Amerika, Golan Tepeleri kararını niçin bu zamanlamayla yaptı? Maksadı nedir?
Ben bunun birkaç faktörü olduğunu düşünüyorum. Birincisi Amerika’nın iç siyasetiyle ilgili. Özellikle son dönemde Trump, İsrail lobileriyle çok yakın çalışmaya başladı. Yine kendi kadrolarından, Başkan Yardımcısı Pence, Dış İşleri Bakanı Pompeo ve ulusal güvenlik danışmanı gibi isimlerin de çok sert şekilde Evanjelik isimler oldukları görülüyor. Bunlar bir şekilde İsrail’i destekleme konusunda ideolojik bir yatkınlığa sahipler. Adeta burada bir Evanjelik Siyonizm’den bahsedebiliriz. Bu bağlamda bunlar, Trump’ı etkileyen faktörler olarak ön plana çıkıyorlar. Bir yandan İsrail lobilerinin, bir yandan da Evanjeliklerin desteğini alma çabası... Ve tabii özellikle kendi damadının etkisini de unutmamak gerekiyor. Kushner Siyonist bir isim. Trump’ın Ortadoğu ile ilgili politikalarında etkili olan isimlerden bir tanesi. Bu üç faktör bir araya geldiğine Amerika’nın iç siyasetinde Trump’ı İsrail’in lehinde hareket etmeye itiyor.
Elbette daha önemlisi, İsrail’de gerçekleşecek seçimler. Nisan ayının ilk haftası İsrail’de parlamento seçimleri olacak ve bu bağlamda Netanyahu’yu desteklemek adına Trump’ın konjonktür gereği böyle bir adım attığını da düşünebiliriz. Netanyahu çeşitli yolsuzluk ithamlarıyla karşı karşıya ve yıpranmış bir isim. İsrail iç kamuoyunda zor günler geçiriyor. Onu destekleyebilmek adına Trump’ın böyle bir karar almış olma ihtimali var diye düşünüyorum.  

Netanyahu’nun yerinde başka birisi olsa, İsrail’de böyle bir iktidar değişikliği Amerikan politikasında bir şey fark ettirir mi? Yahut başka birisi gelmiş olsa İsrail için bir şey fark eder mi?
Tabii İsrail’in iç siyasî dinamiklerinde şahin isimler olduğu gibi güvercin isimler de var. Netanyahu, İsrail’in kendi içinde dahi şahin isimlerden birisi, daha savaş taraftarı. Yolsuzluklarla çok yıprandığı için Gazze’ye saldırı gerçekleştirerek, Suriye’de adım atarak, Golan gibi kararlarla elini güçlendirmeye çalışıyor. Büyük resimde çok bir şey değişmiyor aslında.

Bir de şunun altını çizmek gerekiyor: Trump, Suriye’den çekilme kararı aldığında, bu en fazla, İsrail’i etkileyecek bir karar olarak ön plana çıktı. Çünkü İsrail’in temel politikasında, Amerikan askerlerinin Suriye’de kalması, İsrail’in çıkarları açısından önemli bir etken olarak görülüyor. İsrail burada hem Arap ülkelerine karşı, hem İran’a karşı, hem de Türkiye’ye karşı Amerikan askerlerinin varlığını önemli görüyor. Bu bağlamda Trump’ın çekilme kararı sonrası, “İsrail’e acaba ne vaad edildi? ABD İsrail’i nasıl teskin etti?” soruları akla geliyor. Çünkü Netanyahu, çok sert bir şekilde karşı çıkmadı sürece. Bu bağlamda belki Trump, Netanyahu’ya Golan konusunda çeşitli sözler vermiş olabilir. Amerika’nın, İsrail’in Golan Tepeleri’ni işgalini meşrulaştıracak kararlar almış olması da bu şekilde değerlendirilebilir.

Türkiye’nin gerçekleştirmeyi beklediği bir Kuzey Suriye operasyonu var, bu operasyon gerçekleşecek mi?
Burada temel mesele Amerika ile yürütülen görüşmeler. Şu anda teknik heyetler doğrudan müzakere ediyorlar. Geçtiğimiz günlerde Trump’ın Suriye özel temsilcisinin önemli bir açıklaması vardı. Güvenli bölgenin oluşturulması kapsamında, bu bölgede ne YPG unsurlarının ne de koalisyon güçlerinin olmayacağını söyledi. Bu önemli. Türkiye’nin taleplerini karşılayacak önemli bir açıklama yaptı. Ama hâlâ görüşmeler devam ediyor tabii. Belirsizlik sürüyor.

Teşekkür ederiz.
Rica ederim.

Baran Dergisi 637. Sayı