Üstadım’ın bana “ikimizin şiirleri” diye ithaf ettiği “Noktalamalar”dan, KAMIŞ: Ben gurbet rüzgârının üflediği kamışım / Bir su başında mahzun yapayalnız kalmışım. (Nisan 1983)

*

BEN gurbet rüzgarının üflediği kamışım: 3755: BEN Derviş Muhammed rüzgârının üflediği bir kamışım… DERVİŞ MUHAMMED: Allah’ın Resûlü ve… KAMIŞ: 451: TAHTİM-Mühürleme. Mühür basma, tamamlama… ENTE-Sen: 451: SALİH Mirzabeyoğlu. (Nefer-Tek kişi: 330: NFK + SM)… Süryanice, BAHRO MFAQCUTO-Işık Patlaması: 755: DERVİŞ MUHAMMED-442. “En büyük ebcedle”… Süryanice, QROBO TİBELOYO QADMOYO-Birinci Dünya Savaşı: 754: OFADNO MALYO BUSTONO-Süryanice, “Dolmabahçe Sarayı”.

*

BİR Su Başında Mahzun Yapayalnız Kalmışım: 1374: MÜNFERİD-Tek başına. Hapishânede tek kişilik hücre. (Boşnak dilinde, Squpa-Beraber: 3166= 169: Rahman Sûresi’nin 19-20. âyetleri… Saade-Yokuş başı: 169: Kust-Suadî. Aşık. Sahil… Süryanice, Bet Muşhoto-Büyük Ev: 169: Trimino Mavto-Süryanice, “Ölüm Odası”… Süryanice, Baş’me D’moryo-Bismillah: 614: Zrtva-Boşnak dilinde, “Kurban”… Zı harfi, Allah’ın Aziz ismi, Madenler mertebesi, Kamer menzillerinden, Sa’du’l Zabih’e işaret eder; Kurban kesme, nefsi fedaya… Büyük Doğu Takdimi-Büyük Doğu’nun kendini takdimi. “Aynı ebcedle beni: Kaptan Kusto Müslüman”: 614: Hükümdar Mührü)… MEHDİ Mirzabeyoğlu: 1374: BOKSÖR-Boksör, yumruk vuran. (Muşt-Avuç. Yumruk: 740: Mütefekkir… Nusret-Yardım. Zafer, galebe. Fetih. Üstünlük, başarı: 740: Muhammes-Tahmis edilmiş. Beş. Beş katlı… Süryanice, Şroyo-Mukaddime, takdim: 3525= 528: Seyyid Taha Cizro + Seyyid Fehim Arvasî + Esseyyid Abdülhakîm Arvasî “Üçışık” + Necip Fazıl Kısakürek + Salih Mirzabeyoğlu… Boşnak dilinde, Zgoditak-Talih, baht, ikramiye: 528: Şubhoro-Süryanice, “Gurur”… Metalun-Madenler: 528: Şubhoro-Süryanice, “Azamet”… Halidî Kıvanç; Halidî Azamet!)

*

NOKTALAMA’nın Toplam Ebcedi: 5129: SALİH. (Kamış: 451: Salih Mirzabeyoğlu)… LATİF-Mülayim. Nazik. Mütenasib. Güzel. Bedi’. Cisimle alâkası olmayan. Göze görünmeyen. Çok lütuf edici. Derin. Gizli. “Esma-i Hüsna’dandır”. (Be harfi, Allah’ın Lâtif ismi, “Cinler-Gizliler, gizlilikler” mertebesi, Kamer menzillerinden “Mukaddem min-ed delâl”e işaret eder; öne alınmış delil’e, Takdime): 129: FATM-Kesmek. Derin fikir, hassasiyet. Mesele halletmek… İngilizce, BLUES-Mavi. Şiir’de “mavilik, deniz, sema”. (Kelime-i Tevhid nuruna işaret eder): 129: SABANOGHE-Eski devirde, “Sapanca Gölü” demektir… Süryanice, SNİCO-Tilki. Kurnaz. “Vavî, tilki, gönül, takva, ışık, nur”. (Vav harfi, Allah’ın Rafi’ud Derecati ismi, Yüksek Dereceler mertebesi, Kamer menzillerinden “Rişa-Balık karnı denilen menzil. Kuyudan su çekmeye yarayan urgan”a işaret eder… Urgun: Aşık): 129: SÖZLÜK-Lûgat… İbranice, NASİH-Mirza, hükümdar: 129: NİSAH-Biçim vermek, formüle etmek.

