Selim Gürselgil’in yeni kitabı, “İbda Külliyatı - Salih Mirzabeyoğlu’nun Eserlerine Giriş Mahiyetinde Denemeler” birkaç gün evvel yayınlandı. Yayına hazırlık safhalarına dâhil olduğum için kitab hakkında tanıtıcı bir makâle yazma görevi de bana düştü.
Öncelikle şunu belirtmeliyim; Salih Mirzabeyoğlu külliyatı hakkında yazılmış derli toplu ilk kitab olması bakımından çok önemli bir çalışma. Muhtevası yoğun olmasına karşın, çabucak okunabilecek, akıcı bir üslubu var. Selim Gürselgil’in bu eseri; 2011 yılından 2014 yılı sonuna kadar aktif yazarı olduğu, her kesimden milyonlarca takibçisi, yüzlerce yazarı olan meşhur bir internet sitesinde kaleme aldığı yazılardan oluşuyor. Hikâyesini kitabın önsözünde anlatıyor ve bu ortamda yazma sebeplerini üç maddede sıralıyor:
«1- Bizzat Mirzabeyoğlu’nun eserlerinden ve fikirlerinden bahsetmek, kamuoyunun çok bilmediği, yakından tanımadığı, ama tanıyınca muhakkak ilgi gösterdiği fikri gündeme taşımak.
2- Bu fikrin bendeki yansıması ve şuuru hâlinde gündeme gelen veya benim gündeme getireceğim meseleleri yorumlamak ve dolaylı olarak İBDA Fikriyatını mesele edinmek.
Bu iki işe girince üçüncüsü de kendiliğinden geldi:
3- Gönüldaşların başlattığı ve çeşitli zeminlerde yankı bulan “Salih Mirzabeyoğlu’na Özgürlük Kampanyası”na kendi zaviyemden destek, onların bir tür habercisi olmak… Yani tamamen hukukî, insanî, vicdanî bir görev…
Yaklaşık üç buçuk yıl boyunca, İBDA Mimarı hapisten çıkıncaya ve “Adalet Mutlak’a” konferansına kadar site yöneticileri bana tahammül ettiler ve ben de kendime verdiğim bu üç görevi yerine getirmeye çalıştım.»
Sitede yazdığı 8000 deneme içinden 120 denemeyi bu eserde toplamış yazar. Salih Mirzabeyoğlu’nun “Bütün Fikrin Gerekliliği”nden “Ölüm Odası”na kadar, bütün eserleri hakkında denemeler ihtiva eden eser, İBDA Külliyatı’na okumaya yeni başlayanlar için de bir rehber niteliğinde. Nitekim, sık sık şu sorulara muhatab oluyoruz: “Hangi eserden başlayalım?”, “Bu eserin muhtevası nedir?” Bizim kırık-dökük cevablarımız yerine, derli toplu “tanıtıcı” ve fikri “tattırıcı” olması bakımından, bu eser bir başvuru kaynağı da olabilecek nitelikte…
Üstad Necib Fazıl’ın, mealen, “Bu ülkede bir fikir adamının doğmaması için bütün şartlar mevcut” demesinden mülhem, bir “mucize beyanı” olarak yetiştirdiği Salih Mirzabeyoğlu gibi dev bir fikir adamının eserlerine yabancı kalmak, aydınlar, sanatçılar, edebiyatçılar, ilim adamları bir yana, bütün Müslümanlar için zuldür. Bu anlamda Salih Mirzabeyoğlu’nun eserlerini “tanıtıcı” bir rol üstlenen bu denemeler, İbda külliyatına yeni başlayanlar, hiç başlamamışlar, başlamış fakat yeterince anlamamışlar için bir kılavuz olacağını düşünüyorum.
Kitabtan birkaç örnek iktibas yapalım. Meselâ yeni baskısı çıkan “İslâma Muhatap Anlayış” eserinin başlık olduğu bölümden:
- «Son zamanlarda İslamcı camianın anlamaya ve kullanmaya başladığı kavram… Salih Mirzabeyoğlu’nun en ünlü kitablarından birisinin ismi; nâm-ı diğer “Teorik Dil Alanı”… Çok çok basitleştirerek özetleyelim:
Çağımızda müslümanlar iki türlü açmaz içinde:
1. Çağın getirdiği meseleler karşısında, kendi kabuklarına çekilip, İslâm’ı tek başlarına veya kapalı cemaatler hâlinde yaşamayı tercih ediyorlar.
2. Çağın getirdiği meselelere boyun eğiyor, İslâm’ı terkediyor, kendilerine sivil toplumcu, liberal, muhafazakâr, demokrat, kapitalist vs etiketler ithal ediyorlar...
Demek ki, burada temel mevzu: Çağın getirdiği meseleler... Ve onlara karşı müslümanca duruşun nasıl olması gerektiği... Yâni, İslâma Muhatab Anlayış'ın ne olması gerektiği... (…)
Zira İslâm, sadece ferden yaşanabilecek bir din değildir. O, sadece namaz kılmak, oruç tutmak, İslâm’a göre evlenmek ve boşanmak değildir. İslâm, "Çağlarüstü Mutlak Fikir"dir; çağın getirdiği hiçbir mesele, İslâm’ın dışında olamaz. Onların dindeki yerini bulmak ve "dindeki gizlilikleri açık etmek", müslümanın baş görevidir.
Bunu da ancak İslâma Muhatab Anlayış'la yapabilir. İslâma Muhatab Anlayış ona, İslâmın sosyoloji, psikoloji, felsefe, teknoloji, edebiyat, resim, müzik vs bütün insanî verim şubelerinde hükmünün ne olabileceğinin de anlayışını verir. Tek kelimeyle İslâma Muhatab Anlayış, İslâm ile, çağın getirdiği meseleler arasında bir "vasıta sistem" rolü oynar. (…)
İşte, Salih Mirzabeyoğlu, 500 yıldır kaybedilmiş olan bu anlayışı getiriyor. Üstad Necib Fazıl'ın onu "500 yıldır beklenen mütefekkir" diye karşılaması ve selâmlaması da bu yüzden!»
“Kayan Yıldız Sırrı” başlıklı bölümden ise şu:
- «Mecazî anlamda, “Necib Fazıl’ın ölümünün sırrı”dır. Üstad Necib Fazıl kayan bir yıldızdır; veya eski bir efsaneye göre, her ölenin gökte bir yıldızı kayar… Salih Mirzabeyoğlu, kendi hayatı için çok önemli bir dönüm noktası olan bu ölümü, hece vezninde kaleme aldığı tek şiir kitabında, “Kayan Yıldız Sırrı” diye ele alır. “Ben kimim?” diye sormak, “ölüm nedir?” diye sormakla birdir, hikmeti çevresinde…»
Selim Gürselgil’in 3.5 yıllık bir çalışmasından süzülmüş 320 sayfalık bu kitab, Çarpıcı Kitap tarafından yayınlandı. Hayırlara vesile olmasını diliyorum…
Eseri Çarpıcı Kitap'dan telefonla sipariş etmek için telefon numarası: 0212 523 55 78.

Baran Dergisi 465. Sayı