın tepesinde büyük bir çıplaklık açıldığını gördük ve bunun birçok yerde olduğunu gördük. Normal olmayan bir manzarayla da karşılaştık." diye konuştu.

Selin kendisinin bugüne kadar gördüğü en ağır tablo olduğunu ifade eden Soylu, şöyle devam etti:

“Burada ağır bir tablo var. Esnaf açısından, kayıplarımız açısından, altyapı açısından ve etkilediği insan açısından ağır bir tablo var. Onun için burada zannediyorum uzun ve hummalı bir çalışma gerçekleştireceğiz. Rize'den geldik, Muğla, Antalya'daydık ve buraya geldik. Bundan önce Elazığ, Giresun vardı.”

20 ton gıda dağıttık

Bin jandarma personeli, binin üzerinde AFAD gönüllüsüyle, bini aşkın sadece kamyon, vidanjör ve aynı zamanda bütün temizliği yapabilecek araçlarla birlikte temizlik yaptıklarını anlatan Soylu, tüm köyleri elektriklendirmek için helikopterle jeneratör gönderdiklerini vurguladı.

Gıda yardımları hakkında da bilgi veren Soylu, şunları kaydetti:

“Sadece helikopterle dün ve bugün 20 ton gıda dağıttık. Cenazeden, insanların nakillerine kadar her şeyi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Ve vatandaşlarımızın bütün sorularına cevap vermeye çalışıyoruz. Hasar tespiti yapılıyor, zarar tespitleri yapılıyor.”

Soylu HES yalanına dikkat çekti

Felaketi yaşayanların geçirdiği travmaya işaret eden Soylu, travmanın izlerini silmeye çalışırken, birilerinin yalan bilgilerle insanların endişelerini artırdığını belirtti.

"HES patlamış... Gidin görün. Sizin elinizde böyle bir bilgi olsa bugüne kadar durur muydunuz? Bu borulu bir HES, barajlı bir HES değil ki nasıl patlasın." ifadesini kullanan Soylu, kayıplarla ilgili rakamların da çarpıtıldığına işaret ederek, şunları söyledi:

"Bu ülkenin bir evladı olarak, bu yalan makinelerine milletimizin itibar etmemesini söylemek istiyorum. Yine bir yalan daha '500 kişi öldü, 1000 kişi öldü'. Kimden duydun arkadaşım? 'Oradan bir görevli söyledi'. Sorumluluk mevkisindeki bir kişinin kaynak vermeden tüm kamuoyuna '500-1000 kişi öldü' lafını söylemesi kadar büyük bir sorumsuzluk var mı? Kastamonu'da 62, Sinop'ta da 15 ihbar, toplam 77 kayıp ihbarı var. Bu ihbarlarla ilgili de bunların hepsi kayıptır veya arama kurtarma yapılacak diye bir şey söylüyor değiliz. Bunlar kayıp ihbarı ve bunun üzerinden gidiyoruz."

Soylu, yaşanan sel felaketinde Kastamonu'da 48, Sinop'ta 9, Bartın'da 1 kişinin hayatını kaybettiği bilgisini de paylaştı.

"Yardım kampanyası yarın itibarıyla başlıyor"

Soylu, yangın ve sel afetlerinden zarar gören vatandaşlar için yardım kampanyası başlatılma kararı alındığını anımsatarak, "Yarın itibarıyla da kampanyamızı yürüteceğiz. Şu ana kadar 47 milyon 600 bin lira yardım yapıldı, 60 milyon da taahhüt var. Zannediyorum pazartesi itibarıyla onlar da yatıracaklar. Buradaki muradımız, biz devlet olarak yaraları sarıyoruz ama vatandaşlarımız bu işe gönüllü bir şekilde katkı sunmak istiyorlar." diye konuştu.

Bakan Soylu, devletin gücü, kurumların desteği ve vatandaşların el birliğiyle bölgedeki sıkıntılı durumdan çıkılacağını ifade etti.

Soylu, sel bölgelerinde yıkılan binalarla ilgili soruşturma başlatıldığını da aktardı.

Vatandaşların bütün mağduriyetlerini en yüksek noktada gidermek için ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını söyleyen Soylu, “İnşallah bütün bu sel bölgelerinden, buradan çıktığımız zaman vatandaşımızın da gönlünü alarak buradan çıkma arzusu içindeyiz. Herkes elinden gelen yardımı yapıyor.” diye konuştu.

