LEVHA: 30 Kasım 1985… Erzincan… “Doğum yerim” diye içime doğuyor… Orada, taş kabartma figürler önünde Şerif Muammer… Sanki eski bir tarih diliminde şehir; tarihî bir şehir ve o zaman… Şerif Muammer benimle övünüyor!..

*

Süryanice, DUKAT MAVLODO-Doğum yeri: 604: İRTİA’-Düşünmek, istikbâli düşünmek… ERZİNCAN. (Erz-İncam… Erz: Kıymet. Baha, değer. Kadir ve itibar… İncam: Meydana çıkarma. Yağmur dinme… İnca’: Kurtarma, necata erdirme… İncah: İşi tamamlama. Arzu edilen şeye erme… Erzincan: Arzın canı. Takdim yazısının canı): 322: MİRZABEYOĞLU… Süryanice, AQREB-Savaşmak. (Üstadım’ın, Sakarya şiirinden: Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader / Aldırma, böyle gelmiş bu dünya, böyle gider / Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz / Sen kıvrıl ben gideyim, son Peygamber kılavuz!): 209: MASKAT-Doğum yeri. Düşülen yer.

*

MÜCESSEM-Rölyef. Suret. Kabartma. Varlığı cisimlenmiş olan: 143: MUSAHA-Kamer, Ay. Sıhhat mevzii… SALİHA-Safi gümüş. İyi, salih kimse: 143: MUSAVVİBE-Tasvib edilen, kabul edilen… NASİB-Nasbeden, bir şeyi bir şeye diken: 143: LÂHIKA-Ek, ilâve, katılan şey. Zeyl. Sonradan ilâve edilen, eklenen. (Haliç Kongre Merkezi’ndeki konferans: Adalet Mutlak’a)… İSA’-Zenginleştirme veya zenginleştirilme. Genişletme: 142: FONO-Süryanice, “Hakikat”… Arabça, HARİTA-Rölyef: 1215: DİNANK-Hintçe, “Tarih”… Süryanice, GABORO-Kahraman: 1215: RAİSE SULTAN BARRİER… Süryanice, QARDO-Bit. Zirve. Rüyâ: 216: NİSON-Süryanice, “Nisan”. (Abdülhakîm Koltuğu rüyâsını gördüğüm tarih: 12 Nisan 1988… Nison: 1176: Derviş Muhammed, büyük ebcedle)… Süryanice, BAZRO-Çekirdek: 216: DORO-Süryanice, “Yüzyıl, asır”. (Derviş Muhammed-332… Hicrî 1332: Milâdî 1913-1914… Mührün keşfi tarihi: 2014, Aralık ayının son gecesi… Mühürdeki 3 sayıları, Farsça sayılarda 4 sayısının yazılışıyla aynı; yâni 332, 442 oluyor… Hicri 1442: Milâdî 2020… Rahman Sûresi, 20. âyet: 2020: Kef harfinin ebcedi, Kürsî mertebesine işaret eder… Süryanice, Haye-Hayat: 20: Vacdo-Süryanice, “buluşmak”… İstikbâl, karşılamak!)

*

MİDHAT-Methetme, övme: 451: ŞERİF MUAMMER ERDİŞ… İSTİHFAZ-Hıfzetmek. Bir şeyin muhafazasını birisinden istemek: 451: SEYDÎ MAHMUD HAYRANÎ… MÜRTEZA-Beğenilmiş, seçilmiş: 451: SALİH Mirzabeyoğlu… AHTER-İ AHMER-Kırmızı yıldız. “Koç Burcu’nun yıldızı Merih”: 451: TAHTİM-Mühürleme, mühür basma… DAMGA-Mühür: 1055: MEHDO-Süryanice, “Tez”… Üstadım: Kâinat lisanla çerçevelendi, lisân insanla mühürlendi… FEKK-İ Mühr-Mührü açmak: 345: İMAM-I RABBANÎ-Allah Resûlü’nün “Kelâm ilminde müçtehidsin!” buyurduğu… Süryanice, QURŞACNO KAVKOB SETRO-Kayan Yıldız Sırrı. “Allah Resûlü”: 2053= 55: XOLBOO-Yakut dilinde, “Katlamak”. (Tekrar tekrar görünen)… Süryanice, QUBOLO-Bayram. (İd: Bayram. Tekrardan gelen): 55: BLOQO-Süryanice, “Buluşmak”… NECİB: 55: MEHDÎ Salih Mirzabeyoğlu.

