1 Temmuz’da sona erecek olan İstanbul Sözleşmesi ile ilgili tartışmalar devam ederken, Babalar ve Çocuklar Derneği Başkan Yardımcısı Ramazan Tan, Yeni Akit’e önemli açıklamalarda bulundu. Ramazan Tan, şunları dile getirdi:

“İstanbul Sözleşmesi, nüfusu azaltmak için ailenin yok edilmesi ve çocuksuz ilişkilerin önünün açılması amacı ile hazırlanarak, kadına şiddeti önleme kılıfına sokulmuş bal içinde bir zehirdir. Sözleşme aileyi ortadan kaldırmak için aile içinde olan ve her toplulukta olabilecek tartışmalara büyüteç tutup sürekli tekrarlayarak erkek kadın herkesin evlilik ve aileden korkmasını amaçlamış ve bunu başarmış bir projedir. Gençler artık evlilikten ve karşı cinsten korkmaktadır, çocuk yapmak istememektedir. Ailesiz bir toplum yıkılmaya mahkûmdur. Ailesiz bir toplumda gelecek nesil ve gelecek diye bir şey düşünülemez.”

Devletin büyük oyunu görerek İstanbul Sözleşmesini feshettiğini hatırlatan Tan, şöyle devam etti:

Dinimize ve toplumumuza uygun bir yasa olmalı

“Ancak sözleşmenin iç hukukta uzantısı olan 6284 Sayılı Kanun’un bir an önce kalkması elzemdir. Türk Medeni Kanunu toplumumuza uygun bir şekilde yeniden yazılmalıdır. TMK ve İstanbul Sözleşmesi’nin yıkımlarından biri olan genç evlilik mağdurlarının mağduriyeti bir an önce giderilmelidir. Süresiz nafaka uygulaması kaldırılmalıdır. Çocuk icrası ayıbı artık tarih olmalıdır. Dinimiz örf ve adetlerimize göre ve adil olarak velayet verilmelidir. Aile içi ve her türlü şiddetin önlenmesi ancak adalet ile mümkün olacaktır.”

Aile mefhumu yok oluyor

Yetkililere çağrıda bulunan Ramazan Tan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu sözleşmeyi ülkemizin kalbine hançer gibi saplayan, ipi dışarıda olan kurum ve kuruluşlar yine saldıracaklardır. Huzursuzluk ve iç savaş çıkarmak için hükümeti yıkma çabasına gireceklerdir. Halkımız bu ve benzeri aile yıkım projelerine ve onların destekçilerine karşı uyanık ve teyakkuzda olmalı, gerekli tepkileri vermelidir. Her daim aileye sahip çıkmalıdır.”