LEVHA: 2 Mayıs 2016… Zevcim’in yeğeni RIDVAN Bey, ailesiyle birlikte bizim için bir ev hazırlayacakmış. Beğenip beğenmeyeceğimizi görmek üzere bir eve götürüyorlar. Ev, Diyarbakır evleri gibi taş yapı; konak gibi çok çok büyük ve içi boş. Çok büyük bahçesinden eve giriş… Odaların her biri salon gibi… Büyük odanın kapısında Zevcim, “Tamam, güzel!” diyor. Bunun üzerine bir sürü insan hemen çalışmaya başlıyor ve biz kapıda sohbet ederken o büyük odayı sanki KRAL DAİRESİ gibi bir çırpıda döşeyiveriyorlar. Ben o odanın çalışma odası olacağını düşünürken, bakıyorum ki yatak odası olarak döşemişler. Pencereler tavandan tabana kadar, çok güzel perdelerle kaplı. Ortada, çok değişik tarzda yapılmış bir yatak; etrafta deri-kadife kaplı, KAHVERENGİ, sade ve çiçekli koltuklar, dolaplar. Değişik stillerde ve çok sayıda ayna ve dolap; kenarları altun kaplamalı. Hâkim rengin kahverengi olduğu o odayı görünce, ikimiz de çok şaşırıyoruz. Ben hem memnun, hem değilim. Bu kadar çok eşyayı ve bu büyük perdeleri nasıl yıkayıp temizleyeceğim diye düşünüyorum. Sonra bir başka odaya bakıyoruz, o da aynı renk ve stilde, 2 ayrı yatak var; içimden, “misafirlere olur!” diye geçiyor. Saray yavrusu gibi olan bu evi çok beğeniyorum ama, halâ temizliğini düşünüyorum. Rıdvan Bey’in Hanımı Fahriye, bu hususta beni rahatlatıyor ve orada bulunan 5-6 temizlikçi kadını gösterip, “Bunlar burada devamlı çalışacaklar!” diyor. Sonra başka bir salona geçiyoruz. Konferans için hazırlanmış gibi, ince ve uzun bir salon; arkadan itibaren 18 adet deri büyük koltuklar dinleyiciler için hazırlanmış. Karşıda sinema perdesi gibi hazırlanmış bir dekor; galiba Zevcim bir konuşma yapacak. Ben bir koltukta oturuyorum. 3-4 kişi fazladan gelmiş, ayaktalar. Sonra, gelmeyenlerin yerine onları oturtuyorlar. (Hayran Erdiş)