*

Süryanice, EŞTABHAR-Övünmek: 913-914: HİCRÎ 1332. (Derviş Muhammed-332)… Sırpça, PONOSENJE-Övünme, kıvanç, iftihar: 183-“187”: ABDÜLHAKÎM-“İSLAMA MUHATAB ANLAYIŞ”
 

HADÎS
“MEKTUBUN İKRAMI MÜHRÜNDEDİR!”

 
LEVHA: Eylül 1982… (…) İş askerlikle ilgili olsa, getiren POSTACI olamaz… Sadî zarfı açınca, uçuk mavi bir kâğıtta İstanbul haritasına benzer bir harita… Zarfın üzerindeki pulun sökülmüş olması dikkatimi çekiyor… Ve oradaki mühürde, içine birdenbire doğum yılı doğuyor: 1950.

*

POSTA: 78: HAKÎM… KENZ-Hazine, define. Genc: 78: İBDA… SAD-Bir harf. Yüz sayısı: 94: İFAZA-Maksada erdirmek… MİAT-Yüz sayıları: 441: TESLİS-Üçleme… KISAKÜREK: 1441: MÜKAŞİF-Keşifte bulunan… SALİH MİRZABEYOĞLU: 1441: TAHATTÜM-Hatem. Yüzük takınmak. Ariflerin gönlüne Allah’ın koyduğu işaret… KAF-Ebcedi 100 olan harf. Ufuk. Efsanevî bir dağın ismi. Ufuk: 181: KUSTO-Topalak otu. Sahil. Suadî. Yay. Yakınlık. Kıst, hisse… SAD-KAF: 200: NESİF-İki kişi arasındaki sır… EBU SÜLEYMAN-Halid bin Velid Hazretleri ve oğlu Süleyman Hazretleri’nin, “Horoz” mânâsında bir namı: 200: Münekki-Kassar. Temizleyici.

*

RAHNÂME-Yol ve yön gösteren kâğıt: 302: KAPTAN KUSTO MÜSLÜMAN. “Noktalı harfler”… “DERVİŞ MUHAMMED-442”: 1054: DÜNYA Çapında Bir Hâdise… Hadîs: KERAMETÜ’L KİTABİ HATMÜHÜ-Mektubun ikramı mühürlenmesidir. (İkram, itibar edildiğini göstermek üzere, eskiden bu tür mektubların kuşakla bağlanıp mühürle sabitlenmesi ile ilgili): 2160: SİMYAN-Süryanice, “Hak”… Süryanice, HTİMO-Mühürlü: 446: SEMERKANDÎ. “Küçük ebcedle”. (Derviş Muhammed Semerkandî)

*

İSTANBUL: 550: ESRARENGİZ… Süryanice, LAHTO MACES-Avuç içi titremesi: 550: QAYTUNO QESO-Süryanice, “Ölüm Odası”. (Arabça, El Tıbb’uşşer’i-Adlî Tıb: 914… El Tıbb’ül Adlî-Adlî Tıbb: 187: İslâma Muhatab Anlayış)… İZALET-EL TABİ’A-Sökülmüş pul: 552: RUŞMO-Süryanice, “Mühürlü, remz, desen, plân”… SENET-EL MEVLÛD-Doğum senesi: 631: YUM FOSİQUTO-Hüküm günü… MÜSTE’NİF-Yeniden başlayan: 631: KÛRTE-Kürtçe, “Melez at”… İZZET ERDİŞ: 1983: SEYYİD Abdülhakîm Arvasî-Necib Fazıl Kısakürek… SENET-EL VİLÂDE-Doğum senesi: 1982= 983: CUBO LUMODO LİKATYUNO-Haliç Kongre Merkezi. (Lumodo-Kongre: 92: Lumodo-Konferans… Gufo-Balık ağı: 92: Anadol-u)