*

NOKTALAMA’nın Toplam becedi: 5129= 134: İNDÎ-Zâtî. Şahsî. Keyfi-yet. İçyüz. Ledünnî… SALİHA-İyi gümüş. “Bâtın”: 134: MENDİL-Küçük havlu. Peçete. (Destar-Çe; mendil, küçük havlu. “Sultan Vahidüddin Han’ın, Hırka-i Şerif merasiminde Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’ne hediyesi iki Destar-çe hatırda”: 673: Mehdî Derviş Muhammed… Rüyâ Tabir Etmek: 673: Tecris-Doğru fikirli etmek… Beraat-Haşmet. Metanet. Azamet: 1673: Salih İzzet Erdiş)… Karaçay-Malkar dilinde, BALAK-Ayağın taban kısmı. (Balık Burcu, unsuru su, yıldızı Müşteri, vücutta tesir yeri Ayaklar, simya’da Yansıtma safhası): 134: SUBESU-Taraf taraf. Her tarafa. Her yanda. (Nigün-Mühür. Yüzük. Hatem: 1129: Suiban-Boşnak dilinde, “Mayıs”… Sevr-Öküz. Boğa. Boğa Burcu. “Mayıs Ayı’nda, Yıldızı İkizler Burcu’nda da görünür”: 706: Fikir Kahramanı. “Aynı ebcedle aktör”… Tahfif edilmiş –hafifletilmiş– Elif olan Hemze işareti, Eski Fenike ve Yunan dilinde, Lâtince’ye de geçmiş olarak “Alfa-Elfe” diye anılır; “Öküz” mânâsındadır… Hemze, Allah’ın “Mübdi’-Güzel Yaratan” ismi, “Seretan-Yengeç, Nath-Tos vuran, başvuran hayvan, hayatla ilgili” menziline işaret eder… Her yerde olan… Süryanice’de “Bedi’-Güzel”, İBDA demektir; kuşatan, Dünya Çapında Bir Hâdise… Su-Be-Su: Allah’ın hayat sıfatı, suya işledi ve herşey sudan yaratıldı… Su-Be-Su: Farsça, “El ele”… Be: İlim. Farsça’da, “için”… Allah ve Kul arasında… “Başkası”nı varoluşan tarzda bilmek, onun hürriyetiyle yakınlık kurmakla olur: Varlık ve ilim - Ontoloji ve epistemoloji… Resûlü’nün bildirdiği, gösterdiği üzere, Allah’a imânla; Peşin fikir hikmeti)… EL VEREN Halidî Azamet: Avuçtan avuca… Bugün gereken: ADLÎ-TIBB şuuru!..
 

TESELLİ
(ŞATRANC-I UREFA’DAN)

