İran’daki Sünnilerin Türk insanına, Anadolu’ya bakışı nasıl?
İran’daki Sünniler hem günümüzdeki Türkiye’ye hem de Osmanlı’ya çok saygı duyuyor. Biz Anadolu’nun Osmanlı’nın merkezi olduğunun farkındayız, daha doğrusu bu gözle bakıyoruz, esasında İran’daki Ehli Sünnet ve’l Cemaat, Nakşî Türkiye’ye nisbetli. Osmanlı hilafetinin yıkılmasına İranlı Sünnîler, özelde de Beluclar çok üzülmüştür. Türkiye Cumhuriyeti’nde İslamcıların iktidara gelmesinden dolayı çok mutluyuz, ümit besliyoruz. Türkiye’de Sünnîler, İran’dakilerden daha rahat bir durumdadır ve Türkiye ne kadar güçlü olursa biz de kendimizi o kadar güçlü hissediyoruz. İran’da maalesef sünnet sakalına ve şu giydiğimiz kıyafetlere (üzerindeki cübbe ve şalvardan bahsediyor) saygı duyulmuyor! Buraya geldiğimizde ise insanların daha saygılı olduğunu gördük ve bu bizi çok mutlu etti, daha rahat hissettik kendimizi… İran’daki Sünnîlerin gözü kulağı Türkiye’de, çünkü bu topraklar sadece Türklerin değil, bizim de topraklarımız; dolayısıyla burada size olan şeyleri orada bize olmuş gibi hissediyoruz.

Ayasofya’nın kapalı olması hakkında ne düşünüyorsunuz? Ayasofya size neyi anlatıyor?
Ayasofya Osmanlı’nın gücünün sembolüdür. Biliyorsunuz Hristiyanların merkeziyken Osmanlılar burayı fethederek büyük bir şeref kazanmışlardır. Bizi çok gururlandıran bir fetihtir bu. Şu anda kapalı ama açılması da Müslümanların elinde; inşallah camii olacaktır tekrar, bunu istiyor ve bekliyoruz.

Teşekkür ederiz.
Rica ederim.

Baran Dergisi 539. Sayı