*

UTUM-Taş yapı. Taş duvar. Köşk. Kasr: 50: MADDE-Zâhir duygularla hissedilen, ruhanî olmayıp ağırlığı olan, cismanî bulunan. Asıl, esas, cevher, mâye. Bend, fıkra, kısım. His azamız üzerinde bir takım muayyen ihsâsât husule getiren veya getirebilen her şey. Çıbanın içinde hasıl olan yara. (Beş hasseden meydana gelen, duygu: His: Ruhî… Histe, hakikatin iki yüzü… Sahr: Kaya. Maden. Dil. Yazı. Büyü… Zı harfi, Allah’ın Azîz ismi, Madenler mertebesi, Kamer menzillerinden Sa’du’z Zabih’e işaret eder; kurbanlık nefs, kurban kesen, yakınlık’a… “Hizb-i Muhammed”; hizb, “takım, kısım” demek. Şeyh Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi Hazretleri’nin hazırladığı “Mecmuatu’l Ahzab-Hizbleri Toplayan” isimli dualar kitabında, “Hizb-i Muhammed” duası, Allah Sevgilisi’nin büyük hâdiselerin ve savaşların olduğu zamanda okuduğu bir dua olarak belirtiliyor. Zamanın hâdiseleri arasında maddî ve mânevî yönden sıkıntıda kalan kimselerin, bu hizbe devam ettiğinde ferahlayacakları ve hayatlarında bir genişlik olacağı… Hizb’in içinde, Elif’ten başlayarak bütün harflerin karşılığında, o harf ile başlayan bir âyet veya âyet’ten kısım bulunan bir yer var; Kamer menzilleri, Da’va Cetveli, Şatranc-ı Urefa’dan sonra, ebcedlerini çıkardığım âyet ve âyet’ten kısımlarıyla elde edindiğim yeni bir harfler ebcedi. Bundan sonra, “Hizb-i Muhammed” veya kısaltılmış olarak “HM” diye geçecek olan… HM’de, Zı harfi-Rum Sûresi’nin 41. âyeti. “Meâli: Denizde ve karada fesad zuhur etti”: 1851: Ruhamî-Mermerden yapılmış. Mermerle ilgili. “Abdülhakîm Koltuğu hatırda!”… Kazzan-Pire: 851: Şefaat-Af için vesile olmak)… NUN-Kalem. Kılıç. Balık. Da’va Cetveli’nde Allah’ın Nur ismine işaret eder. (Hizb-i Muhammed’de Nun harfi-Kalem Sûresi’nin 1. âyetine işaret eder. “Meâli: Nun! O kalem ve yazmakta olduğu şeylere andolsun ki!”: 647: Zümh-Yüce ve büyük olmak… Müruet-Adamlık, insanlık: 647: Mütederric-Derece derece ilerleyen. Hareket eden… Nun harfi, Allah’ın Nur ismi, 4. Sema mertebesi, Kamer menzillerinden “Simak-Balıklar. Yıldızlar. İki parlak yıldızdan biri, bir şeyi kaldıracak âlete işaret eder… Elif-Hemze harfi, Allah’n Mübdi’ ismi, İlk Kalem mertebesi ve “Seretan, Yengeç-Nath, tos vuran, başvuran”a işaret eder; bütün ibadetlerin kendisiyle yapıldığı bedene, kalb ve beyine… Kalem-Söz, kelâm, şiir, yazı. Nefy: 172: Ktobo D’nomuso-Süryanice, “Ana Yasa, Baş yasa”… Boşnak dilinde, Kalem-Aşı: 172: Kyono-Süryanice, “Kâinat”. İnsanda toplu. Kalb ve dil… İ’nan-Büyü ile bağlama. “Sahr”: 172: Mahal-Kıpçak Lûgatı’nda, “Bir Bitki” Berzah. Uyku, rüyâ… Hayal: Maddî ve manevî, olur, olabilir, olamaz her şeyin kendisinden yapıldığı, yaratıldığı madde. Müsbet hayal kabiliyeti, insanda zekânın özü ve heyulâ da maddenin içyüzü, cini… Süryanice, Sufqoyo-Kâfi. Kifâyet eden: 172: Miekka-Fin dilinde, “Kılıç” demek): 50: MİHAD-Yer. Arz. Beşik. Döşeme. Döşek… KÜLL-Hep, tüm, bütün. Cüzlerden meydana gelen: 50: MÜBEHHİC-Güzelleştiren.

