LEVHA: 21 Nisan 1986… Zeyn-ab (Nesibe) bana, “Yaz! 21 defa… Hem şehid mi ne olursun?” diyor… Bunu söylerken uzattığı, bir boşanma kâğıdı… Sonra Sabriye Hanım’a dönüyor!..

*

21 ZBATO-Yirmi bir defa. (Zbato-Kez, defa: 1416: Terviz-Bir yeri çayır çimen yapma. “Rüyâ. Rûya”… Necib Fazıl Kısakürek: 1417: Müşaabe-Ölmek, vefat etmek. Uzaklaşmak… Alt başlığı “Necib Fazıl’dan Abdülhakîm Arvasî”ye olan “Kökler” isimli eserimden, Dedi ki: Bu âlemde, biri size ve diğeri bedene olmak üzere iki ilgimiz vardır. Allah’ın inayetiyle her şeyden sıyrılıp tecerrüd ve birlik âlemi yüz gösterdiği zaman, bedene olan ilgim de sizin olacaktır!): 1743: DERVİŞ MUHAMMED SEMERKANDİ-442 mührü. “En büyük ebcedle”. (Kısakürek: 1441= 442: Salih Mirzabeyoğlu)… CÜLZA-Sağlam deve. “Sağlam nefs, suda yüzenler, gemiler, imânlı olanlar, mübarek yıldızlar”: 743: MÜSABİR-Devam edici, devam edenler… Süryanice, FANTURA-Gemi. (İctisar-Cüret ve cesaret göstermek. Çölü aşıp gitmek. Denizde gemilerin geçip gitmesi): 743: KİFO DA’TLAFSONE-Süryanice, “Satranç Taşı”. (Büyük Doğu’nun bastığı ve “İmân ve İslâm Atlası”nda mevcut, Satranc-ı Urefa hatırda… Satranc-ı Urefa’nın 100 Karesi’nin Toplam Ebcedi: 48625= 48751: Derviş Muhammed-442 mührü… 673 + 126=  799: İzzet Mirzabeyoğlu… Satranc-ı Urefa’nın 82. Karesi, Azet-Ceylân Yavrusu. “Ceylân gözü hatırda”: 477: İzzet)… MANZUR-U NAZAR-I PİRAN-I KİRAM-Keremli Pirlerin Nazarlarına Görünen. “Abdülhakîm Arvasî Üçışık”: 2777: DERVİŞ MUHAMMED SEMERKANDİ. “Büyük ebcedle”.

*

Süryanice, KTOBO D’DULOLO-Talaknâme. Boşanma kâğıdı: 598: MÜSTASVİB-Doğru sayan, makbul gören… BEYAN-İzâh. Anlatma. Açıklama. Açık söyleme. Rüyâ tâbiri. (Beyn-Ara. Arasında. Aralık. İki şeyin arası. İki şeyin ortası. Firkat. Ayrılık. Burnu ve ayakları uzun karga. “Hilâl. Hazine. Çocuk”: 62: Mehdî… Üstadım’dan: Bu ne hazin mesafe iki ten arasında / Bir hâli anlatanla dinleyen arasında… Kökler’den, Dedi ki: Senelerce sıdk ve inkisar ile en iyi hizmetlerde bulunan, hususi teveccühler ve şaşırtıcı hâller gören, yetişeceği makamlara yetişen ve talebe yetiştirmek için icazet de alan büyüklerden biri, fakrinin çokluğundan ve şeyhine olan aşırı bağlılığından bu emre kendini uyduramadı. Ve emirlerine uymak için de bir kişiye zikir tâlim eyledi, onlardan bu hususta kendisini mazur görmeleri için yalvardı; onun, kendisine bağlılık hususunda doğru ve haklı bulunup, özrü kabul edildi): 63: İNCAH-İşi tamamlama, işi bitirme. İsteğe erme.