 
TESELLİ. (68. Kab)-Avunma. Sebebi ne ise, doğrusu veya eğrisi gam gideren söz ve davranış. Dünya hâli. (Efendi Hazretleri: Allah herkese tesellisini başka türlü verir!): 500: GÜFT-Dedi… Ki, TEKELLÜM-Söyletmek. “Sözün hâl ve makama uygun olması”: 500: KÜFAT-Denkler, denk gelenler. (Murad?)… Üstadım adına, Efendi Hazretleri’ne ithafen yazdığım “Kökler” isimli, “neyi ve niçin yazdığım da içinde” eserimden, söylettiğim Üstadım, DEDİ Kİ: (BEREKÂT isimli eserin sahibi, eserini şöyle TAKDİM eder: Onların gölgesinde geçen aylar ve günler esnasında, zamanın gavsı, ilim ve esrar sahibi olan eşsiz oğulları ve bu kitabta ismi ve hâlleri geçecek olan büyük ve Mürşid-i Kâmil halifelerinin her biri bu acize, “Sana lâzımdır ki, İMAM-I Rabbanî’nin hususî ve umumî meclislerinde inci saçılan mübarek dilinden vakte, zamana, hâle ve istidada göre çıkan ve marifetler hazinesi MEKTUBAT’ta bulunmayan yeni ve taze faideleri, yüksek marifetleri, onların hallerinin ve tasavvurlarının nasıl olduğunu, nurlarını, bereketlerini, kerametlerini yazasın; ve ayrıca, hocası, zamanın KUTB, çok yüksek makamlar sahibi, asrının teki, vaktinin feridi, kalblerin nurlandırıcısı, bereketler madeni, ariflerin ışığı, din ve milletin kendinden razı olduğu Efendimiz HACE Muhammed Bakî Üveysî Nakşîbendî Hazretleri’nin yüksek hâllerini bir kitab hâlinde toplayasın. Böylece o iki serverin sevenlerine, onların hâllerini tanıtır ve yadigâr olarak bırakırsın!” buyurdular… Sermayem az olmasına rağmen, emirlerine uymaktan başka çarem kalmadı. Bu sözlerden az bir kısmını yazmıştım ki, takdiri İlâhî ile kalbinden nur ve huzur saçılan eşsiz Hocamız’dan uzağa gitmek zarureti göründü. Uzakta kaldığım zamanlar gittikçe artan üzüntü, elem ve hasretimi teskin için, bu yüksek hâlleri ve sözleri yazmakla meşgul oldum. Henüz bir miktar yazmıştım ki, Hazret-i Hocamız’ın tüyler ürpertici vefat haberi, kalbi yaralı talebelerini mateme gark etti. Vefatından sonra, hâllerini ve sözlerini anlatmak ve yazmakta TESELLİ’yi bulmak icabetti!” buyuruyor!): 49: LEVHA-“Dedi ki”… İMAM-I RABBANÎ: 345: MÜFEKKİRE-Düşünme gücü ve kuvveti… AHMED-İ FARUKÎ-Çok eser vermesinin sebebi, Hazret-i Ali’nin “Kelâm ilminde müçtehidsiniz!” buyurması ve baş eseri Mektubatı da, âhir zamanda gelecek olan Mehdî’nin doğrulayacak olması: 450: ABDÜLHAKÎM. “Büyük ebcedle”. (Bir Hadîs’e riayetle, birkaç küçük risâleden başka bir şey yazmayan!)… SEYYİD Abdülhakîm Arvasî + NECİB Fazıl Kısakürek. (Şeyhim ve yetiştirici Üstadım): 1983: İZZET Erdiş… MEKTUBAT: 1868= 869: NECİB Fazıl Kısakürek + SALİH Mirzabeyoğlu… BEREKÂT-İmâm-ı Rabbanî Elfi Sâni Şeyh Ahmed Farukî’nin hayatını anlatan, Muhammed Hâşim Kişmî’nin eseri: 705: HE Harfinin en büyük ebedi. Allah lâfzının son, zikirde O’nun hüviyetini anan nefes harfi… HABNÂME-Rüyâ kitabı. (Hadîs: Rüyâlar, Allah’ın insana uykuda söylediği sözlerdir!): 705: HAMSE-Beş. (Güzariş-Rüyâ tâbir etme. Tabirci: 3525= 528: Seyyid Taha Cizro + Seyyid Fehim Arvasî + Esseyyid Abdülhakîm Arvasî “Üçışık” + Necib Fazıl Kısakürek + Salih Mirzabeyoğlu… Beş hüviyet: 705 x 5= 3525: Metalun-Madenler; bu mertebe, Zı harfi, Allah’ın Azîz ismi ve Kamer menzillerinden “Sa’du’z zabih”e işaret eder; Kurban kesme, kurban, yakınlık, kusto, fedaîye… İrade insanda vâli hükmünde ruh, hayvanda –sırasında direnişi ve uymamasından belli!– nefse mahsus bir irade; “Nefsimizde-Hayvanda”, hem onu ve hem de “madeni-toprağı” tanıyan bitki, uyku hükmünde ve secdeye misâl… “Allah’tan geldik, Allah’a dönüyoruz”da toprak, bir perde; ölümle aşılan… Toprak’tan yaratıldık; irade sözkonusu olduğunda, “Nefse-Hayvana” hükmetmekte bitki ve madde, tabiî olarak mevzu olan. Tam teslimiyet hâli, “zatıyla hareketlilik-otomatiklik”, iradesi Allah’ın iradesi olmuşluk, maddede; en zayıf olanda… Hazret-i Ebubekir: “İdrakin aczini idrak, bir ilimdir!”… Mektubat: 869: Tan-ı Hulk-Nefsteki eksiklik ve kusurluluğu görmek, hep onu çekiştirmek, Allah karşısında nefs yerine Allah’ın reyine itaat hâli… Zel harfi, Allah’ın “Müzill-Zelil kılan” ismi, Hayvanlar mertebesi, “Sa’du’l Suûd”a işaret eder; Derece almak, mübarek, mübarek yıldızlar. “Parıltılar”… Muhyiddin-i Arabî Hazretleri’ne göre Zel harfinin ebcedi: 732: Abdülhakîm Koltuğu… Bît-Kut. Talih. Kısmet. Nokta. Zirve: 412: Beyt-İki satırlık manzume. “Noktalamalar”… Süryanice, Nqad-Noktalamak: 59: Mehdî)… DİSAR-Üste giyilen kaftan. Yatak çarşafı. “Mehd örtüsü”: 705: HAMSE-Mesnevî tarzında yazılmış, 5 kitabtan meydana gelen bir takım.