*

UKNE-Taş oda veya kulübe: 156: NAKAD-İbranice, “Nokta”… Süryanice, GAZYUNO QESO-Ölüm Odası: 6150= 156: NİNUM-Sümerce, “Dokuma Tezgahı”. (Rüyâ’da gelen mânâ: Dokuma, “sanat için seçilmiş” demektir!)… Süryanice, SMİMO-Zehirli. “Maddî ve mânevî bünyeye giren gıda”: 156: MİNUN-İbranice, “Dozunu belirlemek”. Şifalı kılan… AFİV-Af. (Re harfi, Allah’ın Musavvir ismi, 5. Semâ mertebesi, Kamer menzillerinden “Gafr-Örten, silen”e işaret eder… Arnavutça, Gaffure: Yengeç… HM’de Şın harfi-Al-i İmran Sûresi, 18. âyet’ten. “Meâli: Allah, şahîdlikte bulunmuştur”: 369: Fus Esfayniqo-Süryanice, “Kırmızı Işık”. İsmi Celâliyye nurundan… Süryanice, Caşino-Muazzam: 1369: Akar-Yüksek bina. Köşk. Konak. Kasr. “Yandı sırça saray, İlâhî Yapı / Binbir avizeyle uçsuz maddede”… Neşide-Şiir. Manzume. Yüksek sesle okunan şiir. Atasözü derecesinde kullanılan beyit veya mısra: 369: Kıstar-Basiretli, maharetli kimse. Paranın –irfanın– sahtesini seçip çıkaran kimse. “Yine Üstadım’dan: İçiçe mimari, içiçe benlik / Bildim seni ey Rab, bilinmez meşhur!”… Mısram-Orak. Ekin biçen: 1369: Kustar-Bir şehir veya bir beldeye vâli olan kimse. Mizân, ölçü. Tüccar, tacir. Kesedar, sarraf… Üstadım’ın Büyük Doğu Marşı’ndan: Şahid ol, ey kılıç, kalem ve orak / Doğsun Büyük Doğu, benden doğarak!): 156: KAVİM-Doğru. Dik. Ayakta. Dürüst. İsabetli. Boyu düzgün ve güzel.

*

KRAL DAİRESİ: 612: RİBATET-Kalb kuvveti. Tahammül. Sabır… DERVİŞ MUHAMMED: 612: TERAÎ-Aynaya bakma. Birbirini görme ve görüşme. Bir fikir hakkında mukabil görüş.
 

TEPSİDE GELEN…

 
LEVHA: 12 Nisan 1988… Şehirler arası yolcu otobüsü kalkacak… Eğilip tekerin oraya bakınca, fincan benzeri şeylerden –tepsi içinde– bir kabartma yazı görüyorum: KUSTO!

