Muhammed Harb kimdir?

1941 yılında Mısır Kahire’nin Hilvan semtinde dünyaya geldim. Kahire’de Ayn Şems Üniversitesi Edebiyat Fakültesine girdim. Orada Doğu dilleri bölümüne geçtim ve Türkçe şubesine girdim. 1962 yılında mezun oldum. Asistanlık yaptım. Kahire Üniversitesinde, “Türkiye’de cereyan eden edebi fikirler” konulu yüksek lisansımı tamamladım.

1973 senesinde İstanbul’a geldim. İstanbul Edebiyat Fakültesi Yeni Çağ Tarihi bölümünden mezun oldum. Hocalarım Prof. Dr. Şahabettin Tekindağ ve Prof. Dr. Nihat Çetin.

1980 senesinde tarih doktoru oldum. Sonra Mısır’a döndüm. Ayn Şems Üniversitesinde çalışmaya devam ettim. Birkaç sene sonra Suudi Arabistan’a gittim. Akabinde Ürdün Mute Üniversitesinde iki sene kaldım. Buradan Bahreyn Üniversitesine geçtim ve 10 sene kaldım. Daha sonra İstanbul’da bulunan Sabahattin Zaim Üniversitesi’ne Rektör Danışmanlığı ve Osmanlı tarihi hocası olarak tayinim çıktı. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bana ve çocuklarıma Türk vatandaşlığı verdi.

(...)

Bir Arap sitesinde “Necip Fazıl Türkiye’de Müslümanların ruhudur” demişsiniz. Nedenini açıklar mısınız?

Bu sözü her halde 20 sene önce söylemiştim. Şimdi ise fikrimi değiştirdim; “Necip Fazıl Müslüman dünyanın vicdanıdır” diyorum. Neden, Suudi Arabistan’da Riyad ve Mekke-i Mükerreme’de edebi kongreler oldu. O kongrelere iştirak ettim ve Necip Fazıl hakkında konuştum. Riyad’daki kongrede “Necip Fazıl gibi birisi daha Türkiye’de çıkmadı.” dedim. Bence onun gibi kimse çıkamaz.

Necip Fazıl’ı Türkiye ile sınırlamamalı demek istiyorsunuz. Onun mesajı, mücadelesi, davası İslâm âlemine şamil.

Elbette. Türkiye’de onun gibi kimse olamadı. Benim o zamanki sözüm başka şimdiki başka. O zaman Türkiye’de en yüce akıl Necip Fazıl aklıdır, diyordum. Fakat şimdi İslam dünyasında en büyük akıl Necip Fazıl’ın aklıdır, diyorum. İslam edebiyatını da okudum; onun karakteri gibi kimse yoktu demek istiyorum. Ben Türk değil Arabım ama hakikat adına konuşuyorum; şimdiye kadar İslam dünyasında tek bir şair meydana çıktı ve onun gibi İslâmi bir devleti kimse tasavvur edemedi.

Necip Fazıl’ın İslâma muhatap anlayışı sistemini vaz’ ettiği İdeolocya Örgüsü eseri var…

Evet, İdeolocya Örgüsü. O zamanlar şunu demiştim; Bu kitap Arapça ve İngilizceye tercüme edildiği takdirde büyük bir fikrî inkılap olacaktır.

(...)

Aylık Baran Dergisi 4. sayı

Röportajın tamamı için TIKLA