*

TALAK-NAME-Boşanma Kağıdı. Hükümdar fermanı. “İcâz”: 236: NUSUS-Nasslar. (Hadisle bildirildiğine göre, kocası ölmüş bir kadının iddet müddeti içinde sürüneceği tek koku, “Kust” otudur… Rahman Sûresi’nin 19-20. âyetleri: “Meâl: Allah, kabaran iki denizi salmış birbirlerine kavuşuyorlar /… aralarında birleşmelerine engel bir perde, bir mania var”… Bir şeyin diğerine sirayet ve nüfuzu, sirayet ve nüfuz eden şeyin, sirayet ve nüfuz ettiği şeyle perdelenmesidir… Rahman Sûresi, 19-20. âyetleri: 3166: Derviş Muhammed-332 mührü, büyük ebcedle)
 

GÜNÜN ŞARKISI
(DERVİŞ MUHAMMED)

 
LEVHA: (……….) Beyaz bir at üzerinde, benim birkaç metre uzağımda ve bana dönük bir sahabiyi görüyorum; içime “Musa Anter” ismi doğuyor… Tebessüm ediyor!..

*

Kıpçak dilinde, SİNEK-Levha: 141: MEN ENE?-Ben Kimim?.. KANKEN-Madenci: 141: LIKVE-Kova. Tez yüklü olan deve. Birleşme evvelinde yüklü deve… Fransızca, TRADITIONS-İrfan. Bilmeyi bilmek; fıtr-i tefekkür istidadı görülen. İlm-i Ledün. İlm-i Rabbaniye: 1141: ŞRİHUTO B’TAQİNUTO ŞUHODO-İfrat Hâlde Tecrid… LÜKYA-Birbirini görme: 141: KALI-Kıpçak dilinde, “Muvafık, uygun”… Süryanice, BASHKİM-Birleşme: 141: NSAL-Süryanice, “Dökmek”. (Çerkez dilinde, Jİ-Rüzgâr. Pîr. “Mavera dede, ezel”: 1017: Nderron Nendet-Arnavutça, “Dökme”… Boşnak dilinde, Pretociti-Dökme: 1036= 37: Ezel… Süryanice, Zarco-Çekirdek: 217: Rüya-Hadîs: “Rüyalar, Allah’ın insana uykuda söylediği sözlerdir!”… Sıddikûn-Sadıklar. Sadık’ın çoğulu. Rüya meleğinin ismi. “Levh-i Mahfuzda yazılı olanları, Allah’ın izni ile nasibi olanlara açık veya mecazla yansıtan!”; tâbiri gerek: 260: Lebo D’zarco-Süryanice, “Çekirdek”… Fiil Cini: 3243: Derviş Muhammed-Selase Miat İsna ve Selasun; Derviş Muhammed-332 mührü… Cin: Gizli. Gizli varlıklar. Gizlilikler. Ruhanî varlıklar… Malûm “Nefs” sahibi ve İlâhî teklife muhatab sorumlu ateşin yapıldığı ateşten yaratılmış varlıklar da, ateşin yapıldığı ateşin –yâni Nar’ın– bir Nur nevi olmasıyla, “ruhanî” tâbirine girer. Nefs, ruhtan bir lâtifedir ki, lâtif cisimde görünen; Allah Sevgilisinden sonra, Levh-i Mahfuz’dan hırsızlama ve yalan yanlış katarak duyuran şerlileri bakımından, Cinlerin buraya yaklaşmaları yasaklanmıştır… Fiil Cini: Gizli Fiil… Fiil: Müessirin tesiri. Amel, iş. Zamana ve hâdiseye delâlet eden kelime… Netice olarak, “Fiil Cini” tâbiri, “Gizli müessir” mânâsında… Lâtince, Transformace-Kalb: 2243: Yatiruto B’taqinuto Şuhodo-Süryanice, “İfrat Hâlde Tecrid”. Asgaran; kalb ve dil… Aynı ebcedle, Kalakay: Gönül darlığı. Can sıkıntısı. Kararsızlık. Zahmet. Meşakkat. Korku ifâde eden bir nida… Te harfi, Allah’ın “Kaabid-Kısan, kısıcı, sıkıcı, kısaltıcı” ismi, Esir mertebesi, Kamer menzillerinden Kalbe işaret eder… Levha: 12 Ocak 1990… Biri arkadan boynuma kolunu dolamış… Uyanıyorum ama, bir türlü yataktan kalkamıyorum… Şuurum yerinde… Elini ısırıyorum, parmağını ısırıyorum ama, nafile… Görünmez bir mahluk… Isırırken, acaba hayâl veya rüyâ olmasın diye dişlerimle yokluyorum; hayır, bayağı birini ısırıyorum… Bunun üzerine ona, “Sen cin misin?” diye soruyorum… “Evet! Fiil ciniyim!” diyor!)

