Gezi Hâdiseleri

Türkiye Uluslararası Para Fonu'na (IMF) olan kredi borcunun son taksitini 14 Mayıs 2013 tarihinde ödedi ve üzerine kuruma 5 milyar dolarlık borç verdiği ifade edildi.

27 Mayıs 2013 tarihinde ise Gezi olayları başladı. Olayların bir süre devam etmesi piyasalarda tedirginliğe sebeb oldu, borsa hızla değer kaybetti ve 1,70-1,80 bandındaki dolar artış gösterdi. Ekonomik kayıp tüm sektörleri etkiledi ülkenin ekonomik girdisi önemli oranda düştü.

Borsa İstanbul 100 (BIST 100) endeksinin, Mayıs 2013'te gördüğü en yüksek seviye rekorunu 93.398,33 puana taşıması ve 90.000 puanın üzerinde denge araması sırasında başlayan Gezi Parkı olayları ile gerilemeye başladı. 31 Mayıs 2013 tarihinde olayların büyümesi ile endeksin düşüşü ivme kazandı.

Dolar/TL Gezi olayları öncesinde uzun süre devam eden 1,70-1,80 bandı arasındaki hareketini sonlandırarak hızlı bir şekilde yükselişe geçti. FED'in politika değişikliği ve yurt içi gelişmelerin etkisiyle yatırımcıların TL'ye karşı algısı negatife dönerken, dolar/TL 2,39'a kadar devam edecek bir ralli sürecine girdi ve Ocak 2014'te TCMB'nin 550 baz puanlık faiz artırımına gitmesine neden olacak şekilde zirve yaptı.

2015 Seçimleri

Dolar yaklaşık 1 yıl kadar (2014’te) 2 TL civarında seyrederken 7 Haziran 2015'te yapılan TBMM 25. Dönem Genel Seçimleri sürecinde yaşanan siyasî hareketlilik neticesinde 2015 Eylül'ünde 3 TL sınırını aştı. Seçimlerde 2002'den beri tek başına iktidar olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) meclisteki çoğunluğunu kaybederken, seçimlere ilk kez giren, bugün kapatılma süreciyle karşı karşıya olan Halkın Demokrasi Partisi (HDP) yüzde 10 barajını aşarak 13.1 oy oranıyla 80 milletvekili çıkarmıştı.

Dolar 2016 yılı ilk yarısında 3 TL civarında seyrederken, 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi TL'nin düşüşünü hızlandırdı.

15 Temmuz

14 Temmuz 2016'da günü 2,8778'den kapatan dolar/TL, 15 Temmuz'daki darbe teşebbüsünün basına yansıması sonucu yurt dışı piyasalarda satış ağırlıklı bir seyir izleyerek yüzde 5,1'lik artışla 3,0250 seviyesine yükselmişti. Araya giren hafta sonu sebebiyle uluslararası piyasaların kapalı olması ve darbe girişiminin kısa sürede bastırılması, göstergelerin daha da kötüleşmesini engelleyen unsurlar olmuştu.

Darbe teşebbüsünün büyük oranda bastırıldığı pazartesi günü, BIST 100 endeksi 15 Temmuz Cuma günkü kapanışa göre günü yüzde 7,08 düşüşle 76.957,61 puandan günü tamamlamıştı. Haftanın devamında da düşüş eğilimini sürdüren endeks, haftayı yüzde 13,39'luk değer kaybıyla kapatmıştı.

“Zarar 350 Milyar Dolar”

İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefer Şener, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün aynı zamanda Türk ekonomisine karşı da bir darbe olduğunu ifade etti.

Darbe teşebbüsünün ülke ekonomisine doğrudan maliyetinin yaklaşık 158 milyar dolar olduğuna dikkati çeken Şener, "Darbe teşebbüsünün doğrudan kişi başı maliyeti yaklaşık 2 bin dolara tekabül ediyor. Ülke ekonomisine dolaylı maliyeti ise 350 milyar doları bulmuştur." değerlendirmesinde bulundu.

Anayasa Değişikliği ve Cumhurbaşkanlığı Seçimleri

Amerikan doları 2017-2018 döneminde 3 ile 4 TL arasında seyrederken Türkiye'de 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimler döneminde yeni bir ekonomik hareketlilik daha yaşadı. Nisan 2017'de gerçekleşen halk oylaması sonucu Anayasası'nın 18 maddesinde değişikliğe giden Türkiye, haziran ayında Recep Tayyip Erdoğan'ı Cumhurbaşkanı seçti.

Seçimler sonrası geçen 40 günlük süreçte Amerikan doları 4,8 TL civarında işlem görerek 5 TL psikolojik eşiğine yaklaştı.