*

TESELLİ: 500: SİTEM-Nazikâne çıkışma. Kuvvet, cefa. (Üstadım’dan: Bu yük senden Allah’ım, çekeceğim, naçarım / Senden sana sığınır, senden sana kaçarım!)… KAZEZ-Pire: 500: LİST-Boşnak dilinde, “Yaprak”. (Karaçay-Malkar dilinde, Kulak: Yaprak… Rabbanî rihe –ruha, rüzgâra– hassas!)… TEKLİM-Söyletmek. Yaralamak. (Kelm: Yara… Kelm: Kelâm… Her türlü işitilenin, âlemde olan herşeyin, insanda bir izi vardır… İşitenin keyfiyetine bağlı her söz, onda olan gizli veya açık olandan bir koparmadır… Fuzulî bir şiirinde: Ağızlarından her dem çıkan kelâma bakmazlar da, Allah’ın yoktan yarattığına inanmazlık ederler… Alman şaîri Hölderlin: İnsan bir konuşan olalı…): 500: REŞŞ-Serpinti. Püskürtü… Boşnak dilinde, ALAHO-Kuvvetsiz. Zayıf: (Üstadım’dan: Allah, Resûl aşkıyla yandım bittim kül oldum / Öyle zaif düştüm ki, sonunda Herkül oldum!): 500: CETİRİSTOTİ-Süryanice, “Dörtyüzüncü”… METİN-Sağlam. Metanet sahibi. Kendisine güvenilir. Emin olunan. Allah’ın “Kuvvetle Kemâl” manasında 99 güzel isminden biridir. (Nefer-Tek kişi, tek ferd: 330: SM + NFK): 500: MEHDÎ Salih Mirzabeyoğlu.

*

Boşnak dilinde, UTJEHA-Teselli: 423: KİTAB-Levh-i Mahfuz. Kur’an. Kitab… KÂTİB-Yazan, yazıcı: 423: İSTİZLÂL-Gölge. Gölgesine girme. Sığınma. Himayesine girme. “Bağlılık”… TEHİYYE-Selâm verme. Dua. Hazır ve amade kılmak: 423: ŞA’BAN-Arabî ayların sekizincisi… İHTİYAÇ: 423: ŞEB’AN-Maddî ve manevî karnı doymuş olmak. Emin… UKRUBAN-Akreb. (Üstadım: Gelsin beni yokluk akrebi soksun / Bir zehir ki hayat özü faniye!): 423: EHADİYET-Allah’ın herşeyde ona mahsus tecellisi… Ve aynı ebcedle, İCTİYAH: Öldürme. Ecel. “Ölmeden ölenler”