*

SAHABÎ MUSA ANTER. (Sahabî-Sahib olanlar. Sahib çıkanlar: 1106: İstihdam-Bir hizmette kullanmak. Hizmete almak. Birçok mânâsı olan bir kelimenin her mânâsına muvafık kelime söylemek… Süryanice, Antar-Dökmek. “Anter; gök sinek”: 1651: Hayâl. Rüyâ… Süryanice, Antar Mezto-Kıl dökmek: 1106: Hablullah-Allah’ın İpi… Miv: Kıl… Mive: Meyve… Süryanice, Zarco-Çekirdek: 217: Rüyâ… Arnavutça, Ko?-Kim?: 106: Enigme-Fransızca, “Bilmece”… Mus-Müz. Pırıltı. Bıçak, derin duyuş, derin düşünce, derin kesen: 106: Mos-Lâtince, “Ahlâk”… Üstadım: “Sahabîlerden başka bir örnek tanımaksızın…”; hedef gaye… İbranice, Yofi-Harika: 106: Yofi-Güzellik; doğrunun olmadığı yerde “bediî-güzellik eseri” de yoktur!): 874: İBDA’-Birisine kâr tamamen kendisine âit olmak üzere sermaye vermek… Süryanice, TASGORO-Arz. (Arz: Erz. Mehd. Beşik. Yeryüzü. Dünya. İnsanın maddi ve manevî gıdalandığı, hak ettiğini aldığı ve alacağı, kendi varlığı için zorunlu olan Berzah Âlemi’nin misâli olduğu için, “Misal-i Berzah” diye de anılır. “Bu âlemin aslı olan iş ve fiiller, Allah’ın fiillerinin gölgesi gibidir!”… Mevlâna Halid Hazretleri: “Bu dünya, bir insanın takvaya erebileceği şekilde yaratılmıştır!; aslı İslâm olan… Arz: Bir büyüğe bir şeyi hürmetle vermek. Bir işi büyüğüne hürmetle anlatmak. İzâh etmek. Takdim etmek. Bir şeyin birden, âniden zuhur etmesi. Bir şeyin uzunluk mukabili, genişliği): 874: QELEYTO D’BET GAZO-Süryanice, “Hazine Odası”… Süryanice; ŞAMŞORO CBODO-Fiil Cini: 874: AZD-Destek. Kuvvet. Kudret. Kolun dirsek üstü kısmı… Süryanice, ESTATYUNO-Merkez: 874: MEŞTALMONO-Süryanice, “Hazır”… Süryanice, MEŞTALMONO-Mükemmel: 874: MAŞLOMO QAZORO KUSTO-Süryanice, “Kaptan Kusto Müslüman / Dünya Çapında Bir Hâdise”

