1909’da İtalyan yazar Filippo Tommaso, İtalyan sanatının önemli ölçüde etkileneceği bir şeyin başlamasında öncü oldu. 5 Şubat 1909’da La Gazzetta dell’Emilia adlı gazetede yayınlanan Fütürist Manifesto bu akımın çerçevesini çizdi. Bu manifestoda, eski olana hoşnutsuzluklar dile getirildi.

Fütürizmin temelleri

Manifestoda şöyle yazıyordu: “Biz genç ve güçlü fütüristler eskinin bir parçası olmak istemiyoruz!”

Fütüristler, eski sanatları reddedip, yeniyi, “özgünlüğü” ve bilimi yücelten ateşli milliyetçilerdi.

Fütüristler “eskiyi at, yeniyi al” düşüncesine tutundu.

Fütürist ressamlar

1910’da fütürist ressamlar, ışığı ve rengi noktalara, şeritlere ayıran Bölmecilik isimli tekniği kullandı. Öncülerden Gino Severini sonradan Kübizme meyletti. Diğer fütüristlerin bazıları da Severini’nin peşinden gitti. Mesela modern kent mağazaları, fütürist ressamların konuları arasında yer aldı.

Severini

Umberto Boccioni, “Şehir Yükseliyor” isimli resimde, işçileri ve onların dizginlemeye çalıştığı şahlanan koca kızıl bir atla birlikte inşaat sahnelerini ve el emeğini tasvir ediyor. Boccioni, fütürist ressamların öncülerindendir.

Fütürizm sadece resimde değil, heykel sanatında da kendini göstermiştir. Boccioni’nin Uzayda Devamlılığın Eşsiz formları isimli bronz heykeli, dinamizm için anahtar faktör olan, nesne ile çevresi arasındaki ilişkiyi göstermiştir.

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra fütürizmi canlandıran isim Marinetti olmuştur. Marinetti’nin öncülüğünde, fütürizm ikinci baharını yaşamıştır, zaten buna II. Fütürizm denilmiştir. Bazı fütüristlerin faşist olduğunu söyleyenler de var.

Not: Bu içerik Aylık Baran'ın 1. sayısında yayınlandı. Aylık Baran'ın satış mağazasına girmek için tıklayınız.

Yorum: Oğuz Can Şahin