 *

BİN DOKUZYÜZ ELLİ-Doğum senem. (Matla’-Güneş veya yıldızların doğdukları yer, ufuktan çıktıkları yer. Yıldız ve güneşin zuhur etmesi. Edebiyatta, kaside ve gazelin kafiyeli olan ilk beyti. “Te harfi, Allah’ın Kaabid-Sıkıcı ismi, Esir mertebesi, Kamer menzillerinden Kalb’e işaret eder”: 149: Desia-Huy, tabiat, yaradılış… Süryanice, Matlo-Muamma. Hikâye. Tarih. Rüyâ. Remz. Tâhir. Fiil: 477: Cousteau-Fransızca, “Kusto”… Süryanice, Mmallut-İlim: 477: Tekno-Sanat. Marifet. Hüner. Meslek. Ustalık… Süryanice, Squto-Çocuk: 477: Melto-Fiil. “Bu dünyanın iş ve oluşlarının aslı, fiillerdir”… İzzet: 477: Melto-Süryanice, “Fiil” demektir): 1276: RMOY İDO-Süryanice, “İmza, mühür”. (Yevmiye: Conan Doyle’un bir gazetede tefrika edilen eserinin kelimesine bir altun veriyorlar. O da uzattıkça uzatıyor. İmâ ile, “fazlalıkları eksiltseniz!” diyen gazete sahibine, “kolay, ben bir tane buldum!” diyerek, isminin üstünü çiziyor… O tefrikayı alâka çekici yapan, imzası; doğduğu şahsiyeti gösteren keyfiyete dair oluşu!)
 

HAKÎM BİLİNİNCE…

 
LEVHA: 8 Kasım 1989… Göz göz yuvalara sokulmuş gibi, tabutlar… Biri taştan… Taş tabut!.. Ve üzerinde küçük tabut resimleri ve kabartmaları var… Arkeolojik araştırmaya mevzuu… Onunla ilgilenen biri, “ama Hakîm bilinmeden önce o resimler çok değildi!” diye, o resimlerin sonradan arttığını söylüyor… Galiba Kürtler, kendilerine itibar olsun diye, TABUT üzerindeki resimleri fazlalaştırmışlar!..

*

Süryanice, KİFONOYO-Taştan. (Silâm: Taş. Su. Hamd): 187: İSLÂMA MUHATAB ANLAYIŞ… Üstadım’ın, Batılı bir heykeltraştan verdiği misâlle “Ben, heykeli önümdeki mermer kütlesinin içinde farzederim ve onu mermeri yontarak ortaya çıkarırım!”… Ortaya çıkacak olan, hâliyle, şekil veren ve kendi o şekil olmayan, Derviş Muhammed’in insan tab’ına uygun suretidir: 187: RUKOB QUTNUTO-Süryanice, “Hükümet şekli”.

*

Süryanice, DUFNO TARONO-Taş tabut: 809: BERZAH-İki âlemin arası. Dünya ile âhiret arası. Perde. İki yer arasındaki geçit. Kabir. (Kabr: 302: Derviş Muhammed. “Noktasız harfler ebcedi”… Noktalı harflerle, Kaptan Kusto Müslüman: 302: Mirzabeyoğlu)… MÜSTEŞHİD-Şâhid gösteren: 809: MÜSTEŞHED-Şâhid olarak gösterilen… TETEVVÜC-Taç giyme: 809: HUZZAK-İşinin ehli olanlar, mütehassıslar, usta olanlar… DAVC-İki şeyin birbirine eğilip ulaşması: 809: DUBU’-Yapışmak.