*

SİNİYE-Tepsi: 1559: KAPTAN KUSTO MÜSLÜMAN. (Süryanice, Baş’me D’moryo-Bismillah: 614: Büyük Doğu Takdim“i”… Hollanda dilinde, Pracht-İhtişam. “Beraat”: 614: Hükümdar mührü. “Takdim yazımın ihtişamlı teyidi”… Rüya’da gelen mânâ; Üstadım’ın imzasıyla, “Salih Mirzabeyoğlu Hükümdardır!”… Beraat-İhtişam. Haşmet. Azamet: 673: Mehdî Derviş Muhammed… Arnavutça, Ndaj-Takdim etmek: 62: Mehdî… Arnavutça, Ndaj-Ayırmak. “Akreb Burcu’nda, simya safhası”: 62: Who Am I?-İngilizce, “Ben Kimim?”… Süryanice, Kusito Celyo Derviş Muhammed-Üst Başlık Derviş Muhammed: 3062: Napah-İbranice, “Demirci”… HM’de, Be harfi-Tevbe Sûresi’nin 1. Âyeti. “Meâli: Kendileriyle anlaşma yaptığınız müşriklere, Allah ve Resûlü’nden kesin bir ihtardır!”: 3280= 283: Krebs-Almanca, “Yengeç”… Be harfi, Allah’ın Lâtif ismi, “Cinler-Gizliler, gizlilikler mertebesi, Kamer menzillerinden “Mukaddem min-ed delâl”e işaret eder; öne alınmış Takdim’e… “Beraet” diye başlayan Tevbe Sûresi, Kur’ân’ın tek Besmeleyle başlamayan Sûresidir… Süryanice, Dahbo Qarno-Altun Boynuz. “Haliç”: 2283: Tğilut Nafşo-Süryanice, “Nefse itimad” demek)… Süryanice, MAGNONUTO-Merhamet: 1559: SEYYİD MUSTAFA NUR. (Mustafa-Seçilmiş, ıstıfa edilmiş, ayrılmış. “Allah Sevgilisi’nin bir ismi”: 2229: Sad harfinin HM’deki değeri. Sad Sûresi’nin 1. âyeti ile ilgilidir - “Meâl: Kasem olsun ki o zikir sahibi Kur’ân’a”… Zikir: Şeref. Nasihat. Beyan… Sad harfi, Allah’ın “Mümit-Ölümü Yaratan” ismi, Toprak mertebesi ve Kamer menzillerinden “Belde-Mekân”a işaret eder… Sad-Yüz sayısı. “İki dönüş, iki devir. Uyku. Rüyâ. Uğurlu. Göz ağrısı”: 95: Halomi-İbranice, “Rüyâ gibi güzel”… Miat-Yüz. Yüz sayıları: 441: Tahattüm-Allah’ın ariflerin gönlüne koyduğu işaret… Kısakürek: 1441: Salih Mirzabeyoğlu… Encam-Son. Nihayet. Netice. “Şatranc-ı Urefa’dan bir kab”: 95: Sad-Süryanice, “Merkezleştirmek”… İbranice, Dmima-Kanama. “Yara. Kelm. Kelime. Maden”: 95: Suddad-Suya varacak yol… Süryanice, Sad-Niyet etmek. “Nefs’te ilk düşünce Allah’ın yerleşmesinden sonradır”: 1095: Linge-Kürtçe, “Bacak”… Balık Burcu, unsuru Su, tabiatı Soğuk-Nemli, türü Birleşik, yıldızı Müşteri, vücutta tesir yeri Ayaklar, cinsiyeti “Dişi-Alıcı, kabul edici”, simya’da Yansıtma safhası… Süryanice, Madco-Niyet: 54: Been-Hollanda dilinde “Bacak”… Arnavutça, Muaj-Ay. Kamer. “Kamer Menzilleri”: 1053: Dünya Çapında Bir Hâdise… Lâtince, Nepa-Akreb. “Zehir. Zahir. Ruh. Can”: 1054: Derviş Muhammed-442 mührü… Süryanice, Abliya-Şato. Hisar. Saray: 1054: İzum-Boşnak dilinde, “İcâd”… İbda-Benzersiz oluş. Benzersiz icâd: 78: Hakîm-Herşeyi yerli yerince eden… Boşnak dilinde, Stopa-Ayak: 469: Baynot-Süryanice, “Harf arası”. Harf arasına sızmış… Fincan: 184: Abdülhakîm. “Harflere sızmış”… Levha: 10 Eylül 1984… Kâzım Albayrak’la konuşuyorum ve benim misyonum hakkında ona, “Benden başka kimse yok ki; bir vücutta sağlam kalmış tek organ gibi hissediyorum kendimi!”… Ve sağlam kalmış o organ olarak da, kendi vücudumun sağ bacağı… Süryanice, Catmo-Bacak: 1450: Salih Mirzabeyoğlu)… Süryanice, ETNAMVAS-Kanunlaşmak: 559: ETNAMVAS-Kanunlaştırılmak.