*

Arnavuçta, QİME NDERRON NENDET-Kıl dökmek. “Meyve silkelemek”. (Süryanice, İlon Haye-Hayat Ağacı: 111: Sahabî-Sahabe… Sehabî-Bulut ile alâkalı: 81: Naki-Dökmek… İbranice, Kina-Bit: 81: Kina-İsimlendirmek… Süryanice, İzlak Meno-Kıl dökmek. “Meyve silkelemek”: 137: Besmele… Süleyman Mahzumoğulları-Sahabî: 1136= 137: Cayno D’cuzaylo-Süryanice, “Ceylân Gözü”… Süryanice, Zlak Meno-Kıl dökmek: 137: El-Müstakbel El-İslâm; İstikbâl İslâmındır. “Üstadım’ın bana hazırlattığı eserin ismi”… Süryanice, Kul-Bütün. Küll: 1136: Kul-“De, bildir!” mânâsında… Arnavutça, Kale-At. Hayl. Kuvvet. “Kale, dedi ki”: 1136: Black-İngilizce, “Siyah”. Ululuk rengidir; Zühal yıldızı ile ilgili ve Allah’ın “Kayyum-Bütün varlığın kendisiyle ayak durduğu” ismi nurundandır… Lâtince, Opinatus: 536: Seyyid Abdülhakîm Arvasî… Süryanice, Ruhco-Çeyrek: 217: Rüya-Uykuda görülen suretler… İbranice, Est Pri-Meyve ağacı: 673: Est Pîr-Uzun Ayaklı. Pîr. “Hızlı yürüyen pîr”… Mehdî Derviş Muhammed: 1673: Surjet-Fransızca, “İki kumaş parçasını birleştiren dikiş”. İki şey arasına sıkıştırılan; Hilâl… Rahman Sûresi 19-20 ve Furkan Sûresi 53. âyetleri hatırda… Hollanda dilinde, Kwart-Çeyrek. “Dörtte bir”: 706: Sevr-Öküz. Boğa. Boğa Burcu; unsuru toprak… Rüyâ Tâbir Etmek: 673: Tecris-Doğru Fikirli Etmek… Fikir Kahramanı: 706: Aktör-Temsil eden. Aksiyon): 78: SHİ-Arnavutça, “Yağmur”. Rahmet… HAKÎM: 78: İBDA’-Benzersiz yaratıcı. Benzersiz bir şey icâd etme… HİKEMÎ-Hikmetli. Hikmete dair ve müteallik: 78: RONUYOTO-İdeolocya. (Fikirler âleminden tutarlı bir bütün hâlinde, İslâma Muhatab Anlayış ruh ve usûlüyle demetlenen)… Süryanice, DUVONO-Kol: 78: MALAĞA-Süryanice, “Melek”. Fe harfi, Allah’ın “Kaviyy-Kuvvetli” ismi, Melekler mertebesi, Kamer menzillerinden “Ahbiyye-Kıldan çadırlar; çoğulu Hibe” ile ilgilidir. (Seyyid Abdülhakîm Arvasi: 566: Maunet-Allah’ın salih kullarına imdadı, inayeti. Azık. Yol yiyeceği… Süruş-Melek: 566: Fürfür-Semiz, besili koç… Mu’ti-Tam teslim, tam tâbi. Allah’ın “Teslim olunan” mânâsında 99 güzel isminden biri: 129: Salih… Ey Çocuk!- “Eyyüh-el Veled!”: 129: Lâtif-Cismanî olmayan. Hoş, güzel, ince… Be harfi, Allah’ın Lâtif ismi, “Cinler-Gizliler. Gizli varlıklar. Gizlilikler” mertebesi, Kamer menzillerinden “Mukaddem min-ed delal”le ilgili; Takdimle… Rüyâ’da Üstadım’a, Süryanice’de bir kelimenin her harfinin bir mânâsı olmasına nazaran, “Necib”deki Cim harfini soruyorum; “Cim, Mim’dir!” diyor… Da’va Cetveli’nde, Mim harfi, Allah’ın “Malik” ismine işaret eder ve sayı değeri: 90: Sad harfinin ebcedi; bu harf, Allah’ın “Mümit-Ölümü Yaratan” ismi, Toprak mertebesi, Kamer menzillerinden “Belde” ile ilgilidir… Sad: 100 sayısı… Boşnak dilinde, Musica-Sinek. Anter: 120: İncino-Lâtince, “Şarkı söylemek, şarkı söyletmek”. Ses, savt, ahenk, Kürsî mertebesinden gelir… Süryanice, Zmirto Yavmonoyto-Günün Şarkısı: 4299: Derviş Muhammed. “En büyük ebcedle”… Miat-Yüz sayıları: 442: Tamga-Moğolca, “Damga. Mühür”… Süryanice, Hazyuto-Hayal: 442: Kohe Ardhshame-Arnavutça, “İstikbal İslâmındır”… Derviş Muhammed-442: 1053: Derviş Muhammed Mührü… Lâtince, Alopecia-Saç dökülmesi. “Saç: 64: Mehdiyye-Mehdiye âit ve müteallik. Hediye, armağan”: 54: Demco-Süryanice, “Gözyaşı”… Re harfi, Allah’ın “Musavvir-Suret veren” ismi, 5. Sema mertebesi, Kamer menzillerinden “Gafr-Duaya, affa” işaret eder… Arnavutça, Gaffure: Yengeç… Süryanice, Sriko Zabno-Bomboş Devir. “Allah’ın yaratması. Fetih Devri”: 442: Taem-Süryanice, “İkiz Doğurmak”… Yevmiye: “Bomboş bir devirdeyiz, bomboş!”… Kısakürek: 1441= 442: Salih Mirzabeyoğlu… Üstadım’ın “Mukayese” isimli Noktalaması: Çıbanımız çok derin, işletemez yakılar / Nerde bizim şarkımız, nerde öbür şarkılar!)

