Erdoğan, darbecilerin 28 Şubat’ta Türkiye ekonomisine 300 milyar doların üzerinde zarar verdiklerini söyledi. Madem medya ve sermaye patronları ülkeyi bu kadar zarara uğrattı, siz de gerekeni yapın ve hepsini cezalandırın!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Memur-Sen Konfederasyonu’nun İstanbul’da düzenlediği 7. Büyük Türkiye Buluşması’na katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmasında, "Buradaki dostlarımızın hemen hepsi Türkiye'nin 19 yıl önceki halini gayet iyi hatırlıyor. Çoğu arkadaşımız 28 Şubat döneminin meşum günlerini ya memur ya öğretmen ya da üniversite öğrencisi olarak bizzat tecrübe etti. Aramızda sakalından dolayı tahkikata uğrayanlar, başörtüsünden dolayı okulundan atılanlar, fikirlerinden dolayı soruşturma geçirenler, kimliğinden dolayı sürgüne gönderilenler oldu. İrtica ile mücadele kılıfı altında aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu yaklaşık 6 milyon insanımız vesayetçiler tarafından fişlendi. Sadece Milli Eğitim'de 33 bin öğretmen disiplin soruşturmasına uğrarken 11 bin 890 öğretmen disiplin cezası aldı. 11 bin öğretmen de istifa etti. Devlet kurumlarında çalışan tüm başörtülü hanım kardeşlerimiz, inançları ile meslekleri arasında tercih yapmaya zorlandı. Bürokrasi yanında ekonomiden siyasete, sivil toplumdan günlük hayata kadar her alanda milletimiz çok ağır baskılarla, maddi-manevi kayıplarla karşılaştı. Milletin inancıyla, değerleriyle, kültürüyle kavgalı darbeci zihniyet Türkiye ekonomisine 300 milyar doların üzerinde zarar verdi. Bu rakam vesayetin millete sadece ekonomide bıraktığı fatura oldu. Ülkenin geri kalma pahasına vesayete arka çıkanların verdiği zararların hesabının tutulması ise mümkün değil. Milletin desteğiyle başlattığımız demokrasi ve kalkınma mücadelesini sıkıntılı bir zeminde yürüttük. Bu faşist zihniyetin mesleki eğitim başta olmak üzere eğitim sistemimizde yaptığı tahribatın etkilerini ortadan kaldırmak için halen uğraşıyoruz. Tabii bu anlattıklarımızın özellikle yaşı 30'un altındaki genç Memur-Sen'li kardeşlerimiz için uzak tarihlere ait hikayeler gibi göründüğünün farkındayız. AK Parti Türkiye'sinde doğan veya büyüyen gençlerimiz, milletimizin maruz kaldığı bu baskıları, bu zulümleri anlatmakta haklı olarak zorlanıyor. Bay Kemal tehdit ediyor değil mi? Öğretmenleri tehdit ediyor, subayları tehdit ediyor, polisleri tehdit ediyor, hangi memur sınıfında kardeşlerimiz varsa sıradan hepsini tehdit ediyor. Ama bilmiyor ki, Allah'ın izniyle benim memur kardeşlerim, kamu görevlilerim bunlara pabucu bırakmayacak. Kardeşlerim tüm bunlar ve çok daha fazlası öyle 1-2 asır değil, daha 20-25 yıl öncesine kadar ülkemizin gerçekleriydi" dedi.