*

Süryanice, SİQURQO-Fincan. Bardak. Kadeh. Kase. Kab. “Tevr. Göz. İdrak”: 2292: BAKARA Sûresi’nin 1-2. âyeti - “Meâli: Elif Lâm Mim / İşte sana! Bu o Kitabtır! Onda hiçbir şübhe yoktur. Muttakiler için hidayettir”… Fin dilinde, SİNİEN PYJAMA-Mavi Pijama. “Gecelik. Uyku. Rüya”. (Mavi renk, İkizler, Başak ve “Yay, Süryanice Kusto” Burcu’nda görünen “Utarid-Birleşik” yıldızı ile alâkalı ve Kelime-i Tevhid nuru ile ilgilidir… Kut: Gıda, rızık. Talih. Kader): 1292: FURGO-Süryanice, “Kal’a. Şehir içindeki sığınılan kale”… Süryanice, BİZABNO QARİBO-Yakın zamanda. “Son Devirde”: 1292: TAYOYO QUBARNİTİ KUSTO-Süryanice, “Kaptan Kusto Müslüman”… Süryanice, HEFRO-Maden. Maden ocağı. “İbranice’de Pîr”: 292: SABR… Süryanice, KAFO MACES-Avuç içinin titremesi. “Mahmud Efendi Hazretleri’ni ziyaretim hatırda”: 292: BSOYO SOKULO-Süryanice, “Zihin Kontrolu”… MİRALAY-Albay. Alay Komutanı. “Sabrî Bey?”: 1291= 292: DOLOTİN MALYO URİTO-Süryanice, “Dolmabahçe Sarayı”… Süryanice, BAYNOT OTVOTO-Harf arası: 1293: YARUQO MDİTO MAKTBONO-Süryanice, “Yeşil Medine Yazarı”. (Rüyada gelen bir mânâ; bana öyle seslenilmesi)… Süryanice, BASAR-Meydan okumak: 1294: HATO MAŞLMONUTO-Süryanice, “Yeni Devir”… Süryanice, HATO HFUĞYO-Yeni Devir: 1525: MZADQONUTO-Beraet. Herhangi bir istenmeyen menfi durumdan kurtulmak ve emin olmakla beraber, ihtar ve savaş durumunu gerektiren bir münasebeti kesme, meydan okuma mânâsına da gelir. (Süryanice, Şuroyo-Mukaddime. Takdim: 528: Şubhoro-Süryanice, “Azamet. Beraat”… Metalun-Madenler: 3525= 528: Seyyid Taha Cizro + Seyyid Fehim Arvasi + Esseyyid Abdülhakîm Arvasî “Üçışık” + Necib Fazıl Kısakürek + Salih Mirzabeyoğlu)

*

KAPTAN KUSTO MÜSLÜMAN: 1613: ELİF-İlk harf. Allah’a ve tahfif edilmiş, hafifletilmiş şekli Hemze ile Resûlü’ne işaret eder. HM’de, Bakara Sûresî 1. âyet’ten - “Meâlen: Elif Lâm Mim / İşte sana! Bu o Kitabtır! Onda hiçbir şübhe yoktur!”… DERVİŞ MUHAMMED-Allah’ın Sevgilisi, “İnsan”dan murad O olan İnsan: 1612: SEHEL YAŞAR-Lâtince, “Ortak akıl, kollektif şuur”.

 
AKL
(ŞATRANC-I UREFA’DAN)
 

Şatranc-ı Urefa’nın 38. Kabı, AKL-Düşünme ve anlama kabiliyeti. Zihin, zekâ, fehm, irade, hafıza kuvveti, yaptığını bilme, ilim, zihinde olan suret, insan zihninin bir sıfatı. Nefs hisselerinin kabı, kırmızı örtüsü, özünde İsm-i Celâliye nurundan bir selim-teslim. Bir hata neticesi yeryüzüne indirilen insanın, yükselme –ibadet– görevinde hakkı hak ve bâtılı batıl olarak tesbiti işinde, rey ve menetme ve nefyetmekte, bir diyet ve bedel hükmünde, harcanmaya memur; ruh keyfiyetinden bir şube. (Akl: Sürmek. Ölmek. İp ile bağlamak): 200: RE harfinin ebcedi. (HM’de, Hicr Sûresi’nin 2. âyeti - “Meâl: O kâfir olmuş kimseler, âhirette Müslümanların hâllerini görseler, keşke kendileri de Müslüman olsalardı diye hayıflanacaklardır”: 1704= 705: He harfinin en büyük ebcedi. “Bu harf Allah zikrinde, zikir âyeti”… Berekât-Bereketler: 705: Habnâme-Rüyâ Kitabı… Süryanice, Tlabsoro-Reze. Üzüm çubuğu: 705: Qeleyto Hermo-Süryanice, “Ölüm Odası” demek)… MÜNA’AM-“Akıl” nimetine nail olmuş bir kimse: 200: NEF’-Fayda, yararlılık. Faydacılık… NEFİSE-Pek beğenilen, pek güzel, pek iyi: 200: FEN… SADUK-Çok sadık: 200: MAKS-Suya dalmak, daldırmak… MÜNEKKİ-Temizleyici. Kassar: 200: MÜNSELİK-Bir yola girip orada giden. Bir meslek tutan. Bir tarikate girmiş olan… ALAK-Kan. Yapışkan veya itişken nesne. Bir işe başlayıp o işe devamlı olmak: 200: KAL’-Bir şeyi kökünden çekip koparmak. Halletmek. Baş koymak. “Büride-i Ser”… SEMSEM-Tilki. “Birr. Gönül. Kalb. Takva. Nur. Kabul edici”: 200: EBU SÜLEYMAN-Halid bin Velid Hazretleri’nin oğlu ve “Horoz” namı. (Herşey gibi, merhametin kaynağı da cesarettir!)