Ajan Papaz Brunson Hâdisesi

Rahip Brunson olayı ve ABD'nin yaptırım tehdidi sonrası dolar/TL’deki yükseliş oran bakımından AK Parti iktidarı süresince yaşanan en büyük yükseliş oldu.

2018 Ağustos ayı başında yaşanan gelişme, TL'nin son 10 yıldaki en büyük düşüşüne sebeb oldu. Casusluk yaptığı suçlamasıyla 9 Aralık 2016'da tutuklanan ABD'li Rahip Andrew Brunson'ın ev hapsine alınması sonrası, önce ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, hemen ardından Başkan Donald Trump'tan peş peşe sert açıklamalar geldi. ABD'nin "Rahip Brunson'un serbest bırakılmaması durumunda Türkiye'ye ekonomik yaptırım uygulayacağını" duyurmasının ardından dolar sadece bir hafta içerisinde 6.5 TL seviyesini geçerek 7 TL eşiğine dayandı. Ekim 2018'de Brunson'un serbest bırakılmasının ardından doların ateşi düşse de 5 TL'de seyretti ve yaklaşık 6 ay boyunca 5.2 ila 5.6 TL'den işlem gördü.

31 Mart Yerel Seçimleri

2019'da bu sefer yerel seçim sürecine giren Türkiye ekonomisi bu siyasi hareketlenme dolayısıyla bir kez daha kan kaybetti. 31 Mart'ta AK Parti'nin 24 yıl aradan sonra Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlıklarını kaybetmesiyle sonuçlanan yerel seçim döneminde dolar yeniden yükselişe geçerek 5.7 TL seviyesini gördü.

İstanbul'daki seçim sonuçlarının iptali ve sonrasında yaşanan tartışmalı süreç sonrası 9 Mayıs 2019'da 1 Amerikan doları 6.1 TL'den alıcı buldu. İstanbul seçimlerinin yenilenmesinin ardından sonuçların açıklanmasıyla birlikte dolar yeniden 6 TL seviyesinin altına düştü ve 5.5 ila 5.7 TL'den işlem görmeye başladı.

2020 Covid-19 Döneminde TL!

Çin'de vuku bulan Kovid-19 pandemisi bütün dünya ekonomisini derinden sarstı. Türkiye ekonomisi de haliyle bu süreçten etkilendi. Kırılgan bir para birimi olan TL, Amerikan doları karşısında en çok değer kaybeden para birimlerinden oldu.

Türkiye’de 11 Mart’ta ilk koronavirüs vakası ortaya çıktığında dolar/TL 6,12 seviyesinden işlem görürken Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifa ettiği 8 Kasım tarihinde dolar/TL 8,47’den işlem görüyordu.

Kovid19 tedbirlerinin had safhada tutulduğu bu süreçte, bir taraftan döviz yükselip ekonomimizin ithalata dayalı olması sebebiyle fiyatlar genel düzeyi yükselir, halkın cebindeki para pul olurken, diğer taraftan Merkez Bankası rezervleri de hızla eridi.

Faize Dayalı Yeni Dönem

8 Kasım 2020 günü Türkiye’de hem Hazine ve Maliye Bakanlığı, hem de Merkez Bankası’nda bir değişim yaşandı. Bu değişimin ardından piyasalarda oluşan faiz beklentisiyle dolar/TL kuru aşağıya çekilirken Merkez Bankası bu beklentiyi karşılayarak Kasım 2020’de faiz oranı 10,25'ten 15'e yükseldi. Böylelikle 475 baz puan faiz artırımı gerçekleşmiş oldu. Bu faiz artışının ardından da dolar/TL kurunun istenen düzeye gelmemesiyle Merkez Bankası Aralık ayında faizleri yüzde 15’ten 17’ye yükseltti. FED’in faiz artırımı kararıyla doların güçlenmesi dolar/TL’de tekrar hareketlenmeye sebep oldu ve Merkez Bankası son olarak geçen hafta faizi yüzde 17’den 19’a yükseltti. Cuma gecesi Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal görevden alındığında dolar/TL 7,28’den işlem görüyordu.

Yüzde 20’ye Yaklaşan Değer Kaybı

Merkez Bankası’nda yaşanan başkanlık değişiminin ardından 21 Mart Pazar gecesi Asya piyasalarının açılması ile beraber Türk lirasında yüzde 20’lere varan bir değer kaybı yaşandığı gözlendi, dolar/TL kuru 8,40’lara kadar çıktı. Bu vaziyet bilhassa sosyal medyayı yangın yerine çevirirken dergimizi baskıya hazırladığımız saatlerde Amerikan doları 7,85 civarından işlem görüyor. Öte yandan Pazartesi günü sert düşüşler sebebiyle borsada işlemler iki kere geçici olarak durduruldu. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan piyasanın ateşini serbest piyasa ekonomisine bağlılık sözünü tazeleyerek söndürmeye çalıştı.

Baran 741. sayı