Türkiye, seçim havasına girdi.% 10’luk seçim barajını geçme ihtimali olan 3 partide yoğun bir hareketlilik yaşanıyor. Kamuoyunca bilinenlerin yanı sıra ismini duyurmak isteyen aday adayları da had safhada… Hepsinin dilinde ortak bir terennüm “Türkiye’de yeni bir dönem başlıyor, bu dönemde partimize ve ülkemize hizmet etmek istiyoruz” kaç tanesi bunun farkında merak ediyorum.
Evet, Türkiye yeni bir döneme giriyor. Bu dönemde nelerin konuşulacağını ve tartışılacağını şimdiden görmek için müneccim olmaya lüzum yok. Kürt sorunu kaynaklı federasyon, Öcalan’ın serbest bırakılması, başörtüsü, laikliğin yeniden tanımı ve düzenlenmesi, yeni anayasa da nelerin yer alacağı v.s. bu dönemin en çok konuşulabilecek konuları arasında yer alıyor. Bu bakımdan 2011 yılı Türkiye’nin problemlerini halletme yılı olacak.
B.D.P.Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, geçen günlerde  yaptığı bir konuşmada “2011 yılı sorunların halledilmesi için son yıl, bu süreç içerisinde sorunlar, belli bir mutabakat çerçevesinde çözülmezse 2012 yılından itibaren top yekün isyan edeceğiz” demişti. B.D.P. bunun hazırlıklarına başladı bile. Her  yerde baş gösteren “Sivil İtaatsizlik Eylemleri” bu işin provası sadece…
Seçilmek için can atan aday adaylarından, milletvekili olmayı başaranlarıyla oluşacak T.B.M.M.’nin ve statükonun, sorunları çözmede hangi yöntemi kabul edeceğini (ölmezsek) yaşayıp göreceğiz. Kendi halkıyla savaşmak veya talepleri kabul etmek arasında bocalayacakları muhakkak, alternatiflerden herhangi birisini seçmek ciddi, mesuliyet gerektiren bir durum…
Ortadoğu’da yaşanan isyanlar, Batı’nın Libya’ya müdahalesi, Türkiye’de kaygıların artmasına sebep olacak. Batı, 2012 yılından önce bu bölgede tüm sorunlarını halletmek, tam bir bağlılık içerisinde olan yönetimler görmek istiyor. Bu bağlılık, ekonomik krizle boğuşan Batı devletlerinin krizden çıkış için bildikleri tek yol. Bu da sömürgeleştirme-sömürme faaliyetlerinin had safhaya çıkması demek.
Ekonomik kriz, kaynakların hızla tükenişi, yeniden paylaşma isteği bu kavganın daha da acımasız bir hal almasına sebep olacak. AB-ABD ittifakında yaşanacak kopmalar sonrası, gelişen-büyüyen yeni ekonomiler Çin, Rusya, Hindistan  gibi, bu ittifakın karşısında yer alma ihtimali kuvvetle muhtemel olan ülkeler dize getirilmeye çalışılacak. Türkiye, Irak işgaline verdiği fiili destek ve Libya tezkeresiyle tarafını belli etti gibi…
Ortadoğu’yu saran isyan dalgası en son Suriye’nin hizaya getirilmesiyle sonlanacak ancak Bahreyn’e Suud askerlerinin girişi, Bahreyn’in İran’a bağlanması yönündeki İran talepleri ve özellikle İsrail’in yapacağı çılgınca bir katkıyla, dünyada büyük yıkımlara sebep olan cihan savaşlarının 3.sünün Ortadoğu coğrafyasında başlama ihtimalini kuvvetlendiriyor. Yeni Haçlı Seferi sözleri rastgele söylenmiş bir söz değil.
Görülüyor ki bu dönem, herkes için çok zor bir dönem olacak. Milletvekili olmak isteyenleri bekleyen iç ve dış sorunların bizce en önemlileri bunlar. Her seçim döneminde benzer şeyler muhakkak söylenir, ancak bu dönem her dönemin aksine çok zor ve netameli bir dönem olacak.
Şartlar, yaşananlar-yaşanacaklar  bizim zamanımızın geldiğinin göstergesi, Rabbim, ayağımızı kaydırmasın.



Baran Dergisi, 220. Sayı