*

AKIL(E): Aklı başında. Uyanık. Tedbirli. (Hazret-i Ömer: Aklı olanın dini de olur): 201: ENFÜSİ-Bir kimseye mahsus görüş. Derûnî. Nefse, kendi hayatına âid… A’KAL-En akıllı: 201: SÜMAK-Hâlis, sâfi… NAFİ’-Menfaatli. Faydalı. Yarar. Şifâlı. Allah’ın, “dilediğine menfaat veren” mânâsında 99 güzel isminden biri: 201: ALEMEYN-İki âlem. Dünya ve Ahiret… Moğolca, GRAG-Lûgat: 2201: AFRİ-Süryanice, “Üretmek”… ŞEZR-Altun madeninden toplanan altun ufağı. İnci parçaları: 1200= 201: MUNTABIK-İntibak eden. Birbirine uyan. Uygun. “Ebced tevafukları”

*

RE harfi-Da’va Cetveli’nde, Allah’ın “Rabb” ismi ile ilgili ve sayı değeri: 202: BERR-Allah’ın, “Kullara ihtiyaçlarını veren” mânâsında 99 güzel isminden biri. (Berr: Va’dinde sadık)… UKALA-Akıllılık: 202: PER-Kanat… Süryanice, LEKSİQUN-Lûgat kitabı: 202: BİRR-Hayır ve hasenat manzumesi. “Bir, mekr, mekar, İbranice’de tanıdık”… Süryanice, GELFONO HEVYO-Kanatlı yılan: 1202: SULUK-Kıpçak dilinde, “Bir bitki”. (Kusto ve Berzah hatırda)… Süryanice, MKONO-Fıtrî: 202: QURFO-Süryanice, “İdam ipi”. Akl… Süryanice, QUNOCO SİNO-Mavi ay. “Kelime-i Tevhid nuru”. (Yengeç Burcu, unsuru Su, tabiatı Soğuk-Nemli, türü Önemli Hareketli, yıldızı Ay, vücutta tesir yeri Göğüs-Batn, karın, cinsiyeti Dişi, simya’da Deberan-Çözme safhası): 202: İFLAS-Sıyrılıp kurtulmak… EBER-Akreb sokması: 1202: EBERR-Çok faziletli, şerefli… İbranice, PİR-Kuyu. Maden kuyusu. Maden ocağı: 2203: MİRZA Mahzumoğulları.