Bakan Soylu, köy yollarının yüzde 90'nını yarın akşamdan itibaren bitireceklerine değinerek, bölgede 7 ilin valisini görevlendirdiklerini, valilerin il özel idaresi ekipleriyle yollarda çalışma yaptığını aktardı.

"Irkçılık bu coğrafyanın karakteri değildir"

Bakan Soylu, Ankara Altındağ'da geçtiğimiz gün yaşanan gerginliğe de değinerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ankara'da, Altındağ'da elbette ki Suriyeli de olsa Afrikalı da olsa, başka bir memlekete mensup da olsa, Türk de olsa, birinin birini katletmesini kabul etmemiz mümkün mü? Allah'ınızı severseniz biz Türk'üz, Müslümanız. Yani etnik köken üzerinden bir katliamı başka bir noktaya çekmek bize yakışır mı? İçinizde belki de İdlib'e, Afrin'e giden insanlardan bir tanesi benim. Ben oradaki insanların hangi şartlar içinde yaşadığını biliyorum. Tabii Sayın Kılıçdaroğlu'nun tuzu kuru, her zaman olduğu gibi tuzu kuru, peki doğru mu? Srebrenitsa'yı biz coğrafyamızda yaşamadık mı, insanları katletmediler mi? Irkçılık bu coğrafyanın karakteri değildir, ırkçılık Batı'nın karakterdir ve bu coğrafyaya ihale edilmek istenen bir karakterdir. Biz bunu kabul etmiyoruz, reddediyoruz, böyle bir şey söz konusu değildir. Toplanıp gittin Suriyelilerin mahallesini bastın, ne geçti eline, sen devlet misin? Biz Mevlana'nın, Yunus'un çocuklarıyız. Böyle bir kaos bize yakışır mı, doğrumu bu? Birileri devlet nizamını sulandırmaya çalışıyor, buna kimse alet olmasın, biz buna müsaade etmeyiz zaten."

"Vatandaşlarımızın kısa bir süre içerisinde yaralarını saracağız"

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "(Bozkurt) Bir hafta sonra inşallah esnafımızın yaralarını saracak yapısal adımları da TOKİ Başkanlığımız başlatacak." dedi.

Yangında hasar gören yapıların yaklaşık yarısının ihalesinin yapıldığını, yer tespitlerini de gelecek hafta itibarıyla yapacaklarını belirten Kurum, "Bir ay bile olmadan başlıyor olacağız, inşallah söz verdiğimiz gibi 1 yıl içerisinde de yapıları yapacağız. Evet o afetlerde ne yaptıysak bugün Kastamonu'da, Sinop'umuzda, Bartın'ımızda aynı anlayışla çalışacağız. Gerçekten burada büyük bir afet var, vatandaşlarımız, esnaflarımızın mağdur oldular. Acılarını paylaşmak için hızlı hareket etmek zorundayız. Bir hafta sonra inşallah esnafımızın yaralarını saracak yapısal adımları da TOKİ Başkanlığımız başlatacak." ifadelerini kullandı.

"Bir mahalle için de su deposuna iletim hattından su vermeye yarın başlayacağız"

İller Bankası Genel Müdürlüğünce altyapı hasar çalışmalarının tamamlandığını açıklayan Kurum, "Artık arızaları gidermeye çalışıyoruz ve bu çerçevede de Sinop Ayancık'ta da İller Bankasının tamiratlarıyla su vermeye başladık. Kastamonu Bozkurt, en çok etkilenen ilçemiz, burada da 5 mahallemiz var, 4 mahalleye su verdik, bir mahalle içinde su deposuna ki merkez mahallemiz, su deposuna ana hattan iletim hattından su vermeye inşallah yarın itibarıyla başlıyoruz." diye konuştu.

Köylere elektrik verilmeye başlandı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, sel felaketinin ardından ilk verilmesi gereken altyapı hizmetinin elektrik olduğunu belirterek, "Olayların ilk başladığı anlarda 4 ilçe merkezimiz, 395 köyde yaklaşık 38 bin hanemizin elektriği kesikken bugün an itibarıyla 100 köyümüzün altına inmiş durumda. Toplam elektrik veremediğimiz abone sayısı da 8 bin 843'e indi. Olayların ilk başladığı anlarda 4 ilçe merkezimiz, 395 köyde yaklaşık 38 bin hanemizin elektriği kesikken bugün an itibarıyla 100 köyümüzün altına inmiş durumda." dedi.