Michel, sosyal medya hesabından, Tunus'taki durumu Said ile bugün derinlemesine ele aldığını bildirdi.

Tunus'ta istikrar ve demokrasinin korunmasının hem ülkenin hem de bölgenin önceliği olduğunu vurgulayan Michel, "AB, yaşadıkları krizler karşısında Tunusluların yanındadır." ifadesini kullandı.

Tunus'ta 25 Temmuz'da hükümet ve muhalefet partilerine yönelik yüzlerce kişinin katılımıyla protestolar gerçekleştirilmiş, çıkan olaylarda başta Nahda Hareketi olmak üzere parti merkezlerine saldırılar düzenlenmişti.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said de Meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını, mevcut Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını duyurmuştu. Said, kendisini Başsavcı ilan ederek yargının alanına da müdahale etmişti.

Hükümete yönelik bu darbe girişiminin ardından askerler Tunus Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ile beraberindeki milletvekillerini Meclise almamıştı. Cumhurbaşkanı Kays Said'in kararları üzerine halkı barışçıl mücadeleye çağıran Gannuşi, yasal bir dayanağı bulunmayan bu adımın bir "darbe" olduğunu vurgulamıştı.

Kays Said ise tarihi bir sorumluluk üstlendiğini, aldığı kararların anayasaya uygun olduğunu belirterek, bunu "darbe" olarak nitelendirenlerden "hukuk derslerini gözden geçirmelerini" istemişti.