Filistin’de şu anda berbat bir vaziyet hâkim. Siyonistler, herkesin gözü önünce açık bir insanlık suçu işliyor. Filistin halkı Siyonistlerin bu terör faaliyetlerine karşı muhteşem bir direniş sergiliyor. Ayrıca, İsrail’in Müslümanlara yaptıklarını barışçıl bir şekilde protesto eden ve onlarla dayanışma içinde olan Yahudi ve Hıristiyanlar da var.

Silahlı mücadele yürüten grupların başında Gazze’yi kontrol altında tutan Hamas geliyor. Hamas, Siyonistlere karşı savaşıyor. İsrail vuruyor, bombalıyor, öldürüyor, yok ediyor; fakat bunlar asla Filistin halkını korkutmak için yeterli olmuyor. İşgal altındaki topraklarda etnik olarak Filistinlilerin yaşadığı bölgelerde de isyanların çıkması sebebiyle çatışmalar tüm ülkeye yayılmış vaziyette. Şu an hapiste olması gereken yozlaşmış ve kirli İsrail Başbakanı Netanyahu, iktidarda kalabilmek için insanın aklına gelmeyecek suçlar işliyor. Ben inanıyorum ki, masum olmasına rağmen yanlış tarafta bulunan, Siyonist rejimin yanında yer alan Yahudiler de vardır.

Netanyahu ailesi Nazilerle işbirliği içerisindeydi. Benjamin Netanyahu’nun babası Benzion Netanyahu, Ze'ev Jabotinsky’nin sekreteriydi. Jabotinsky, önemli ırkçı Siyonistlerden biriydi ve Nazilerin müttefikiydi. Almanya’da, tüm siyasî organizasyonların yasaklandığı dönemde, hepsinin bitirildiği bir süreçte sadece Jabotinsky’nin partisi faaliyet gösterebiliyordu. Jabotinsky’nin Nazilerle yapmış olduğu ittifak Yahudilerin işgal edilmiş Filistin topraklarına göçünü kolaylaştırdı.

Filistin’de hakikaten berbat şartlar ile karşı karşıyayız. Hiçbir kaide tanımayan Siyonist rejim, Gazze’nin içindeki Amerikan merkezli haber ajansı Associated Press (AP) ile Katar merkezli Al-Jazeera televizyon kanalının ofislerinin olduğu yüksek katlı yeni bir binayı vurarak yerle bir etti. İsrailliler binanın askeri bir hedef olduğunu ve binada Hamas ile İslami Cihad’ın askeri istihbarat ofislerinin ve askeri gereçlerinin olduğunu iddia ettiler. Bu son derece enteresan. İstedikleri yeri bombalıyorlar. Binayı bombalamadan evvel Amerikalı gazetecilerin de bulunduğu binayı vuracaklarını, terkedilmesi için 30 dakikalık süre tanıdıklarını da söylediler. Gazze’de her gün birçok masum insanı acımasız bir şekilde katlediyorlar ve İsrail barbarlığı, İsrail ırkçılığı hiç bu kadar yükselmemişti. Üstelik bunlar sadece Yahudi kökenli bir azınlık tarafından destekleniyor, toplumun geri kalanı ise barış içerisinde yaşamayı arzu ediyor. Gelecek günlerde neler olacak göreceğiz.

Filistin’de bunlar yaşanırken tüm Arap hükümetleri ve başlarındaki hainler seyrediyor. Sadece Cezayir hükümeti İsrail ile işbirliği yapmıyor ve buna en sert şekilde karşı çıkıyor. Diğerleri ise artık İsrail’i açıktan tanıyor, işbirliği yapıyor, yakın ilişkiler geliştiriyor.

Utanç verici bir ihanet çemberinin ortasında kaldı Filistin. Fakat tüm kalbimle inanıyorum ki, her ne olursa olsun, biz kazanacağız; kaybetmeyeceğiz! Siyonist İsrail rejiminin müdahalelerine rağmen Filistin’de demografik yapı daha fazla değiştirilemeyecek ve masum insanların direnişi zaferi getirecek.

Filistin meselesinde en fazla tepki ortaya koyan ülkelerden biri Türkiye. Şunu da unutmamak gerekiyor ki, Türkiye bahsi geçen Arap rejimlerinin hepsinden önce İsrail’i açıktan tanımış bir devlet. Şimdi Türkiye’de gerçek Müslüman bir iktidar olmasına rağmen İsrail ile ilişkilerini de devam ettiriyor. Aslında bu Türkiye’nin hâlâ tam bağımsız olmadığını da gösteriyor. Türkiye hâlâ bir NATO üyesi. Ümid ediyorum Türkiye’nin tam bağımsızlığına kavuşması bizim göremeyeceğimiz kadar uzun sürmez. Türkiye yeniden bölgenin en büyük gücü hâline gelir ve masum insanların koruyucusu olur.

Allahü Ekber!

17.05.2021

Baran Dergisi 749.Sayı