*

DERVİŞ MUHAMMED Arvasî: 890: FUTURS İSLÂM-Lâtince, “İstikbâl İslâm”… MUMZA-İmza edilmiş olan. “Efendi Hazretleri, Üstadım’ın bir Tarih muhasebesi yazısını, şöyle takdir ediyor ve imzalıyor: Altunla yazılacak yazı”: 1889: AREŞQOYO FRİŞO QUTNUTO-Süryanice, “Başyücelik Devleti”… DERVİŞ MUHAMMED Kısakürek: 1053: DÜNYA Çapında Bir Hâdise… Süryanice, GABEN-Özleşmek: 1054: DERVİŞ Muhammed-442 mührü… DERVİŞ MUHAMMED Mirzabeyoğlu: 944: DERVİŞ MUHAMMED-332 mührü… Süryanice, TAFNĞUTO-Hakikat: 1943: TO TAKE FLAG-İngilizce, “Bayrak Çekmek”.
 

HUKUK EDEBİYATI
(DERVİŞ MUHAMMED MİRZABEYOĞLU)

 
LEVHA: 31 Ekim 2016… (…) Sonra genç aradan çekilince, Kumandan’ın yüzünü görüyorum. Traş olmuş, sakal ve bıyıklarını tamamen kesmiş. Favorileri biraz uzun. Saçları kıvırcık ve siyah-beyaz karışık… Sanki banyodan yeni çıkmış gibi üzerinde değişik bir bornoz var. Havuzda yüzmüş de olabilir diye düşünüyorum. Bu Kumandan, Kumandan’a simaen hiç benzemiyor. Burnu düz, ucu ağzına doğru hızla eğiliyor. Gözler küçük ve kısık. Dudaklar ince. Demek o sakalın altında Kumandan’ın yüzü aslında böyleymiş diye düşünüyorum. Çok ilgimi çekiyor. Ama görüntüsü ne olursa olsun, bu Kumandan. Hemen elini öpmeye davranıyorum. Rahatça öptürüyor. Şaşırıyorum. Elleri hala ıslak… Yazlığa gideceği için heyecanlı olduğu gibi bir his var içimde! —(Abdullah Kiracı)

*

SAKAL: 1630: SEKAL-Misafir. İns ve cinnin bir ünvanı… HALK-Traş etmek. Boğaz. “Can”. (Halk-İnsan topluluğu. Yaratmak. İcâd. İbda’. İnşa. Benzeri olmayan bir şeyi İbda’ eylemek: 630: Abuto Gaboro-Süryanice, “Fikir Kahramanı”… Aktör-Temsil eden. Oyuncu: 630: Uskladivati-Arnavutça, Ayarlamak): 631: HUKUK EDEBİYATI-Alt başlığı, “Nizam ve İdare Ruhu” olan eserimin ismi”… DERVİŞ MUHAMMED-332 mührü. “En büyük ebcedle”. (Mirzabeyoğlu: 332: Kaptan Kust): 4631: RAHMAN SÛRESİ’nin 19. ayeti. “Noktalı harflerle”… KAFTAN-Ekseriya taltif için giydirilen üstlük elbise. Hil’at. Esvab: 631: MEHDÎ MUHAMMED THUMOYO-Mehdî Muhammed Hâlid.