*

Süryanice, RUYOHO-Teselli: 232: BERAAT-ÜL İSTİHLÂL-Bir eserin içindekileri güzel bir başlangıçla anlatmak. Takdim. İyi bir alâmet. Güzel bir başlangıç… Süryanice, CAGRO HUGBO-Kalın Kaş: 1232: DERVİŞ MUHAMMED BÜZÜRGMENİŞ. “Seyyid Taha Hazretleri”… Süryanice, BUYOYO-Teselli: 40: BUYOYO-Taziye… Süryanice, HUYODO-Vahdet: 40: EZKİYA-Kütçe, “Saf, temiz”. (Kürtçe, Ezkiye: Ben kimim?)… Süryanice, FAROMİTO-Teselli: 1738: DER-SAADET-İstanbul’un eski ismi… METRİS CEZAEVİ: 739: TURFANDA-Mevsiminden önce yetiştirilen sebze ve meyve… Süryanice, LUBOBO-Teselli: 1051= 52: MUZTARİB-Sıkıntılı. Iztırab çeken. Hasta. Ağlayan. “Dört ciltlik Büyük Muztaribler isimli eserim hatırlanmalı”. (Yevmiye: Allah, çektirmediği çilenin nimetini vermez!)… Süryanice, MLABBONUTO-Teselli: 1543: MÜRŞİD… MÜBAŞİR-Müjdeleyen: 543: KABİLİYET-Dıştan gelen tesirleri alabilme gücü. İstidat, anlayış. Kabul edici yüksek bir kuvvete mâlik olmak… Süryanice, MBAYONO-Teselli edici: 115: GEFO HEVYO-Süryanice, “Kanatlı Yılan”… Süryanice, METBAYONO-Teselli edici: 518: MUHTEMEL-Olabilir. Mümkün. Kabil.
 

EMANET-İ HALİD

 
LEVHA: 27 Mart 1985… Halid Özgülen ağabeyin Kandilli’deki evi… Kızı Selma Aydoğmuş… Ağabeyi rahmetli Yusuf Özgülen için taziyeye gidiyorum; fakat sonra vazgeçip dönüyorum… Karanlıkta iki kişi havaya doğru taş atıyorlar… Kafama gelmesin diye, iskeleye giden merdivenli bir yokuştan hızla iniyorum… İki elimle kafamı tutuyor vaziyetteyim ve sürekli LÂ HAVLE çekiyorum!..