*

MA’KUL-Akla yakın, aklın kabul edeceği: 246: LAEDRİ-Bilmiyorum. Agnostisizm, bilinemezcilik. (Bilinemezcilik, “idrakın aczini idrak” şeklinde menşeine bağlandığı zaman, Allah’ın azametine dair olur)… MÜHR-Mühür: 1245: ERDEM-Usta gemici… ERMED-Gri, kül rengi. Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’nin en sevdiği renk. Allah’ın “Kahhar” ismi nuruna işaret eder. Gözü ağrıyan adam; Üstadım: 245: CİBRİL-Cebrail. (Süruş-Melek. Cebrail: 566: Maunet-Allah’ın salih kullarına imdadı… Fürfür-Koç: 566: Seyyid Abdülhakîm Arvasî)
 

TARİH KOYMA…

 
LEVHA: 20 Şubat 1984… Mehmed Kısakürek… Elinde “Kafa Kağıdım” romanının kâğıtları… “O orijinallere bakabilir miyim, neyi ne zaman yazdı?”… Sonra Üstadım’ı görüyorum… Çok yumuşak ve tatlı bir havası var… Güzel ve sevgiyle kucaklaşan bir hava içindeyiz… Konuşurken, bana vereceğini söylediği takdim yazısı hakkında, “Efendim, benim için yazacağınızı söylediğiniz kâğıdı alabilir miyim?” diyorum… İki-üç kıtalık bir şiir yazıyor… ÇOCUK hakkında şiir… İkinci kıtada, kafiye uyumsuz… Meselâ, a-b-a-b olacakken, üçüncü mısra, birinci mısra ile kafiyeli değil… Ve üçüncü mısraı (x) diye işaretliyor… Şiir, “Bu çocuk benim nasibim ve mutluluğuma vesile!” mânâsına… Üstadım, şiiri yazmadan önce, “Vereyim ama, lüzum yok; dost, düşman bunu herkes biliyor!” dedi ve gözlerini gözlerime dikip dolu dolu, “Siz haşmet istiyorsunuz!” diye ekledi… Müthiş bir zevk içindeyim… Babam ve teyzem… Üstadım’ın takdim yazısını evde babama veriyorum, babam da okuyor… Ben defalarca okuyup, ezberledim… Kafam, kâğıttaki 12/…/… diye bir TARİH’in ne olduğuna takılmasaydı… Babam’a, “Üstad durulmuş, üzerinde sanki ölüm neşesi vardı!” diyorum… Zevk ve hüzün duyguları arasında öyle eriyorum ki, ağlayacağım!..

*

Arabça, VAD’U TE’RİH-Tarih Koymak: 2118: ÇOCUK. (Sabi: Çocuk… SABİ’: Yedinci… “Çocuk” şirinin yazıldığı tarih: Şubat 1983: Hicri, Rebi-ül Ahir 1403… Rebi-ül Ahir-Kamerî aylardan 4. ay: 1114: Adil-Eş, denk, akran… Tal’a-Görmek: 114: Havk-İhata etmek... Ucam-Çekirdek: 114: Candane-Beyin… Beyin: 62: Mütefekkir Mirzabeyoğlu… Havk-İhata etmek: 114: Faliç-Muvaffak… Havk-Halka denilen yuvarlak: 706: Fikir Kahramanı)… Arnavutça, DATOJ-Tarih Koyan: 417: NECİB Fazıl Kısakürek… Süryanice, MAKTOB ZABNO-Tarih: 612: DERVİŞ MUHAMMED… Boşnak dilinde, DATUM-Tarih: 451: SALİH Mirzabeyoğlu…

*

ÇOCUK isimli şiirin bütün mısralarının ebced toplamı: 28709= 737: Birbirinin arkasına gizlenme. İltica etme, sığınma… ÜSTADIM’ın SU isimli beyti - İNSANLAR habersizken yolların verasından / GÖKLE toprak arası su şaşmaz mecrasından: 2737: ŞBİCOYTO-Süryanice, “Yedinci”… HALİD BİN VELİD-Allah Sevgilisi ile 6 veya 7. atada birleşiyor: 1736= 737: MEHDÎ Salih İzzet Erdiş. (Hazret-i Osman soyundan Mevlâna Hâlid Hazretlerinden itibaren, Üstadım ve onunla beraber “Üçışık-Abdülhakîm Arvasî” Hazretleri’nde toplu yedinci!)


Baran Dergisi 487. Sayı