*

Süryanice, SACRO ZNAG-Saç dökülmesi. “Sır dökülmesi”: 329: MÜFRİT-İfrat eden. Mübalâgalı. “İnce eleyip, sık dokuyan”… KEŞT-Soymak. Keşfetmek. Yüzden perdeyi kaldırmak: 329: BİZİŞK-Tabib, doktor… ERBAUN-Kırk Sayısı. (Süryanice, Arbcin-Kırk: 266: Süver-Sûreler… Süryanice, Arbcinoyo-Kırkıncı: 308: Arvasî… Büyük Doğu’nun 40. Senesi, 1983… Seyyid Abdülhakîm Arvasî + Necib Fazıl Kısakürek: 1983: İzzet Erdiş): 329: SACRO MEHDÎ-Mehdî Saçı. “Mehdî Sırrı”… Aynı ebcedle, Süryanice, ŞEKBO: “Bit”. (Lâtince, Opinatio-Hayal. “Rüya”: 485: Ebubekir Muhammed bin Ali-Muhyiddin-i Arabî-Benim için, “Bit hakkında en çok yazan odur!” yazısı hatırlanmalı!)… ŞİAR-İz, belirti, işaret, nişan, ayırt edici iyi âdet. Üstünlük veren işaret. İnsanın gömleği. Ölüm. Kıllar: 1570: Şİ’R-ŞİİR. “Şiir idrakı”… RESULULLAH Efendimizin doğumu: 571: SİSTEM-Ezelden.

*

MÜJGAN-I PÎR- Pir kirpiği. (Pir: 212: Rubac-Boşnak dilinde, “Mendil”. Destar-çe… Mehdî Derviş Muhammed-Allah Sevgilisi: 673: Est Pri-Lâtince, “Meyve Ağacı”… Müjgan-Kirpik: 1105: Sahabî): 1317: SULUERİ-Gürcü dilinde, “Canlı, hareketli; görüş ve fikirle dolu”… Süryanice, ŞUQO-Pazar: 317: SVEMİR-Arnavutça, “Kainat”… HADUŞ-Pire. Sinek. Anter, gök sinek. “Antar, kıl döken”: 2318: TARDACESRO QENYONE ZCURO NOS-O DMİRO ŞUDOCO-Süryanice, “12 sığır yavrusundan biri, mucize beyanıdır!”… BORNOZ-Başlıklı ve kollu hamam havlusu. “Suyu emen”. (Havlu: 50: Küll-Bütün, hepsi. Cüzlerden meydana gelen): 271: SEYYARE-Otomobil, zat-ül hareke. Bir yerde durmayıp yer değiştiren. Gökte veya güneş etrafında dönen yıldız. Kervan. Kafile… SARÎ-Sirayet eden, bulaşan. Genişleyip başkasına da geçmeye müsait olan. (Sarî: Gemici… Nutî-Gemici. Gemi Kaptanı: 466: Üstad- Necib Fazıl Kısakürek… Esteh-Çekirdek: 1466: Mehdî Muhammed Mirzabeyoğlu)

*

MÜTECA’İD-ÜL EŞ’AR-Saçları kıvırcık olan. (Eş’ar-Kılı çok olan kimse. En iyi şâir. Şiirler, manzum ve güzel yazılar… Şiir idrakı): 1119: DUMU’-Gözyaşları. Derin duyuştan gelen... KÜLALE-Çiçek demeti. Küll hâlinde zahir, zâhir küllü. Kıvırcık saç. Saç buklesi. (Gayn harfi, Allah’ın Zahir ismi, Küll-i Cisim mertebesi, Kamer menzillerinden “Re’su’l Cevza-Kendi kararıyla hareket eden İkizler”e işaret eder; bu menzilin Arabça ismi “Hen’a-Devenin boynunun altına konulan işaret”… Cevza-İkizler Burcu, unsuru Hava, tabiatı Sıcak ve Nemli, türü Birleşik, yıldızı Utarid, vücutta tesir yeri “Akciğer-Kollar”, cinsiyeti Erkek, simya’da Sabitleme safhası… Re’sen Hareket ve Kollar deyince, onların vücud birliğinde Bir oluşlarına dikkat; ve “Armchair-Kollu Sandalye, Koltuk” ilgisine. “Abdülhakîm Koltuğu”na… Levha: 22 Aralık 1991… Bir yabancı turist kız… “Ğ” harfini soruyor… Ona, bu harfin “g” gibi bir harfle karıştırıldığını söylüyorum… Sonra o kız, sinema salonu gibi bir yerde ve seyirciler arasında İlâhiler söylemeye başlıyor, hisleniyorum… Sonra, ayrı bir bölmeye gidiyorum. Almanya’dan gelmiş olanların topluluğunda, türkü söylüyorum… Gayn harfinin ebcedi: 1000: Elf, “bin şeyle ünsiyet eden” demek… Kef-Gef harfi, ebcedi: 20: Rüyâ’da gelen, Üstadım’ın “20 Sene Beraber” isimli eseri; aslında 10 cilt olması planlanmış… Beraberliğe kesintisizlik veren, Kef; Allah’ın “Şekûr-Şükürleri kabul eden” ismi, Kürsi mertebesi, Kamer menzillerinden “Nesre; Yazma, saçma, zahir etme”ye işaret eder!): 86: NUL-Kuş gagası. Burun. Nul, Yakutça’da “Sıfır” demek. (Üstadım’ın, vefat ettiği gece gördüğüm rüya; Kuş gagasının bir ân yoğunluğunda dudağa benzerliği, topluluktan işaret”tir, diye bir yazı… İnce Dudak: 184: Abdülhakîm-Hakîm Allah’ın kulu, Hakîm Resûlü’nün kulu, Hakîm “Üçışık” kulu, yetiştiricim Hakîm Üstadım’ın dostu-Aradığı genç… Hatm: Kuş gagası. Burun. Tamam etmek. Mühür)

