Anadolu Ahde Vefa Derneği Başkanı Tayyar Tercan, 28 Şubat sürecinde mağdur olduğunu belirterek dönemin aktörleri hakkında suç duyurusunda bulundu.
“SABİH KANADOĞLU DA YARGILANSIN”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na avukatı ile birlikte başvuran ve burada bir açıklama yapan Tercan, 28 Şubat sürecinde hakkında delil olmamasına rağmen “kanaatten” örgüt üyeliği suçlamasıyla 15 yıl hapis cezası verildiğini söyledi. Yerel mahkemenin kararını Yargıtay bozar diye düşündüklerini belirten Tercan, “Aksine dönemin Yargıtay 9. Daire Başkanı Sabih Kanadoğlu ve diğer üyeler, Batı Çalışma Grubu’nun bürosu gibi çalışarak karar verdiler. 9 Daire, mahkemenin kararını lehimize bozmak yerine aleyhimize bozdu. Bu kararın arkasında Sabih Kanadoğlu ve 28 Şubat çeteleri vardır. Bunların yargılanmasını istiyoruz” dedi.
“İŞKENCELERLE 
SUÇLAMALARI KABUL 
ETMEK ZORUNDA KALDIM”
28 Şubat sürecinde hakkında hiçbir delil olmamasına rağmen “patlayıcı madde atmak ve çete elemanlarına yardım etmek” suçlamasıyla yargılandığını belirten Tercan, “1996 yılında İBDA-C davasıyla alakalı olarak arandığımı öğrenince kendi isteğimle teslim oldum. Emniyette kaldığım süre boyunca yoğun işkencelere maruz kaldım. Yapmadığım şeyleri bana yükleyebilmek için fiziki olarak yapmadıklarını bırakmadılar ve bu da kar etmeyince eşimi getirme tehditleri sonunda önüme konan suçlamaları kabul etmek zorunda kaldım. Savcılığa çıkmadan önce çıkarıldığım adli tabiplikte işkence yapıldığına dair 3 günlük rapor verildi. Savcılıkta isnat edilen suçlamaları kabul etmedim” diye konuştu.
“DGM, KANAATTEN 
KARAR VERDİ”
Hakkında yapılan suçlamaları belgeleriyle çürüttüğünü belirten Tercan, şunları söyledi: “Yargılama süresince bir tanesinin dahi hiç yapılmadığını resmi evrak ile belgeledim. Yargı süreci devam etti ve o zaman için 5. DGM’si eylemleri yaptığıma dair yeterli delil oluşmadığı düşüncesiyle hakkımda İBDA-C örgüt üyeliğinden 12,5 yıl ceza verdi. O zaman DGM’lerin kanaatten karar verme yetkileri vardı. 5. DGM, suçlamaları destekleyici bir şey bulamadığından sadece kanaatten örgüt üyeliği cezası verdi.”
Davanın Yargıtay tarafından düşürüleceğini düşündüğünü ve o yüzden temyiz ettiklerini belirten Tercan, “Fakat, Yargıtay 9. Ceza Dairesi gerçekleri göz ardı edip aleyhte hüküm vererek adil yargılanma ilkesini hiçe saymış ve neticede hayatımla oynamıştır. 
Bu kadar hukuk dışı kararlar verebilecek denli ideolojik bakabilen ve insanların hayatını karartan ülkenin düzenine darbe vuran bu kişilerin yargılanmasını ve bana yapılan hukuksuzluğun bir an önce giderilmesini istiyorum. Bu kararı veren o dönemki Yargıtay 9. Daire başkanı başta Sabih Kanadoğlu ve üyeler, 28 Şubat döneminde brifinglerde talimat alıp bizler hakkında bu kararları verenlerden davacıyım. Gençliğimi zindanlara mahkum eden ve geleceğimi de zindanlara sokmak isteyen kendilerini efendi gören bu 28 Şubatçı zihniyet sahibi hakimlerden savcılardan hakkımın alınmasını ve halen sürmekte olan hukuksuzluğun bitirilmesini talep ediyorum” dedi.
“5 YIL DAHA YATIRMAK 
İSTİYORLAR”
Davası ile ilgili “uyarlama davasının” Yargıtay’da sürdüğünü belirten Tercan, “Onaylanırsa yıllarca suçsuz yere yattığım cezaevine 5 yıl daha girmem söz konusu” dedi. 9 yıl cezaevinde kaldığını ifade eden Tercan, “Hala bu dava sebebiyle eksik yattığım iddiasıyla 5 sene daha yatırılmak isteniyorum. Uyarlama davası olarak şu anda Yargıtay’da devam etmektedir” diye konuştu.