*

Süryanice, TAYOYO SAFONO KUSTO-Müslüman Kaptan Kusto: 811: ŞARŞÎ-Söküp çıkarmak… AHİR-Sonraki, gelecek. (Ha harfi, Allah’ın Ahir ismi, Heba mertebesi, Kamer menzillerinden “Deberan-Çözen”… Hebaya misâl, hava ve sudur; suyun faziletlerinden biri, tıbbî bir gerçek olarak serdedilen, vücudun ihtiyacı olan bölgesine, diğer bölgelerinden çözme ile yardım aktarılması… Deberanın “eskiten” olması mânâlarından biri de bu; çözme olmasa, gereklinin seçilerek diğer tarafa yarar naklinin olamayacağı hakikati… Su Burçları’ndan Yengeç Burcu’nun yıldızı “Kamer-Ay”ın vücutta tesir yeri “Göğüs-Batn, karın” ve simya’da “Deberan-Çözen” safhasını temsil ediyor… Tasavvufta Güneş’in yaratıcı Allah’a ve Ay’ın Allah Sevgilisi’ne teşmil edilmesi; Ay, Kâinat’ta maddî ve ruhanî varlıkların teveccüh yeri ve Kainat bedeninde “düzenleyici” güç mevkiinde… İnsan, Allah’ın en büyük sırrı ve Allah İnsanın en büyük sırrı; İnsanî hakikat sırrı, “düzenleyici ve tertib edici” sır bu; Güneş, Ay ve Kâinat münasebetine kıyas ediniz… Batı’da, Yunan aklına vücut veren mitolojinin baş kahramanı Zeus’un Yaratıcı değil, düzenleyici bir güç olması, mitolojide Peygamberler’in –kul ve mahlûkların– Tanrılaştırılmasına bir misâl; Yunan aklına vücut veren de, mukaddes kitabların tahrifine misâl, Yahudî kültünden doğan Yunan mitolojisi!): 811: Dabt-Hıfzetmek. Cem etmek, toplamak. (Berzah: Bütün dalların birleştiği kök!)

*

ÂSAR-I ATİKA-Arkeoloji. Eski eserler. Abideler. Nişânlar. İzler. Âdetler. Öc almalar. (Müntakîm-Öc almalar: 630: Abuto Gaboro-Fikir Kahramanı… Kürtçe, Kûrte-Melez at: 631: Müste’nif-Yeniden başlayan): 1287: QARNO D’DAHBO-Altun Boynuz. “Haliç”… Süryanice, SURHOBO-Tez: 288: ZRAF-Süryanice, Saçmak. (Kamer menzillerinden “Nesre-Saçmak”; Kürsî mertebesi, Allah’ın “Şekür” ismi ve Kef harfiyle ilgili)… CÜFRE-Bir şeyin ortası. Kabir. Boşluk. Çukur. Hakikat. Sadr. (Yakut dilinde, Orto-Orta. “Merkez”: 612: Derviş Muhammed… Kabr-Çukur. Boşluk: 302: Mirzabeyoğlu… Yevmiye: “Bomboş bir devirdeyiz!”… Burçlara hisselerini veren Yaratma mahalli Atlas boşluğu tabakası, vasıflandırılamazlığı dolayısıyla “boşluk” olarak anılan bir hakikattir; bu cümleden olarak Heba mertebesi… Allah’ın Ahir ismi ve Kamer menzillerinden Deberan ile ilgili… Boğa Burcu, unsuru Toprak, tabiatı Kuru-Soğuk, türü “Sabit-Ölçü ve nisbet edilen”, yıldızı “Zühre-Bakır sembol ve müessiri”, vücutta tesir yeri “Ense, boğaz”, beden simyası’nda Katılaştırma safhası… Yerinde hakikate vücut vermek ve dondurmak da aynı cümleden!): 288: FİRAZ-Yukarı, yüksek. Çıkış, yokuş, kaldıran, yükselten, yücelten… İbn-i Abbas (R.A) rivayeti, KERAMETÜ’L KİTABİ HATMÜHÜ-Mektubun ikramı, mühürlenmesidir: 2160= 1161: SFİQO-Bomboş…  “KAPTAN Kusto Müslüman-Dünya Çapında Bir Hâdise” takdimi ve DERVİŞ Muhammed 332 (442) mührü… MÜHÜRDAR-Mührü basan, damga vuran: 450: MURTEZA-Beğenilmiş. Seçilmiş. Makbul. Rağbet edilen. Hazret-i Ali’nin bir lâkabı… AHMED-İ FARUKÎ-İmâm-ı Rabbanî: 450: ABDÜLHAKÎM. “Büyük ebcedle”.

*

TABUT: Kova… DELV-Kova: 40: DEVL-Devlet… EZKİYA-Saf, temiz. Hâlis. (Kürtçe, Ezkiye: Ben Kimim?): 40: HUYODO-Süryanice, “Vahdet”… Süryanice, SİTLO-Kova. (Rüyâ’da gelen mânâ; Muhib Efendi, Üstadım’a “Nuru kalbinden kova ile çek!” diyor): 506: NAKŞBEND… VAKT-Yağmur suyunun biriktiği yer: 506: ERDİŞ.


Baran Dergisi 432. Sayı