*

HAVAS-Çukur ve kısık gözlü. (Havass: Hasse. 5 duygu… Havass-ı Bâtına: Kalbe bağlı beş duygu; Hissi Müşterek. “Hayal kuvveti”. Müdrik. “Akıl”. Vehim. “Vahime”. Hafıza, mutasarrıfa. “Meydana getirici hayal kuvveti”… Havâss-Hassa’nın çoğulu. Hâslar. Hassâlar. Keyfiyetler. Hususlar. Muteber zâtlar, münevverler, aydınlar. Zenginler sınıfı. Evliyâullah. Mânevi tesir için okunan dualar): 696: SURET-Suret olmadan manalar tecelliye gelmez. Bu cümledeki ses ve harflerden başlayarak, ne neye göre suret, anla… HAFİYE-İnsan bedeninde gizli olan can. Gizli. Mestur: 696: FİKİR KAHRAMAN(I)

*

ISLAK EL: 254: BAYRAM… Lâtince, UMİDO MANUS-Islakça El: 222: ABZORO-Süryanice, “Rakkas, sarkaç, vesika, sened, belge… Arnavutça, RİZE-Havlu. Mendil. (Destar-çe-“Mendil”: 673: Mehdi Derviş Muhammed… Tecris-Doğru fikirli etmek: 1672: Şabolo Mraymo Uhdono-Süryanice, Başyücelik Devleti)
 

FIRSAT
(ŞATRANC-I UREFA’DAN)

 
Şatranc-ı Urefa’nın 24. Kabı, FURSAT-Fırsat. İmkân. Nöbet. (Hadîs: Ey Ebu Hüreyre! Her amel mizanda tartılabilir, ancak “La İlâhe İllallah kelimesi hariç. Muhakkak sadık olarak onu söyleyenin mizanının bir kefesine Kelime-i Tevhid, diğer kefesine de yerler ve gökler konulsa elbette Kelime-i Tevhid ağır gelir!” … Günahların affı hususunda da, aynı ölçü rahmeti… “Lâ İlâhe İllallah Muhammedun Resûlullah” Kelime-i Tevhidinde de 24 harf var; bu tevafuklar içinde, Şatranc-ı Urefa’nın 24. Kabı, Fırsat… Hediye-Armağan: 24: Ehad-Tek, yalnız. Birlere âit): 777: MİBZELE-Her gün giyilen kaftan… Büyük ebcedle, DERVİŞ MUHAMMED SEMERKANDİ: 2777: MANZUR-U Nazar-ı Piran-ı Kiram. “Seyyid Abdülhakîm Arvasî”… Süryanice, TUKOS ŞULTONUTO-Sistem: 1776= 777: BUKNO MCALYO FULUTİYA-Süryanice, “Başyücelik Devleti”

*

FIRSAT: 770: ASR-Muttali olmak; haberli ve bilgili olmak, vakıf olmak - derk etmek, meseleye meselenin istediği yükseklikten gözcülük etmek… Süryanice, ŞRİHUTO B’QUYOMO MBARYUTO-İfrat hâlde tecrid - Kılı kırk yarma: 770: TASARRUF-Teshir etme. Sahib olmak. İdare ve kullanma hakkı. Birşeye karışıp müdahale etmek… Süryanice, MASBRONUTO: Düşünce: 1770: TRAQLİNO CNODO-Süryanice, “Ölüm Odası”.

