Anayasa Mahkemesi’nin, “Terör örgütü değildir” kararı verdiği Hizb-ut Tahrir üyelerine uygulanan farklı mahkeme kararları mağduriyet oluşturmaya devam ediyor.

Köklü Değişim Dergisi tarafından 5 Mart 2017’de İstanbul’da gerçekleştirilmesi planlanan “Dünya Hilafete Neden Muhtaç?” başlıklı konferans hiçbir makul gerekçe gösterilmeden engellenmiş, konferans konuşmacıları hakkında yargılama başlatılmıştı.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından başlatılan yargılamada; konferans konuşmacılarından olan Mahmut Kar, Osman Yıldız, Abdullah İmamoğlu ve Musa Bayoğlu hakkında toplam 31 yıl 3 ay ceza verildi. Dosya avukatlarının temyiz itirazı ile dava İstinaf Mahkemesine taşındı.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi 17.05.2022 tarihinde hiçbir gerekçe göstermeden keyfi bir şekilde itirazı reddetti. İstinaf, ilk derece mahkemenin (İST 30. Ağır Ceza Mahkemesi) yaptığı yargılamada, esas ve usule ilişkin hukuka aykırılığın bulunmadığını söyledi. İstinaf mahkemesi heyeti, delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksikliğin olmadığını, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğunu söyleyerek itirazı reddetti. İstinaf Dairesi verdiği bu karar ile Anayasa Mahkemesi’nin Hizb-ut Tahrir yargılamaları hakkında verdiği 9 ayrı hak ihlali kararını hiçe saydı. Çünkü Anayasa Mahkemesi 1’i Genel Kurul, 8’i daire kararı olmak üzere 9 hak ihlali kararında, ilk derece mahkemeler ve Yargıtay’ın Hizb-ut Tahrir ile ilgili yaptıkları yargılamalarda ‘gerekçeli karar hakkını’ ihlal ettiklerini söylemiş ve yeniden yargılama yapılmasına hükmetmişti.

"İstinaf'ın bu kararı keyfiliktir"

Yapılan yargılamada hakkında 12,5 yıl ceza verilen Mahmut KAR, İstinaf’ın bu kararının AYM hak ihlali gerekçesine aykırılık teşkil ettiğini söyledi. Mahmut Kar açıklamasına şöyle devam etti: “İstinaf Mahkemesi 2017'de yapılamayan konferans sebebiyle bana ve arkadaşlarıma verilen cezayı kanun ve hukuka uygun bulmuş. Hangi hukuk hangi kanun? Anayasa Mahkemesi Hizbut Tahrir ile ilgili yargılamalarda hak ihlali verirken İstinaf'ın bu kararı keyfiliktir.”