ABD merkezli Washington Post Gazetesi, Türkiye genel seçimleriyle ilgili bir görüş yazısını "2023'te dünyanın en önemli seçimi Türkiye’de olacak" başlığıyla yayınladı. Yazıda Haziran’da yapılması planlanan seçimin Washington, Moskova, Avrupa, Orta Doğu ve Asya’da jeopolitik ve ekonomik hesapları şekillendireceği belirtildi.

Analizde, Türkiye’deki seçimlerin özellikle Türkiye’nin son dönemdeki hem savunma sanayiindeki atılımları ve Ukrayna-Rusya savaşındaki rolü nedeniyle dünya güçlerinin de yakın takibinde olacağı vurgulandı.

Washington Post'taki yazıda ayrıca, "Ankara’nın dünya meselelerindeki etkisi, Erdoğan’ın uzun süre iktidarda kaldığı süre boyunca elde ettiği başarıları kanıtlıyor. Buna rağmen, yurtiçinde ve yurtdışında, seçim beklentileri karışık duygular uyandırıyor.” dendi.

“Batılı liderler Erdoğan’dan rahatsız”

Yazıda Batılı liderlerin, Erdoğan’ın seçimi kaybetmesine sevinecekleri ifade edildi. Özellikle S-400 alımı, Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya girmesine engel olunması, mülteci meselesi ve Yunanistan gerilimi gibi hususlar “Erdoğan rahatsızlığının” başlıca sebebi olduğu aktarıldı.

“Batı’nın yerini almaya çalışıyor”

Yazıda Erdoğan’a yönelik rahatsızlığın bir diğer sebebi olarak ise Türkiye’nin konumu gösteriliyor: “Erdoğan’ın amacı...Amerikan ve Avrupa etkisini tamamlamak değil, "onların yerini almak ve onlara karşı koymak".”

“Erdoğan giderse Türkiye Batı rotasına girer”

Analiz, Erdoğan'ın yenilmesi halinde seçilecek kişinin "Türkiye'yi farklı bir dış politika aktörüne dönüştüreceğini ve bir Batı ülkesi olarak konumlandıracağını" aktarıyor.

“Erdoğan ve AK Parti’nin gücü yadsınamaz!”

Yazıda Erdoğan seçimi kaybetse bile Batılıların beklediklerinin hemen gerçekleşmeyebileceği de ifade ediliyor: “Erdoğan'ın kurumları 'kendi dünya görüşü' ile şekillendirmesi 20 yıl sürdü. Eğer 19 Haziran'da yeni bir cumhurbaşkanı olursa, Erdoğan'ın inşa ettiği yapıyı yıkması gerekecek...Ayrıca “laik derin devletin” altını oymanın Erdoğan'ın on yılını aldığını hatırlamakta fayda var.”

“Muhalefet hamasi vaatlerde bulunuyor”

Seçimlerde muhalefetin hamasi söylemleri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a rakip olarak hangi adayı çıkaracağı da görüş yazısında geniş yer buldu.

“Altılı Masa, Türkiye'nin ekonomisini düzeltmek için net bir strateji ortaya koymakta da yavaş kaldı. Geçen ayın başlarında CHP nihayet bir ajandaya benzer bir şey açıkladı, ancak bu ajanda büyük yatırımlara ilişkin havai vaatlerle dolu ve ayrıntılardan yoksundu… Erdoğan’ın tercih ettiği rakip ise, CHP’yi 12 yıldır yöneten biraz renksiz bir isim olan Kılıçdaroğlu olacaktır. Birçok Türk siyasi analist, daha 'genç ve daha karizmatik' İmamoğlu’nun daha güçlü bir rakip olacağını söylüyor." ifadeleri kullanıldı.

Yazı, “Türkler oylarını kullanana kadar batılı liderler gergin durumda kalacak” cümlesiyle bitti.