CHP'liler meşruiyet dairesi içine girmek için her gün vitesi biraz daha artırıyor. Geçtiğimiz hafta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü çıkışının ardından CHP'li eski Milletvekili Ensar Öğüt'ten vites artıran bir açıklama geldi. Öğüt, katıldığı canlı yayında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun hafız olduğunu söyledi.

Öğüt, "İnanın samimi söylüyorum Kuran-ı Kerim'i ezbere biliyor." ifadelerini kullandıktan sonra İslâm'a ne kadar uzak olduklarını ise "Hem de ayetleriyle birlikte!" diyerek fâş etti. 

Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Başkanı olduğu dönemde umreye gittiğini belirten Öğüt, "İbadetini yapar. Ben hacca gittiğimde yanına gittiğimde inanın samimi söylüyorum Kuran-ı Kerim'i ezbere biliyor. Ayetleriyle birlikte ezbere biliyor." dedi.

Cehaletini fâş edip bilenler nezdinde rezil bir duruma düştüğünün idrakinde dahi olmayan Öğüt, "Bu kadar mütevazı bir insan namazını da kılıyor, ibadetini yapıyor. Alevi diyorlar. Bütün Türkler Alevidir. Aleviler Muaviye'ye karşı olan Müslümanlardır. Bu Müslümanlar ibadetini camide de yaparlar cemevinde de yaparlar." diyerek "vay canına bir insan hem bu kadar cahil olup hem de konuşmaya nasıl devam eder" dedirtmeyi başardı. 

Bu zevat için Üstad Necip Fazıl, Büyük Doğu Dergisi’nin 1952’nin Haziran ayında yayınlanan 21. sayısında “Sen ey Nemrudlar kadrosu! Sen bu milleti, 27 yıl boyunca dininden ve imanından itibaren son çarığına kadar soy, perişan ve rehbersiz ortada bırak; yani hakkı, adaleti, insafı, vicdanı, ahlâkı, imanı kökünden baltala; sonra da karşımıza geçip bize bunlardan bahset!” derken, CHP’ye yaşama imkânı tanındıkça, bu memlekete yaptıkları fenalıkların ispat edilemez bir hâl alacağından korktuğunu belirtmektedir. CHP işte bu ispat edilemezlik hâlinin şartlarını, genç neslin CHP’nin ne olduğunu bilmemesinden ve daha ziyade elinde her imkân varken bu küfür şubesinin köküne kibrit suyu dökme cesaretini kendinde bulamayanların tavrından faydalanarak, sosyal medyadan yaptığı manipülasyonlarla unutturmaya çalışırken, Kılıçdaroğlu’nun son çıkışları da unutmayanlar için hiçbir açık nokta bırakmama çabasından başka bir şey değildir.