*

HALİD ÖZGÜLEN: 1736: EMANET-İ HALİD. (Derviş Muhammed Semerkandî-332 mührü: 4631: Hâlid-Ebedî. İstikbâl… Üstadım’ın “Gençliğe Hitabe”sinden: “Ey ezel kadar eski ve ebed kadar yeni imân gençliği!”… Süryanice, Guclono-Emanet: 110: Gusto)… YUSUF ÖZGÜLEN: 262: RAHBUNO-Süryanice, “Emanet”. (Abdülhakîm Arvasî: 192: Tamagahan-Moğolca, “Küçük Mühür”… Rahmeti Yusuf’un, bana, ne olduğunu bilmeden verdiği!)… Süryanice, CARTEL-Meydana çıkaran: 635: SALİH ERDİŞ… DERVİŞ MUHAMMED SEMERKANDİ-442 mührü: 1736: EMANET-İ HALİD. (Süryanice, Nturto-Emanet: 1062: Mehdî)… MEHDÎ Salih İzzet Erdiş: 1736: MLİLUTO GABORA-Süryanice, “Fikir Kahramanı”… ECZAL-Ağaç kökleri. (Süryanice, Mmallut İlone-Şecere ilmi: 635: Zlafto D’nune-Süryanice, “Balık Kovası”… Hakikat avcılığı!): 736: ŞBİCOYTO-Süryanice, “Yedinci”. (Mevlâna Halid, Seyyid Abdullah, Seyyid Taha, Seyyid Fehim Arvasi, Abdülhakîm Arvasî Üçışık, Necib Fazıl Kısakürek, Salih Mirzabeyoğlu)… USMUH-İşitme uzvu. Kulak: 737: HALİD BİN VELİD-Kureyş’in Mahzumoğulları kolundan, Mirzabeyler de ondan bir dal. (Nesil-Soy, şecere: 140: Nass-Kat’ilik, kesinlik, açıklık… Kefil-Kefalet eden: 140: Mutmain-Şübhesi kalmamış. Emin. “Üstadım”… Mukarriz-Medheden, öven. Bir esere takriz yazan. “Takdim ediliş yazım”: 140: Sikkîn-Bıçak. Mus. “Müz-Derin fikir, suret”… Kurtubî-Halîd bin Velid Hazretleri’nin bir kılıcının ismi: 1321= 322: Mirzabeyoğlu)… Süryanice, FARAQTİKİ-Emanet. “Emanet-i Halid”: 1736: MAVDCONUT-Süryanice, “Savaş İlânı”. (Mühür, yaklaşık 1914 senesinde yapılmış. Benim fark etmem 2014’de)… ŞATRANC-I UREFA’nın 100 Kabı ile VUSLAT Hedefinin Toplam Ebcedi. (Büyük Doğu’nun ilk defa 1958 yılında yayınladığı, sonra 1982 Ramazan ayında Tercüman Gazetesi’nin Ramazan Sayfasında tekrar Üstadım’ın yorumuyla yayınlanan ve nihayet Üstadım’ın “Fikir çilesi haysiyetinin müstesna genci Salih Mirzabeyoğlu’na sevgiyle —28 Şubat 1982” imzasıyla bana hediye edilen “İmân ve İslâm Atlası” isimli eserinde basılan Şantranc-ı Urefa): 48751= 799: DERVİŞ MUHAMMED-442 mührü. “En büyük ebcedle”… MÜTENEŞŞİD-Sevinç: 799: İZZET MİRZABEYOĞLU.

*

TAZİYE-Teselli etmek. Yeni ölen birinin yakınlarına acılarını paylaşır söz söylemek: 492: MAHMİDET-Sena etmek, övmek. (Hadîs: Ölülerinizi hayırla yadediniz!)… Süryanice, BET FEYCO-Buluşmak: 1492: MATLOYO-Süryanice, “Muammalı”… Süryanice, METALİQU-Madenî: 1492: TAMAG-A(N)-Moğolca, “Damga. Mühür. Pul. Dağlama demiri. Tamga”… Boşnak dilinde, SUCUT-Taziye: 475: KÜRSİYYU ABD-EL HAKÎM-Arabça, “Abdülhakîm Koltuğu”.

*

HALİD Özgülen + YUSUF Özgülen: 1998: HAFİZ-Esirgeyen. Muhafaza eden. Muhafız… Süryanice, CESURO EŞİTO-Çanakkale. (Savaşı 1915-1916): 1998: TİBELOYO HUDO ŞARBO-Dünya Çapında Bir Hâdise… ŞROĞO FTAQ-Süryanice, “Işık Patlaması”: 1998: METRİS Cezaevi’ne girdiğim sene… Süryanice, ABNO-Taş: 59: MEHDÎ… Süryanice, RŞAQ-Atmak: 506: NAKŞBEND… SULÛKİYYE-Tazı. (Ebu Hâlid: “Canavar, av köpeği, tilki, koku alan, iz süren” mânâsında… Tazi-Arablar. “Tabirciler”: 418: Musa Mirzabeyoğlu… Aynı ebcedle, Üstadım!)… BERAAT-Haşmet. Metanet: 673: MEHDÎ DERVİŞ MUHAMMED… RÜYA TABİR ETMEK: 1673: SALİH İzzet Erdiş… Aynı ebcedle, TECRİS: Doğru fikirli etmek.

*

HADÎS: Allahü Teâlâ bir kimseye nimet ihsan eder de o kimse o nimetin devam etmesini isterse, “Lâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azîm” duasını çok okusun!


Baran Dergisi 484. Sayı