MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkanlar:

“Bedelini ağır ödeteceğiz”

PKK’nın piyonları Cumhuriyetin 100.yıl dönümünü sekteye uğratmak amacıyla zillet ittifakı yanında hizalanmışlardır. Oyunu görüyoruz. Çorak tarlada bostan bitirmeye çalışan müptezelleri tanıyoruz. Türk milleti ile uğraşmanın, MHP ve Cumhur İttifakına saldırı pozisyonuna geçmenin bedelini ağır ödeteceğiz. Türkiye’ye bağlılıkları, mensubiyetleri komalıktır.

Altılı masanın adayı cumhurbaşkanı olursa birlikte yöneteceklermiş. Bu nasıl bir hezeyandır? Serok Ahmet’in “Genel başkanlar imza yetkisine sahip olacak” itirafı altılı masanın perişanlığını belgelemiştir. Böylece zillet ittifakının tüm tezleri çürümeye terk edilmiştir. Koltuk krizi, güç rekabeti, ikbal kaosu, makam hırsı bunların maskelerini düşürmüştür.

MHP’yi sosyal medyaya yuvalanmış teröristler eliyle fitne anaforuna çekmeye çalışıp iftira susan vatansız, namussuzlara müsaade etmeyeceğiz.

İğrenç oyunu görüyoruz

Seçime kadar her türlü provokasyonun sergilenmesi mümkündür. Zillet İttifakı'na destek olan küresel emperyalizm, bütün çakallarını aramıza salmıştır. PKK'nın piyonları, yabancı istihbarat örgütlerinin taşeronları, Cumhur İttifakı'nın kutlu yürüyüşünü sekteye uğratmak için Zillet İttifakı'nın yanında yer almıştır. İğrenç oyunu görüyoruz.

Sinan Ateş cinayetine dair: Bizi terörize etmeye çalıştılar

Menfur bir cinayetin içine tertemiz davamızı çekmek için faaliyete geçenlere eyvallah etmeyeceğiz. Sabrın boyun eğmek değil, mücadele etmek olduğunu göstereceğiz. Tek bir ülküdaşımı ezdirmeyeceğiz, surda delik açtırmayacağız. Bir cinayet üzerinden siyasi kurgu yapanlara haykırıyorum, adayımız belli, kararımız nettir. MHP’yi suç örgütleri ile ilişkilendirip, hain projelerini uygulamaya heveslenenlerin son neferimize, son damla kanımıza karşı karşısında duracağız. Bizi terörize ederek köşeye sıkıştırma amacı güden hangi mendebur varsa bugüne kadar konuştu. Şimdi sıra bizdedir. Maden herkes sırasını savdı, herkes eteğindeki taşları döktü, söz sırası bize gelmiş demektir.

Tüm FETÖ'cüler algı operasyonu yapmaya çalıştı. Cinayetin gölgesi MHP'ye düşürülmeye çalışıldı. Bir iç hesaplaşma olduğu algısı oluşturulmak istendi. Her şeyi birer birer teşhis ediyoruz!

Kılıçdaroğlu’na: Buraya gel tek bir evladımı al da senin ciğerinin kaç okka ettiğini göreyim

Ülkücüyü öteki gören Kılıçdaroğlu da geçen hafta sosyal medya mesajı ile suskunluğumuzun nedenini sordu. Suskunluğumuz asaletimizdendir. Sayın Kılıçdaroğlu, suskun değilim. Sadece seviyesiz ithamlarınızı seyredip gerekli notlarımı aldım, alıyorum. Bu siyaset defosu, gençlerimizin mafyacılık oynadığını, onları teslim etmem gerektiğini ileri sürdü. Neyi kastettiği ayan beyan ortaya çıktı. Bak Sayın Kılıçdaroğlu senin sağında solunda konuşlanan teröristlerle ülkücü Türk gençliğini sakın ola karıştırma, bu gaflete kapılma sen ihanete el sallamış bir kimliksizsin azılı katillerin dümen suyuna çoktan girmişsin. Bizim aramızda senin bildiğin ve yakın mesai içinde olduğun tiplerden tek bir genç yoktur. Kılıçdaroğlu yüreğin varsa buraya gel tek bir evladımı al da senin ciğerinin kaç okka ettiğini göreyim. Elinde ülkücü kanı olanlardan ne duyacağımız ne de öğreneceğimiz bir şey vardır. Bizim üzerimize kan sıçratmak katil yaftası vurmak için el ovuşturan kim varsa şerefsiz kere şerefsizdir.

Ülkücüden mafya olmaz, olsa olsa vatan ve millet için delikanlı olur. Davamız, hak yoludur, Allah yoludur.

Bahçeli, Üstad’ın Zindandan Mehmed'e Mektup şiirinin mısralarıyla sözlerini sonlandırdı.

Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!

Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!

Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!