*

İngilizce, OPPORTUNITY-Fırsat: 1092: MUHAMMED-Allah Sevgilisi’nin tuğra ismi… Süryanice “Kimler?”: 92: SUVOHO-Süryanice, “Rağbet”… İngilizce, SEAL-Mühür: 92: KÜÜS-Yakut dilinde, “Kuvvet” … Fransızca, LANGUE-Lisan: 92: GUFO-Süryanice, “Balık Ağı”… Süryanice, FOGO-Kavşak noktası: 1092: HOGOROYO QUBARNİTİ KUSTO-Süryanice, “Kaptan Kusto Müslüman”… İbranice, KİVUN-İstikamet: 1092: SEYYİD Abdülhakîm Arvasî + SEYYİD Fehim Arvasî… İbranice, AFUDO-Hırka: 92: ANADOL-U… Akad dilinde, UMUM-Gün: 92: EMEN-Kıpçak dilinde, “Zahmet çekmek, emek vermek. Süt anası. İlâç alan. Kuvvetlendiren”.

*

Boşnak dilinde, PRİGODA-Fırsat: 1223: İKRA-Kiraya verme… ALAK Sûresi’nde, Kur’an’ın ilk ayeti, İKRA’-“Oku!” diye emretmek. Selam göndermek. Okutmak. Yakîn gelmek. Ziyaret istemek: 1302: SABRÎ-Sabretmek… ÜSTADIM’dan: “Sabrın sonu selâmet / Sabır hayra alâmet / Belâ sana kahretsin / Sen belâya selâm et // Felâh mı, onda felâh / Silâh mı onda silâh / Sen de kim oluyorsun? / Asıl sabreden Allah // Sabır, incecik sırat / Murat içinde murat / Sabır Hakka tevekkül / Sabır Hakka itimad // Sabırla pişer koruk / Yerle bir olur doruk / Sabır, sabır ve sabır / İşte Kur’ân’da buyruk // Bir sır ki âşikâre / Avcı yenik şikâre / Yalnız yalnız sabırda / Çaresizliğe çare!”… Ve, KAPTAN KUSTO MÜSLÜMAN. “Noktalı harfler”: 302: DERVİŞ MUHAMMED. “Noktasız harfler”… MURANE-Karıncavari, karınca gibi: 1302: ZERRAT-Zerreler, moleküller… BASİR-Basiret sahibi, kalb gözü ile gören. İz süren kelb: 302: EFKÂR-Fikirler, düşünceler… Süryanice, ŞECO-Denizi yararak giden gemi: 302: MİRZABEYOĞLU… Ve 63 yaşımda lütfetti Allah; bendeymiş meğer Üstadım’a âit rüyânın mührü… MASAR-Vermek, teslim etmek: 302: REKA-İbranice, “Arka plan”… Takdim yazımın alt başlığı, DÜNYA ÇAPINDA BİR HÂDİSE: 1053= 54: DERVİŞ MUHAMMED-332 mührü. (Bütün hayatımın, geçtiğim yolların, davamın, teyidi… Erdiş: 506: Selase Işk-Üç Işık)… Arnavutça, RAST İ VOLİTSHEM-Fırsat. Uygun ân: 810: MUTASARRIF-Tasarruf hakkı olan. “Gerektiği yerde gerekeni yapan”… Süryanice, ŞLİTO D’MUHO-Beyin Zarı: 1810: TAYOYO ŞAFONO KUSTO-Süryanice, “Kaptan Kusto Müslüman”… DAR-ÜS SALTANAT-İstanbul. “Rumî. Şâmi”: 810: SFAR YAVMUTO-Süryanice, “Tarihî Hâdiseler”.


Baran Dergisi 513. Sayı