Hatırlayacağınız üzere geçen hafta dergimiz “HER ÇEŞİDİYLE KEMALİZM TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE” manşeti ile çıkmıştı. Gazeteci yazar İsmail Saymaz, bugün Twitter hesabından dergimizin bu kapağını paylaşarak “İBDA/C’nin dergisi BARAN 24 Haziranda Cumhur ittifakına oy vereceklerini ilan etti.” diyerek manşetimizi paylaştı.
İsmail Saymaz uyanık gazetecidir; neyi ne zaman paylaşacağını ve niyetle sunacağını bilir. Maksadı zaten mevcut olan gerilimi ve bundan doğan kamplaşmanın tansiyonunu yükseltmek; biliyor ki neticeler Tayyip Erdoğan’dan yana ve Cumhur ittifakına karşı toplananların hepsini toplasan, içinde, bir tane adam gibi muhalefet yapacak, bu millete kendisini gerçekten alternatif olarak gösterecek birisi yok! Saymaz ve avanelerine yahut temsil ettikleri zihniyete göre, öyleyse ne yapmalı? Öyleyse “katliam diyelim, faşizm diyelim, çete diyelim, örgüt olmasa da örgüt diyelim, diyelim de diyelim. Böylelikle? Böylelikle hem heyecanını kaybetmiş kendi taraftarlarımızı coşturmak için ortalığı hareketlendiririz, hem de kafası karışıkların aklına şüphe ekeriz…



Tamam, bir nebzeye kadar plan güzel, taktik iyi ama devir o devir değil. Bunu yanında asıl hesap edemedikleri şey de şu:
Bizim milletimize bugünlerde katliam derseniz, istiklal mahkemelerinde asılan hocalar; faşizm derseniz, sarhoş diktatörler; faşist derseniz, yine aynı malum Selanikli zat; ve çete derseniz, ittihat ve terakki ve aynı çetenin bugüne kadar uzanan devlet içine yerleşmiş zihniyeti akla gelir, geliyor!

Kürt dediniz bombaladınız, Türk dediniz yıktınız, Müslüman dediniz astınız, köylü dediniz çöktünüz, millet dediniz yediniz; iyi de kardeşim, “Kemalist” denilince, “Kemalizm” deyince niçin alınıyorsunuz? Tüm bu cinayetleri işleyen, aynı zihniyet adına 80 küsur yıldır aynı cinayet şebekesini, devlet yönetiyoruz diye diye işletenlere ne denir? Ne yapacaksınız? Eskisi gibi millete zorla alkış mı tutturacaksınız?

Evvela, demokrasi diye diye milletin kafasını ütülediğiniz o sandıklara, gömülmenin nasıl olduğunu bir kez daha tadacaksınız! Batılı ağababalarınızın sizleri artık kurtarmak için yeni planlar üretemediğini anlayacaksınız! Bu milletin ruhuna zıt hareket edildiğinde, illâ günün birinde hesap vereceğinizi o gerici kafalarınıza sokacaksınız; yani, normal insan moduna geçmek için size verilen fırsatları değerlendireceksiniz!

Unutmayın!

Bizim milletimizin kafasına zorla Batı’dan ithal şapka geçirebildiniz ama ruhuna kelepçe takamadınız, takamayacaksınız. İşte bu kör, karanlık ve gerici, ılıman, kafatasçı Kemalist zihniyetin anlamadığı şey şu; milletimiz kafire gavur, şapka takana da azılı gavur der! Haberiniz var mı? Yok! Batılı, Batıcı ağabeylerinizin ve onların sosyal psikologlarının yavelerini habire durmadan sallayın, analiz yapın siz.

Bitti kardeşim bitti! Geçti o devirler geçti!

Sıradaki parça, Orhan Veli’nin şiiri, Levent Yüksel’in sesinden, şer ittifakı ve bütün Kemalist diktatör yanlıları için geliyor:
“Geç bunları, anam babam geç bunları…”